Hakkari Dağ ve Komando Tugay Komutanlığı'nda düzenlenen törenin ardından dün akşam saatlerinde Mersin'e getirilen Uzman Çavuş Mehmet Güçlü'nün cenazesi, Devlet Hastanesi'nden alınarak eskort eşliğinde merkez Mezitli İlçesi'ne bağlı Bozon Köyü'ne götürüldü. Türk Bayrağı'na sarılı şehit Uzman Çavuş'un cenazesi evinin önüne getirildiği sırada, 10 aylık eşi Seher Güçlü (22), annesi Emine Güçlü (52) ve babası Ramazan Güçlü (55) sinir krizleri geçirerek göz yaşlarına boğuldu.

Yaklaşık 4 bin kişinin katıldığı ve çok sayıda Türk Bayrağı'nın taşındığı cenaze töreninde sık sık tekbir getirilirken, sevenleri tabutuna kaparak ona son kez dokundular. Mitinge dönen cenaze töreninde bölücü terör örgütüne lanetler yağdırılırken, eşinin fotoğrafını taşıyan şehidin eşi Seher Güçlü güçlükle ayakta kalabildi. Şehit Uzman Çavuş Mehmet Güçlü'nün cenazesi daha sonra köyünden binlerce araç konvoyu eşliğinde Muğdat Camii'ne getirildi. Burada askerler tarafından taşınan cenaze cami avlusuna alındı. Bu sırada eşi ve yakınları şehidin tabutuna sarılarak göz yaşı döktüler.

Cenaze namazı kılınmadan önce şehit Uzman Çavuş Mehmet Güçlü'nün kayınbabası İsmail Hakkı Büyüktopçu kısa bir konuşma yaptı. Büyüktopçu, "Hepimiz kardeşiz. Bu vatan hepimizin. Şunu çok iyi bilsinler bizi kimse ayıramaz, bu vatanı kimse bölemez" dedi.

Buradaki törene Mersin Valisi Hüseyin Aksoy, Büyükşehir Belediye Başkanı Macit Özcan, Akdeniz Bölge ve Garnizon Komutanı Tuğamiral Mustafa Karasabun, Mersin Milletvekilleri İsa Gök, Ali Oksal, Vahap Seçer, Behiç Çelik, Kadir Ural, Jandarma Bölge Komutanı Tümgeneral Ali Labanta, Mersin Jandarma Komutanı Albay Ünal Ayvazoğlu askeri erkan ile binlerce vatandaş katıldı. Kılınan öğle namazı sonrası omuzlara alınarak cenaze aracına götürülen ve bu sırada Mehmet Güçlü'nün naaşı, Mersin Şehir Mezarlığı'ndaki şehitlikte göz yaşları arasında toprağa verildi.

Hakkari Dağ ve Komando Tugay Komutanlığı'nda düzenlenen törenin ardından dün akşam saatlerinde Mersin'e getirilen Uzman Çavuş Mehmet Güçlü'nün cenazesi, Devlet Hastanesi'nden alınarak eskort eşliğinde merkez Mezitli İlçesi'ne bağlı Bozon Köyü'ne götürüldü. Türk Bayrağı'na sarılı şehit Uzman Çavuş'un cenazesi evinin önüne getirildiği sırada, 10 aylık eşi Seher Güçlü (22), annesi Emine Güçlü (52) ve babası Ramazan Güçlü (55) sinir krizleri geçirerek göz yaşlarına boğuldu.

Yaklaşık 4 bin kişinin katıldığı ve çok sayıda Türk Bayrağı'nın taşındığı cenaze töreninde sık sık tekbir getirilirken, sevenleri tabutuna kaparak ona son kez dokundular. Mitinge dönen cenaze töreninde bölücü terör örgütüne lanetler yağdırılırken, eşinin fotoğrafını taşıyan şehidin eşi Seher Güçlü güçlükle ayakta kalabildi. Şehit Uzman Çavuş Mehmet Güçlü'nün cenazesi daha sonra köyünden binlerce araç konvoyu eşliğinde Muğdat Camii'ne getirildi. Burada askerler tarafından taşınan cenaze cami avlusuna alındı. Bu sırada eşi ve yakınları şehidin tabutuna sarılarak göz yaşı döktüler.

Cenaze namazı kılınmadan önce şehit Uzman Çavuş Mehmet Güçlü'nün kayınbabası İsmail Hakkı Büyüktopçu kısa bir konuşma yaptı. Büyüktopçu, "Hepimiz kardeşiz. Bu vatan hepimizin. Şunu çok iyi bilsinler bizi kimse ayıramaz, bu vatanı kimse bölemez" dedi.

Buradaki törene Mersin Valisi Hüseyin Aksoy, Büyükşehir Belediye Başkanı Macit Özcan, Akdeniz Bölge ve Garnizon Komutanı Tuğamiral Mustafa Karasabun, Mersin Milletvekilleri İsa Gök, Ali Oksal, Vahap Seçer, Behiç Çelik, Kadir Ural, Jandarma Bölge Komutanı Tümgeneral Ali Labanta, Mersin Jandarma Komutanı Albay Ünal Ayvazoğlu askeri erkan ile binlerce vatandaş katıldı. Kılınan öğle namazı sonrası omuzlara alınarak cenaze aracına götürülen ve bu sırada Mehmet Güçlü'nün naaşı, Mersin Şehir Mezarlığı'ndaki şehitlikte göz yaşları arasında toprağa verildi.

İSTİFA ETMİŞ

Bu arada Uzman Çavuş Mehmet Güçlü'nün kendi ve eşinin ailesinin tehlikeli gördükleri mesleği bırakması için son bir yıldır büyük büyük uğraş verdikleri öğrenildi. Şehit Mehmet Güçlü'nün, eşi ve ailelerinden gelen baskılar nedeniyle geçtiğimiz yıl GGenelkurmay  Başkanlığı'na istifa dilekçesi verdiği belirtildi. Ancak, istifa süresini doldurmadığı gerekçesiyle bu istemi kabul edilmedi. Güçlü'nün bu yıl verdiği istifa dilekçesinin kabul edildiği, önümüzdeki ekim ayı başında ise askerlik mesleğinden tamamen koparak sivil hayata adım atacağı öğrenildi.

Şehit Uzman Çavuş Mehmet Güçlü'nün istifa ettiği için 30 Ağustos 2009'dan 4 gün sonra operasyona çıkma süresinin dolacağı, şehit olmaması durumunda ise bir daha operasyona gitmeyeceği belirtildi. Oğlunun ölümüyle yıkılan iki çocuk annesi Emine Güçlü, "Oğlum işsizdi. 'Düzenli bir işi olur' diye bizde askerde kalmasını kabul ettik. Ancak, görev yaptığı bölgenin çok tehlikeli olduğunu biliyorduk. Eşinin ailesi de bu durum nedeniyle aslında nişanlılığına da karşı çıkmıştı. Ama onlar birbirlerini çok sevdikleri için sonunda nişanlandılar. Kayınbabası istifa etmesi durumunda kendisine bir iş kurma sözü verince, kendisi bunu kabul ederek istifa dilekçesi vermişti" dedi

İSTİFA ETMİŞ

Bu arada Uzman Çavuş Mehmet Güçlü'nün kendi ve eşinin ailesinin tehlikeli gördükleri mesleği bırakması için son bir yıldır büyük büyük uğraş verdikleri öğrenildi. Şehit Mehmet Güçlü'nün, eşi ve ailelerinden gelen baskılar nedeniyle geçtiğimiz yıl Genelkurmay Başkanlığı'na istifa dilekçesi verdiği belirtildi. Ancak, istifa süresini doldurmadığı gerekçesiyle bu istemi kabul edilmedi. Güçlü'nün bu yıl verdiği istifa dilekçesinin kabul edildiği, önümüzdeki ekim ayı başında ise askerlik mesleğinden tamamen koparak sivil hayata adım atacağı öğrenildi.

Şehit Uzman Çavuş Mehmet Güçlü'nün istifa ettiği için 30 Ağustos 2009'dan 4 gün sonra operasyona çıkma süresinin dolacağı, şehit olmaması durumunda ise bir daha operasyona gitmeyeceği belirtildi. Oğlunun ölümüyle yıkılan iki çocuk annesi Emine Güçlü, "Oğlum işsizdi. 'Düzenli bir işi olur' diye bizde askerde kalmasını kabul ettik. Ancak, görev yaptığı bölgenin çok tehlikeli olduğunu biliyorduk. Eşinin ailesi de bu durum nedeniyle aslında nişanlılığına da karşı çıkmıştı. Ama onlar birbirlerini çok sevdikleri için sonunda nişanlandılar. Kayınbabası istifa etmesi durumunda kendisine bir iş kurma sözü verince, kendisi bunu kabul ederek istifa dilekçesi vermişti" dedi.(HÜRRİYET)