Günün Haberleri   |   Giriş sayfam yap   |   Favorilere ekle   |   Künye   |   İletişim   |   Sitene haber ekle


 
DOLAR
35,1454
EURO
36,5708
IMKB
9.673,000
ALTIN
2.957,640
 
Hava Durumu ANKARA
6 / 11 C°
Değiştir
 
     
 
Medya Spot Google
 
 
 Ana Sayfa  Gündem   Ekonomi   Dünya   Yaşam   Medya   Spor   Magazin   Polis Adliye 
 
YAŞAMI ISKALAMADAN YAŞAMAK
 Ercan Deva 10 Haziran 2011 Cuma  
Hiç yaşamı ıskaladığınızı düşündünüz mü? Genç olduğunuz dönemde kurduğunuz hayalleriniz ile bugün yaşadıklarınız birbiriyle örtüşüyor mu? Yoksa, sık sık “Keşke” diye başlayan sözleriniz arttı mı? Yaş biraz ilerleyince, insan kendi yaşamı ile ilgili daha sorgulayıcı olmaya başlıyor. En çok cevabını aradıkları soru ise neymiş? Eğer, yaşama yeniden başlama fırsatım olsaydı, nelere daha çok önem verirdim? Neleri daha farklı yapardım? Sevdiğim, günün birinde artık bu dünyada olmayacak dostlara daha çok zaman ayırabilir miydim? İnsanlar, çalışma yaşamının içinde koşuştururlarken, bazen gerçekten kendi yaşamlarını ıskalıyorlar. Öyle ki, kimi babalar ve anneler çocuklarının nasıl büyüdüğünü göremiyorlar. Zaman acımasızca ilerliyor. Biraz yavaşlamak, biraz kendini dinlemek, biraz iç sesimize kulak vermek nasıl olur? Kadim dostum Prof. Dr. Atilla Bozkurt, milattan önce 2000 yılında Hititlerin bir duvar yazısını göndermiş. Kendisine içten teşekkürler. Yazı, sanki bugünün insanları için yazılmış gibi. Benim hoşuma gitti, umarım sizler de beğenirsiniz: “Tanrım, Beni yavaşlat. Aklımı sakinleştirerek kalbimi dinlendir... Zamanın sonsuzluğunu göstererek bu telaşlı hızımı dengele... Günün karmaşası içinde bana sonsuza kadar yaşayacak tepelerin sükunetini ver . Sinirlerim ve kaşlarımdaki gerginliği, belleğimde yaşayan akarsuların melodisiyle yıka, götür. Uykunun o büyüleyici ve iyileştirici gücünü duymama yardımcı ol... Anlık zevkleri yaşayabilme sanatını öğret; bir çiçeğe bakmak için yavaşlamayı, güzel bir köpek yada kediyi okşamak için durmayı, güzel bir kitaptan birkaç satır okumayı, balık avlayabilmeyi, hülyalara dalabilmeyi öğret... Her gün bana kaplumbağa ve tavşanın masalını hatırlat. Hatırlat ki yarışı her zaman hızlı koşanın bitirmediğini , yaşamda hızı arttırmaktan çok daha önemli şeyler olduğunu bileyim... Heybetli meşe ağacının dallarından yukarıya doğru bakmamı sağla. Bakıp göreyim ki, onun böyle güçlü ve büyük olması yavaş ve iyi büyümesine bağlıdır... Beni yavaşlat Tanrım ve köklerimi yaşam toprağının kalıcı değerlerine doğru göndermeme yardım et. Yardım et ki, kaderimin yıldızlarına doğru daha olgun ve daha sağlıklı olarak yükseleyim. Ve hepsinden önemlisi... Tanrım, Bana değiştirebileceğim şeyleri değiştirmek için CESARET, Değiştiremeyeceğim şeyleri kabul etmek için SABIR, İkisi arasındaki farkı bilmek için AKIL ve Beni aşkın körlüğünden ve yalanlarından koruyacak DOSTLAR ver...”
Yazdır   Önceki sayfa   Sayfa başına git  
  Toplam yorum 0   Onay bekleyen 0  


Yorumunuz editörlerimiz tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.
 

Bu yazı henüz yorumlanmamış...


 Yazarın Diğer Yazıları
 
  ÇOK OKUNANLAR
  YAZARLAR

 
EMİN VAROL
 
GAZETEC? ACI S?YLER !

 
Ercan Deva
 
Hatalar Zinciri ve Ortak Akıl

 
MURAT ŞAHİN
 
Matematik Ucuzlugu

 
Cahit Saraçoğlu
 
100 Milyar Liralık Destek Alacaklar
  ÇOK YORUMLANANLAR
  ANKET
Ekrem İmamoğlu CHP Genel Başkanı Olmalı mı?
Evet
Hayır
İlgilenmiyorum
 Sonuçları göster   
 
 
RSS

Add to Google
Medya Spot'ta yayınlanan her türlü yazı ve haber kaynak belirtilmeden kullanılamaz.  Sayfalarımızda kaynak belirtilerek yayınlanan haberler ilgili kaynağa aittir ve bu haberlerin kopyalanması durumunda, tüm sorumluluk kopyalayan kişi / kuruma ait olacaktır. Başka kaynak veya gazeteden alıntı yazarlar ve site yazarlarına ait yazılardan dolayı Medya Spot sorumlu tutulamaz.