Kalkan, gazetecilerle gerçekleştirdiği sohbet toplantısında soruları yanıtlarken, Vakıfbank'ın geçtiğimiz yıl sektörde en fazla kredi veren bankalardan biri olduğunu, bu yıl kredilerdeki büyümenin devam ettiğini vurguladı.
Konut kredilerinde ise sektörün üzerinde büyüme kaydettiklerini belirten Kalkan, önümüzdeki dönemde KOBİ kredilerinde ve bireysel kredi tarafında gelişme olacağını, müşteri tabanını geliştirilmesini ve KOBİ kredilerini artırmayı hedeflediklerini söyledi.
Banka bünyesinde 350'nin üzerinde KOBİ portföy yöneticisi bulunduğuna işaret eden Kalkan, şu anda KOBİ'lerin kredilerdeki payının kendisi için tatminkar seviyede olmadığını, daha iyi oranlara çıkarmak istediklerini, bu çerçevede şube müdürlerinin yetkilerini artırdıklarını ve kendi başlarına kredi verir hale getirdiklerini belirterek, “Böylelikle süreci hızlandırıyoruz Bu kapsamda şube müdürleri, kendi başlarına 500 bin liraya kadar kredi verme yetkisine sahip. Bu, program dahilinde veriliyor” dedi.
Bankacılığın kuralları neyi gerektiriyorsa kredilendirmede bunu uyguladıklarının da altını çizen Kalkan, “Kredi verelim diye elimizdeki kaynakları heba etmek söz konusu olamaz. Doğru yere, doğru kişiye, doğru işe krediyi vermek şeklinde... Onun peşinde koşuyoruz. Yeni müşteri bulma çabamız da bu...” dedi.
Süleyman Kalkan, bu yılın özellikle ikinci çeyreğindeki karlılık düşüşüne ilişkin bir soru üzerine, karşılık oranını artırdıklarını ve yıl sonunda yüzde 88 olan karşılık oranını yüzde 97'ye çıkardıklarını, sene sonu için geçen seneki karları seviyesinde karlılık beklediklerini bildirdi.
Doğalgaz ve elektrik dağıtım ihalelerinin ardından bu projelerin finansmanıyla ilgilenip ilgilenmeyecekleri sorusu üzerine de Kalkan, proje kredileri üzerinde çalışan özel bir ekiplerinin bulunduğunu belirterek, “Proje kredileri üzerinde yine çalışacağız. Türkiye'de enerji alanında birçok proje var. Tabii ki bu projeleri kredilendirmek istiyoruz.. Biz de bunları önümüze gelmesi halinde değerlendireceğiz. Ancak bu tip büyük projelerde 3-4 bankanın birlikte çalışmasının daha iyi olacağını düşünüyorum” şeklinde konuştu.
Vakıfbank Genel Müdürü Kalkan, şu anda bankanın şube sayısının 602 olduğunu, açacakları yeni şubelerle sayıyı sene sonunda en az 620'ye çıkarmayı öngördüklerini, bunun üzerine de çıkabileceklerini söyledi.
Yurt dışında ise somut olarak Kuzey Irak'ta Erbil'de şube başvuruları olduğunu, oradaki merkezi hükümetten ön onayların alındığını, buradaki süreçlerin tamamlanmasını beklediklerini belirten Kalkan, “Muhtemelen yıl sonundan önce şubeyi açarız diye düşünüyoruz” dedi.
“900 KİŞİYİ İŞE ALDIK, 600 İLA 1.000 KİŞİ DAHA ALACAĞIZ”
İşe yeni alımlarla ilgili olarak da Kalkan, alım süreci tamamlanan yaklaşık 900 kişiyi önümüzdeki haftalarda işe başlatacaklarını, bunun 300 tanesinin uzman ve uzman yardımcısı, 600'ünün de memur olarak çalışmaya başlayacağını bildirdi.
Kalkan, yoğun şubeleşmenin çok sayıda personel ihtiyacını ortaya çıkardığını, dolayısıyla eylül ayında yeni bir sınav sürecini başlatacaklarını, İstanbul'a taşınmayla da bağlantılı olmak üzere 600 ile 1.000 kişiyi daha işe alabileceklerini, bankanın şu andaki toplam personelinin 10.500 civarında olduğunu kaydetti.
“GÜNEYDOĞU, SANKİ KRİZ YOKMUŞ GİBİ BİR ORTAM İÇİNDE”
Bankanın Avusturya'da kurulu iştiraki olduğunu hatırlatan Kalkan, şöyle devam etti:
“Eğer Balkanlar'da bir gelişme olursa onun üzerinden yapmayı düşünüyoruz. Ama yaptığımız ön çalışmalarda bu çok fazla fizıbıl görünmüyor. Oralarda kar etmek çok mümkün görünmüyor. Nüfus çok küçük. Şu anda somut olan tek şey Kuzey Irak, Erbil... Irak ile ticaret hacmimiz 6 milyar dolara çıkmış. Geçen haftalarda Güneydoğu'ya gittim. Adana, İskenderun, Hatay, Antep, Maraş, Nusaybin, Cizre'ye kadar gittim. Orada inanılmaz bir ekonomik canlılık var. Bu, tamamen Irak ticaretiyle bağlantılı. Şöyle bir manzara var; başka yerlerde, buralarda krizin etkileri çok sert şekilde hissedildi bir dönem. Ama Güneydoğu, sanki kriz yokmuş gibi bir ortam içinde. Orada çok iyi işler yapılmış, yapılıyor da... Biz Erbil şubesini açtığımızda muhtemelen o para trafiğinde de ticaretin düzenlenmesinde de bunun çok büyük katkıları olacağını düşünüyorum. Erbil şubesine buradan birkaç tane eleman göndereceğiz ama çalışanların büyük çoğunluğu oradan olacak. Buradan gitmek isteyenler de var.”
Kalkan, Suriye'de de temsilcilik açmayı düşündüklerini ifade etti.Finans dışı varlıkların satışı sürecinin devam ettiğinin altını çizen Kalkan, ağırlıklı olarak gayrimenkul üzerinde çalışmaların sürdüğünü, bu alandaki beklentisinin 300 milyon lira civarında olduğunu bildirdi.
Taşınma sürecini de başlattıklarını anımsatan Kalkan, 3 yıllık 3 aşamalı bir süreç olduğunu, ilk aşamada burada muhakkak olması gereken birimleri
getireceklerini, bu kapsamda gerekli olan yer kiralamaları yaptıklarını, yılbaşından sonra da bu süreci başlatacaklarını ve satış, hazine, kredi birimlerinin tamamını İstanbul'a getireceklerini, 2012'de ikinci, 2013'te de kalan son partiyi getirmeyi planladıklarını anlattı.
Bunun bankaya çok büyük faydası olacağını ifade eden Kalkan, taşınmada iki maliyet bulunduğunu, Ataşehir'deki İstanbul Finans Merkezine gelip taşınma maliyetinin yüksek olacağını, arsa alımı ve üzerine bina yapımının yüz milyon dolarlarla ifade edilebilecek maliyeti bulunduğunu kaydetti.
Kalkan, “Ama bizim birinci aşamamız için bu ölçüde bir maliyet görünmüyor. Biz burada bir bina kiraladık. Dolayısıyla 3 aşamalı planımız, bilançomuzu etkileyebilecek sarsacak bir maliyet çıkarmıyor. Esas maliyet İstanbul Finans Merkezinin... Bu daha sonraki yıllarda düşüneceğimiz bir şey” diye konuştu.
Sendikasyon çalışmalarına da devam ettiklerine işaret eden Kalkan, bunun eylül ayında sonuçlanmasını beklediklerini ve sağlanacak sendikasyonun 500 milyon doların altında olmamasını öngördüklerini bildirdi