Ücretli öğretmenlerin, sözleşmeli öğretmen olabilmek için gireceği mülakatın şartlarını içeren torba tasarı Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne gönderildi. Binlerce öğretmeni ilgilendiren tasarıda 2017-2018 eğitim-öğretim yılında görevlendirilmeyen öğretmenlerin mülakat başvurusu yapamayacağı şartı bulunduğu belirtildi.

Milli gazetenin haberinde, 2002 yılında Fırat Üniversitesi Tarih Bölümü’nden mezun olduğunu ve sınıf öğretmenliği sertifikasının olduğunu belirten öğretmen Yaşar Erkul, “Tam 16 yıldır öğretmen olmayı bekliyorum. Bu 16 yılda 8 yıl ücretli öğretmenlik yaptım. Ücretli öğretmenlik yapanların mülakat sınavına alınacağı torba yasayla Meclis’e gönderildi. Tabii hâlâ öğretmen olabiliriz diye heyecanlandık ama maddeyi okuyunca şoka uğradım” ifadeleri kullanıldı. 

Ücretli Öğretmenler Platformu Başkanı Taner Yıldız Millî Gazete’ye yaptığı açıklamada, "15 yıl görev yapmış fakat bu sezon kendisine görev verilmediği için çalışamayan ve sigorta primi 1500 günü aşmasına rağmen yasadan faydalanamayan binlerce öğretmenimiz mağdur ediliyor. Bundan dolayı adaletsizlikler yaşanıyor. Bu durumun MEB Komisyonu tarafından dikkate alınarak haksızlığın giderilmesi gerekmektedir" dedi.

Haberde Yıldız'ın iafdelerine şu şekilde yer verildi: Eğitim sisteminin yapboza döndüğü Türkiye’de, eğitimin sorunları yetmezmiş gibi bir de öğretmenler atama çilesi çekiyor. Ortalama 400 bin öğretmen atama beklerken, ücretli öğretmenlerin sözleşmeli öğretmen olarak atanabilmesi için düzenlenen torba tasarısı Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne sevk edildi. Tasarıda bulunan “Başvuru yapacak ücretli öğretmen 2017-2018 eğitim-öğretim döneminde ücretli öğretmen olarak görev yapıyor olacak” şartı değişmezse binlerce öğretmen mağdur olacak. Şarta göre devlet tarafından 2017-2018 eğitim-öğretim yılında görevlendirilmeyen öğretmenler, yine devlet tarafından başvuru yapamayacak.

“16 yıldır öğretmen olamyı bekliyorum”
Haberde, 16 yıldır atama bekleyen öğretmen Yaşar Erkul'un açıklamalarına yer verilereki torba tasarısındaki yanlıştan dönülmesini beklediklerini söyledi. 2002 yılında Fırat Üniversitesi Tarih bölümünden mezun olduğunu ve sınıf öğretmenliği sertifikasının olduğunu belirten öğretmen Yaşar Erkul, “Tam 16 yıldır öğretmen olmayı bekliyorum. Bu 16 yılda 8 yıl ücretli öğretmenlik yaptım. Ücretli öğretmenlik yapanların mülakat sınavına alınacağı torba yasayla Meclis’e gönderildi. Tabii hâlâ öğretmen olabiliriz diye heyecanlandık ama maddeyi okuyunca şoka uğradım” diye konuştu.

Haberde Erkul, Ücretli öğretmenliğe her başvuranın görev almadığını, kimilerinin referans ile göreve geldiğini belirterek, haksızlığın önüne tasarıyla da geçilmediğini söyledi. Erkul, “Bu torba tasarısında mülakata girebilmek için 2017-18 eğitim-öğretim yılında görev yapmış olmaları şartı konulmuş. Tasarı bu şartla geçerse, bu yıl görev verilmedi diye başvuru yapamayacağım. Bu madde ‘Ben senin 8 yıllık hizmetini görmezden geliyorum’ demektir. Torba yasa bu şekilde büyük bir haksızlık barındırıyor. İnşallah bu yanlıştan kısa sürede dönülür" ifadeleriyle yer aldı.

Haberin devamında şu ifalere yer verildi:

“Kendilerine iş aramak zorunda kalıyor”
Ücretli Öğretmenler Platformu Başkanı Taner Yıldız “Aktif çalışma durumu ücretli öğretmenlerin isteği doğrultusunda olmuyor. Ücretli öğretmenler okullarda açık pozisyon olması durumunda, Milli Eğitim Müdürlüğü’ne başvuran kişiler arasından seçiliyor. Boş pozisyonlara başvuru yapan kişilerin yüzde 70'i zaten görev alamıyor. Dolayısıyla bu boşta kalan öğretmenler ya halk eğitimlerde usta öğretici olarak ya da başka bir sektörde kendilerine iş aramak zorunda kalıyor” dedi.

Torba yasadaki aktif çalışma şartından ötürü binlerce öğretmenin mağdur olacağını söyleyen Yıldız, “15 yıl görev yapmış fakat bu sezon kendisine görev verilmediği için çalışamayan ve sigorta primi 1500 günü aşmasına rağmen yasadan faydalanamayan binlerce öğretmenimiz mağdur ediliyor. Diğer taraftan ise sadece 3-4 yıl görev yapmış, 540 sigorta primi olan ve şu anda aktif çalışan bir öğretmenin mülakata hak kazanacağını göstermektedir. Bundan dolayı adaletsizlikler yaşanıyor. Bu durumun MEB Komisyonu tarafından dikkate alınarak haksızlığın giderilmesi gerekmektedir” şeklinde konuştu.