Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın deyimiyle ‘lebalep’ gerçekleştirilen kongreyi eleştiren Davutoğlu, “Pandemi şartlarında lebalep dolu salonlarda iktidar olan bir partinin yapmaması gereken bir şey. Kongrenin ana sloganı güven ama halk sana nasıl güvensin? Halka tavsiye ettiğin şeyin dışında bir davranış sergiliyorsan halk nasıl güvensin? Madem ki kongre salonlarını lebalep doldurmak suç değil, geçmişte esnafa, vatandaşa kestikleri bütün cezaları geri ödemeleri ahlaken hukuki bir vecibedir” dedi.
“MÜJDE VERMEMİŞ OLMASI RİSK ALMADIĞIMIZ ANLAMINA GELİYOR”
Erdoğan’ın kongredeki konuşmasına ‘ruh eksikliği’ eleştirisi getiren Davutoğlu, şöyle konuştu;
*Erdoğan’ın çok önemli açıklamalar yapacağı söylendi ama ezber niteliği taşıyan çok yüzeysel söylem dışında hiçbir yeni unsur yoktu. En azından şu sevindirici: “Daha önce bir müjde vereceğim” dedi. Gara’da şehitler verdik. Bu sefer yeni müjde vermemiş olması bir risk almadığımız anlamına geliyor.
*Metinin ruhu, mekanın ruhu vardır. Bu metinin ruhu yok. O kişinin o metni içselleştirmesi lazım. Metinde Türkiye’ye yeni bir vizyon biçmesi yok. AK Parti için sadece “Bitmedik, tükenmedik, hala ayaktayız, kitlemiz diri, heyecanlı, coşkulu” diyebilmek milletin sağlığını riske edecek şekilde oraya toplanan bir kitlesel kalabalık görüntüsü var. Bu doğru değil.
*Oradan gidenlerin her biri sadece oradaki kongredekilerin hayatını riske atmıyor. Oradan çıkıp 81 ile geri götürerek bütün milleti riske atma hakkını nereden buluyorsunuz?
GELECEK PARTİSİ’NİN 150 KİŞİLİK KONGRESİNE POLİS UYARISI
Gelecek Partisi’nin Milas’ta yaptığı kongrede 300 kişilik salonda bir polisin “150 kişi olunca diğerleri giremez” uyarısında bulunduğunu anlatan Davutoğlu, “Arkadaşlarımız riayet etmişler. 150 kişi aralıklı olarak oturmuş. Bugünkü kongreye bakınız. Binlerce insandan bahsediliyor. Nasıl girdiler? Kim kontrol etti? 300 kişilik bir kongreye görevli gelip uyarıyor ve bu doğrudur” diyerek çifte standarta dikkat çekti.
“NUMAN KURTULMUŞ’UN VEKİLLİĞİ ELİNDEN ALINMIŞTIR”
Bir süredir kamuoyunda AK Parti’de bir yapı değişikliği olacağı beklentisi oluştuğını ancak kongrede bunun görülmediğini belirten Davutoğlu, şunları söyledi:
*AK Parti’de bugün değişen hemen hemen hiçbir şey yok. Ben MKYK listesine baktım. Partide yeni bir görüntü verecek hiçbir isim yok neredeyse. Yeni isimler, eskileriyle hemen hemen aynı çevreye hitap edebilecek olanlar.
*Bir tek önemli değişiklik var. Genel başkanvekilliğinin ikiye çıkarılması. Vekil bir olur. Yardımcı çok olabilir. Bir numara Binali Yıldırım olacaksa o zaman Numan Kurtulmuş’un vekilliğinin bir anlamı yok.
*İki vekil denilen şey, vekil kavramının kendisine aykırıdır. Burada açık söyleyeyim Numan Kurtulmuş istiskal edilmiştir. Aslında vekilliği elinden alınmıştır.
MKYK’DAKİ DEĞİŞİME DİKKAT ÇEKTİ: YENİ SİYASİ ROTALARA YÖNELMEMELERİ İÇİN…
*Sayın Erdoğan’ın artık tatmin etmesi gereken kişi sayısı çok arttı. Niye MKYK listesi 50’den 75’e çıktı? Nereden icap etti? Çünkü tatmin etmesi gereken çok kişi var. Neden var? Çünkü 18 yıllık bir birikim partide bazılarının yeni siyasi rotalara yönelmemesi için, orada tutulması için bir unvan alması gerekiyordu.
*Bu doğru bir siyasi tutum değil. Daha önce AK Parti’ye açık eleştiri getirmiş olanlar da listede yer almış isimler var. Onlar adına şaşırdım. Baş başa kalındığında en ağır ifadeleri kullanacaksınız…İnşallah o eleştirilerini şimdi AK Parti içinde yapabilirler.”
AKP MKYK’sındaki liste değişikliği için yöneltilen “Gelecek Partisi ve DEVA Partisi’ne gitmeyi mi önlüyor?” sorusunu yanıtlayan Davutoğlu, “Gayret oydu. Yeni siyasi arayışlara yönelmemesi için. Bu kaygılar siyaseti suni bir genişlemeye açıyor. Tanımlanması zor alanlarda yeni yeni unvanlar açılıyor” dedi.
“KABİNE REVİZYONU MECBURİ HALE GELDİ”
Davutoğlu, asıl değişikliği kabinede beklediğini şu sözlerle ifade etti:
“Burada istenen etki yapılamadığı için, ciddi bir vizyon, yapısal değişiklik olmadığı için muhtemelen bu değişim ihtiyacını göstermek üzere kabine değişikliği ihtimali bugünden itibaren daha çok artmıştır. Bugün muhteşem bir değişime imza atıldı gibi kamuoyu algısı oluşturulmuş olsaydı kabine revizyonu beklenmezdi. Şimdi artık kabine revizyonu mecburi hale gelmiştir diye düşünüyorum.”