İYİ Parti Denizli Milletvekili Yasin Öztürk’ün elektrikte kayıp kaçakların ve bedellerinin araştırılması için verdiği Meclis Araştırması Önerisini İYİ Parti Grup önerisi olarak TBMM Genel Kurulu’na taşıdı.
16.10.2020 - 11:33
İYİ Parti Grubu adına Meclis kürsüsüne gelen Yasin Öztürk ; Hükümetin yaptığı beceriksiz özelleştirme sonucunda vatandaşın kayıp kaçak bedelini elektrik faturasında bir yük olarak taşıdığını belirtti .
Öztürk'ün Genel Kurul'da yaptığı Konuşma şöyle:
İYİ Parti Grup Önerisi üzerine söz almış bulunuyorum. Yüce Heyetinizi saygıyla selamlıyorum.
Tüketimde kural nedir? Aldığınız ürün veya hizmet neyse onun bedelini ödersiniz. Siz marketten bir ürün alırken, size kasadaki diğer müşterinin aldığı ürünün parasını ödetebilirler mi? Ya da mağazada bir ürünü çalan bir kişinin çaldığı ürünün bedelini sizden tahsil edebilirler mi? Size yansıtabilirler mi?
Mümkün değil…
Ama konu elektrik hizmeti alma bedeliyse bu mümkün.
Çünkü AK Partisi başarısız bir özelleştirme sonucu bunu mümkün kıldı.
TEDAŞ’ın parça parça özelleştirilmesi sonucu, dağıtım şirketleri “zarar ediyoruz” diye dayatınca, iktidar tercihini vatandaştan değil, dağıtım şirketlerinden yana kullandı.
TEDAŞ özelleştirilirken hedef, kayıp- kaçak oranlarının azaltılması, tüketicinin korunmasıydı. “Elektrik faturasında daha az para ödeyeceksiniz” denilerek, özelleştirmeye kılıf bulundu. Ama faturalara indirim değil, bindirim geldi.
Elektrik faturasına yansıyan kayıp-kaçak oranı yeni bir sorun değil. Enerji harici bedeller arasında kayıp kaçak bedeli faturayı en çok yükselten miktar olarak sıkıntı yaratmaktaydı; bu bir gerçek.
Ancak iktidar özelleştirme yaparken dağıtım firmalarına bu durumu da iletmiş ve “bölgenizdeki kaçağı önlemek, tahsil etmek ve ceza vermek de sizin göreviniz” demişti.
Kısaca, eğer bir dağıtım bölgesinde kayıp-kaçak oranı fazlaysa, bunun bedeli ülke geneline yayılmayacak, dağıtım şirketi kendi bölgesinde bu soruna çözüm arayacaktı. Yani, bölgesel tarifeye geçilecekti.
Ancak iktidar her özelleştirmedeki başarısızlık gibi, TEDAŞ özelleştirmesindeki başarısızlığının faturasını da dağıtım şirketleri kanalıyla vatandaşa yüklemeye devam ediyor; kayıp-kaçak, yani başkasının kaçak olarak kullandığı elektriğin bedeli, faturasını düzenli ödeyen gariban vatandaşın sırtına yükleniyor.
Değerli Milletvekilleri,
Sizinle elektrik tüketimi ve kaçak elektrik kullanımına ilişkin bazı verileri paylaşmak istiyorum:
EPDK tarafından hazırlanan 2019 Yılı Piyasa Gelişim Raporunda yer alan bilgilere göre, 2019 yılı sonu itibariyle dağıtım sistemini kullanan tüketici sayısı yaklaşık 45 milyon olmuştur. En yüksek tüketici sayısına sahip bölgeler 5.13 milyon ile Boğaziçi, 4.28 milyon ile Başkent dağıtım bölgeleridir.
2019 yılı sonu itibariyle dağıtım şirketlerinin bölgelerindeki toplam faturalanan tüketim miktarı 175,90 Terawattsaat olarak gerçekleşmiştir. En yüksek tüketim miktarına sahip bölgeler 24,78 Terawattsaat ile Boğaziçi, 15,49 Terawattsaat ile Toroslar dağıtım bölgeleri olmuştur.
En yüksek kayıp oranları yüzde 51,32 ile Dicle, yüzde 47,56 ile Vangölü ve yüzde 21,64 ile Aras bölgelerinde gerçekleşirken, en düşük kayıp oranları yüzde 4,49 ile Trakya, yüzde 4,75 ile Çamlıbel, yüzde 4,82 ile Uludağ, dağıtım bölgelerinde gerçekleşmiştir.
EPDK verilerine göre, 2019 yılı için Dicle bölgesinde kayıp oranı yüzde 51.32 olarak açıklanırken, Enerji Bakanlığına yöneltilen bir soru önergesine Bakanlık, aynı yıl ve aynı bölge için kayıp oranı yüzde 58.37’dir demiştir. Görüldüğü üzere, Devletin iki kurumu 2 farklı cevap vermektedir.
Yine elektrikte kayıp kaçak oranının yaşandığı aynı bölgeye ilişkin olarak, Dicle Elektrik Dağıtım A.Ş 2018 Faaliyet Raporu’nda yer alan bilgiler şu şekildedir:
“Dicle Elektrik A.Ş. 6 ilde yaklaşık olarak 22 milyar kilowattsaat elektrik dağıtmıştır. Yüzde 54,64 kayıp kaçak oranına göre yaklaşık 12 milyar kilowattsaat elektrik tüketiminin tahsilatı yapılamamıştır. Piyasa takas fiyatına değerine göre tahsil edilemeyen bedel yaklaşık 3.6 Milyar Lira tutarındadır.”
Bu ne anlama gelmektedir?
2018 yılında sadece Dicle Bölgesinde tahsil edilemeyen yaklaşık 3.6 milyar Liralık bedel, en düşük kayıp oranı olan Denizli’deki vatandaştan da, Konya’daki vatandaştan da, Sivas’taki vatandaştan da tahsil edilmiştir.
Bu durumdan dolayı faturasını düzenli ödeyen birçok vatandaşımız, kanuni yollarla hak arayışına girmiş, Tüketici Mahkemelerince alınan kararlarla elektrik faturalarında ödedikleri kayıp kaçak bedelini geri almışlardı. Ancak geçtiğimiz Mart ayında Resmi Gazete’de yayımlanan bir Yargıtay Kararı ile bu hak da, vatandaşın elinden alındı.
Yargıtay topu Hükümete attı:
“Kayıp-kaçak bedeli ile diğer bedelleryargılama devam ederken yapılan kanuni düzenlemeyle ilgili tarifeler kapsamında birer maliyet kalemi kabul edildi, tüketicilerden tahsil edilmesine yönelik düzenleme yapıldı.”
Son durum nedir?
İktidar, 2013 yılında çıkardığı 6446 Sayılı Elektrik Piyasası Kanunu ile kayıp ve kaçakların 31.12.2015 tarihinden sonra geçerli olmak üzere bölgesel bazda faturalara yansıtılacağını hükme bağlasa da,
yani fiyat eşitleme mekanizmasında ulusal elektrik tarifesinden bölgesel elektrik tarifesine geçileceğini söylese de, elektrik dağıtım firmalarının kayıp-kaçakları önleyememesi ve alacaklarını tahsil edememesi nedeniyle bu süre yine kanuni bir değişiklikle 31.12.2020 tarihine uzatıldı.
Geçtiğimiz gün Sanayi Alt Komisyonunda görüştüğümüz, önümüzdeki günlerde Genel Kurula gelecek bir kanun teklifi ile de bu süre 2025 tarihine kadar uzatılacaktır. Hatta bu süre sadece 5 yıl ile de sınırlı kalmayacak, Sayın Cumhurbaşkanı dilerse bu süreyi 5 yıl daha uzatabilecektir.
Dememiz o ki ey vatandaş, havada bulut, sen elektrik faturasında indirimi unut.
Filistin'in Ramallah şehrinde 24 Mayıs 2022'de imzalanan "Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile Filistin ...
ANKET
Medya
Spot'ta yayınlanan her türlü yazı ve haber kaynak belirtilmeden
kullanılamaz. Sayfalarımızda kaynak belirtilerek yayınlanan
haberler ilgili kaynağa aittir ve bu haberlerin kopyalanması
durumunda, tüm sorumluluk kopyalayan kişi / kuruma ait olacaktır.
Başka kaynak veya gazeteden alıntı yazarlar ve site yazarlarına ait
yazılardan dolayı Medya Spot sorumlu tutulamaz.