Yüce Divan’da bugün yapılan duruşmada sanık Mesut Yılmaz’ın avukatı Aydın Metin, Güneş Taner’in avukatı Ömer Lütfi Avşar ile Türkbank Munzam, Sosyal, Güvenlik ve Yardımlaşma Vakfı avukatı da müdahil olarak katıldı. İddia makamında Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Vekili Abdurrahman Yalçınkaya ve Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Çetin Aslan bulundu. .
Yılmaz ile Taner’in Yüce Divan’a sevk kararında "Türkbank ihalesinde üslendiği aracılık karşılığında Genç TV’nin bedelsiz olarak işadamı Kamuran Çörtük’e verildiği" iddialarıyla ilgili olarak Çörtük, tanık olarak dinlendi.
Çörtük, işadamı Korkmaz Yiğit’in kendisine ihaleden önce Cefi Kamhi aracılığıyla ortaklık teklifinde bulunduğunu ancak kendisinin böyle bir ortaklığı kabul etmediğini söylediğini aktardı.
Daha sonra Yiğit’ten 41 milyon 200 bin dolar karşılığında Genç TV’yi satın aldığını, bunun tamamen belgelere dayanan ticari bir alışveriş olduğunu belirten Çörtük, bu alışverişin Türkbank ihalesiyle ilgisinin bulunmadığını söyledi.
Türkbank ihalesinde aracılık yaptığı iddialarını reddeden Çörtük, Kokmaz Yiğit’in bu süreçte kendisiyle bir kaç görüşmek istediğini, kendisiyle görüştüğünü, bu görüşmelerin bir çoğunun Genç TV’nin satışına ilişkin olduğunu kaydetti.
Yiğit’in şahsına ve kendi grubuna yönelik haksız, yalan, iddialarda bulunduğunu, bundan grubunun ve şahsının rencide olduğunu, değer ve itibar kaybına uğradığını ifade eden Çörtük, Yüce Divan başkanı Tülay Tuğcu’nun sorularını da yanıtladı.
Çörtük, Yılmaz’ın bu ihalede kendisine herhangi bir görev vermediğini söyledi.
Yılmaz’ın Yiğit ile yaptığı görüşmeden sonra Yiğit’in kendisine de ortaklık teklifinde bulunduğunu öğrendiğini, bunun üzerine Yılmaz’ın Yiğit hakkında kendisinden bilgi sorduğunu anlatan Çörtük, kendisinin de Yılmaz’a, Yiğit’i geçmişten tanımadığını, sadece Genç TV’nin satışı nedeniyle ticari bir alışveriş yaptığını söylediğini kaydetti.
Eski Başbakan Mesut Yılmaz ile eski Devlet Bakanı Güneş Taner’in yargılandığı davada, İşadamı Ahmet Nazif Zorlu tanık olarak dinlendi.
Yüce Divan’daki duruşmada, tanık Kamuran Çörtük’ün ifadesinin ardından, sanık Mesut Yılmaz söz aldı.
Türkbank ihalesiyle ilgili olarak Çörtük ile 3 kez görüştüğünü ifade eden Yılmaz, akşam üzeri Çörtük’ü konuta davet ettiğini ve sitem ettiğini, üçüncü görüşmenin bu çerçevede gerçekleştiğini kaydetti.
Çörtük’ün, "Mafya ile alakalı olmadı ama araya kasetler girdi" dediğini aktaran Yılmaz, Çörtük ile 15-20 kez görüştüğünü, ancak sadece bunlardan 3’ünün Türkbank ile ilgili olduğunu belirtti.
Çörtük’ün ihale öncesi akşam yaptıkları görüşmeye ilişkin söylediklerinin aynen doğru olduğunu ifade eden Yılmaz, Çörtük’ü davet nedeninin "Türkbank olayını görüşmek" olduğunu vurguladı.
Daha önce Yılmaz ile 2 kez görüştüğünü belirten Kamuran Çörtük ise üçüncü görüşmeyi de hatırladığını ve bunun sitem gibi olduğunu kaydetti. Çörtük, Korkmaz Yiğit’in Alaaddin Çakıcı ile ilişkisinin olup olmadığı sorulduğunda, buna "var da, yok da" demediğini, çünkü bu konu hakkında bilgisinin olmadığını vurguladı.
Çörtük, konudan ancak Yiğit’in itiraf etmesinden sonra haberdar olduğunu bildirdi.
Duruşmada, daha sonra İşadamı Ahmet Nazif Zorlu, tanık olarak dinlendi. Türkbank ihalesine girdiğini ve burada ikinci olduğunu anımsatan Zorlu, ihaleyi "şeffaf bir ihale" olarak değerlendirdi. Zorlu, banka alımı konusunda kimseyle bir temasının bulunmadığını kaydetti.
Yüce Divan Başkanı Tülay Tuğcu’nun, Türkbank ihalesine girmemesi konusunda tehdit alıp almadığına ilişkin sorusuna Zorlu, ihaleye ortaklarıyla birlikte girdiğini, ortaklarıyla vardıkları mutabakatın üzerinde bir rakama ulaşılması üzerine ihaleden çekildiklerini söyledi. Zorlu, "Eğer tehdit alsaydık zaten o fiyata kadar çıkmazdık" dedi.
Ankara’ya geldiğinde Mesut Yılmaz ile görüştüğünü, Yılmaz’ın kendisine "Size tehdit gelmedi mi" diye sorduğunu aktaran Zorlu, "hayır" yanıtı verdiğini belirtti. Zorlu, bunun üzerine Yılmaz’ın ise "Nasıl gelmez" dediğini bildirdi.
Duruşmaya, öğleden sonra tanıklar Erol Aksoy, Hüsamettin Cindoruk, Hüsamettin Özkan, Şenkal Atasagun ve Ünal Tanyeli’nin dinlenmesiyle devam edilecek.