Günün Haberleri   |   Giriş sayfam yap   |   Favorilere ekle   |   Künye   |   İletişim   |   Sitene haber ekle


 
DOLAR
35,2042
EURO
36,6532
IMKB
9.627,000
ALTIN
2.955,520
 
Hava Durumu ANKARA
2 / 10 C°
Değiştir
 
     
 
Medya Spot Google
 
 
 Ana Sayfa  Gündem   Ekonomi   Dünya   Yaşam   Medya   Spor   Magazin   Polis Adliye 
 
SUYA SABUNA DOKUNMADAN HAVADAN SUDAN GÖZLEMLER
 Ercan Deva 10 Haziran 2011 Cuma  
Bahar erken geldi diye düşünülürken, havalar birden soğudu, kar yağışı tüm yurtta etkili oldu. İnsanlar aile büyüklerini (kayınvalide, anneanne, dede vb) karlı kaldırımlarda düşüp bir taraflarını kırmamaları için uyarıyorlar. Soğuk algınlığı ve nezle adeta kol geziyor. Bu durumlarda vitaminlerin ve özellikle portakal, greyfurt ve limon gibi C vitamini depolarının önemi artıyor. Söz vitaminden açılmışken, F vitaminin önemini de vurgulamakta yarar var. Bu vitamini erkenden keşfetmiş olanlar yaşamlarında daha sağlıklı, mutlu ve coşku dolu oluyorlar. Nereden çıktı bu vitamin diye soranları aydınlatalım. Bu vitamin arkadaşlık ve dostluk anlamını taşıyan (friendly) sözcüğünden kaynaklanıyor. Gerçekten dost meclislerinde bulunmak, farklı meslek gruplarından dostlarla sohbet etmek insanlarda endorfin denilen mutluluk hormonunu tetikliyor. Peki Türkiye’de yaşayan insanlar mutlu mu? İşte on puanlık uzman sorusu! Kanımca, insanların büyük bir çoğunluğu mutsuz. Neden mi? Ekonomik sorunlar, buna bağlı olarak ailelerde yaşanan gerilim mutsuzluğu körüklüyor. Lise ve üniversite çağındaki çocuğunuzun iyi bir tahsil yapması için ayırmanız gereken kaynağın “ömür törpüsü” diye tanımlanabilecek boyuta ulaştığını gördüğünüzde mutlu olma şansınız daha da azalıyor. Peki, basının özgür olmadığı bir toplum demokratik, insan haklarına saygılı bir toplum olabilir mi? Kanımca hayır. Ergenekoncu oldukları iddiasıyla tutuklanan gazetecilerden Nedim Şener’e sorulan bir soru var ki, insanın tüylerini diken diken edebilir. Soru şu: “Niçin sabit bir telefonla konuşmak ihtiyacını hissettiniz?” Bir gazetecinin böyle bir soruya muhatap olması nedeniyle “hicap” duyuyorum. Kuşku yok ki, böyle bir soru bir gazeteciye soruluyorsa, o ülkede özgür bir basından söz edilemez. ……….. Akşam eve gittiğimde, eşim Nuray’a “Haberleri izledin mi? Önemli bir şey var mı?” diye sorma gafletinde bulundum. Eşim, “Sen ne biçim gazetecisin. Bana ne soruyorsun” karşılığını verdi. En iyisi susmak, sessiz kalmaktı. Susma hakkımı kullandım. Ama, içimden geçeni sizlerle paylaşmak isterim. Aynen şöyle düşündüm. “Karım, beni hala gazeteci sanıyor!”(8 MART 2011)
Yazdır   Önceki sayfa   Sayfa başına git  
  Toplam yorum 0   Onay bekleyen 0  


Yorumunuz editörlerimiz tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.
 

Bu yazı henüz yorumlanmamış...


 Yazarın Diğer Yazıları
 
  ÇOK OKUNANLAR
  YAZARLAR

 
EMİN VAROL
 
GAZETEC? ACI S?YLER !

 
Ercan Deva
 
Hatalar Zinciri ve Ortak Akıl

 
MURAT ŞAHİN
 
Matematik Ucuzlugu

 
Cahit Saraçoğlu
 
100 Milyar Liralık Destek Alacaklar
  ÇOK YORUMLANANLAR
  ANKET
Cumhurbaşkanlığı Seçimerinde Kim Kazanır?
Recep Tayyip Erdoğan
Kemal Kılıçdaroğlu
Muharrem İnce
Diğer
 Sonuçları göster   
 
 
RSS

Add to Google
Medya Spot'ta yayınlanan her türlü yazı ve haber kaynak belirtilmeden kullanılamaz.  Sayfalarımızda kaynak belirtilerek yayınlanan haberler ilgili kaynağa aittir ve bu haberlerin kopyalanması durumunda, tüm sorumluluk kopyalayan kişi / kuruma ait olacaktır. Başka kaynak veya gazeteden alıntı yazarlar ve site yazarlarına ait yazılardan dolayı Medya Spot sorumlu tutulamaz.