- Nihat çok naziktir, her yemeği yemez. Kuru şeyleri sever, kahvaltılık tarzı. Sulu yemek hayatta yemez.
- Aşiret Nihat’ın yarışmaya gideceğini biliyordu, onu desteklediler; “Gidiyorsan, git” dediler. Ben biraz istemiyordum. Kardeşleri de üzüldüler; “Ama ağabeyimiz istedikten sonra bir şey diyemeyiz” dediler. 300’den fazla yeğeni vardır ‘Doğan’ soyadı olarak 300’den fazladır. Her tarafta var. Aşiretten telefon açıyorlar, “Eğer finale kalırsa biz mesaj atarız, hiç korkma” diyorlar. Ben de; “Artık bilmiyorum, size kalmış bir şey, ben bir şey yapamam, bir şey diyemem.” diyorum. (Gülüyor)
- Bence finale Asena’yla kalır. Taner de var. Bir de uzun boylu, yüzücü var, Derya. Bu üçüyle kalabilir. Önce Asena’yı seviyordum. Böyle şeyler yapınca sevmiyorum artık. Kızgınım ona. Seyrettiğimiz zaman Nihat bence haklıydı. Benim oğlumdur diye demiyorum. Nihat olmadığı zaman kazanamıyorlar. Nihat’ın da öyle bir huyu var, sinirleniyor; ama kini, küsmesi yok. O gidiyor hemen barışıyor, ona el vermiyorlar. Asena, Nihat Doğan üzerinden prim yapıyor.
- Nihat bir çay yapmasını bilmez. Aç kalsa iki tane yumurta kırıp yemez. Çok kitap okuyor. Kur’an-ı Kerim’i de okudu. Maneviyatı çok güçlüdür. Dinle ilgili kitapları çok okuyor.
- Nihat orada yediği şeyleri hayatta yemezdi. O orada onları yedikçe ben burada ağlıyorum; çok üzülüyorum. Yemek yerken diyorum ki kapatın ben görmeyeyim onu. Vatanını özlemiştir, arkadaşlarını, insanlarını, telefonunu, interneti özlemiştirÖ Bir de seçim zamanında gitti ya merak da ediyordur gündemi acaba ne oldu diye?
- Nihat’ın yapmadığı iş kalmadı; ayakkabıcılık yaptı, kurban bayramında ineklerin götürüldüğü arabaların altındaki pislikleri temizledi, kurban derilerini tuzladı, su sattı, kardeşiyle muavinlik yaptı.
- Bir gün hiç unutmuyorum oturduğumuz yere Mahsun Kırmızıgül gelmişti film çekimi için Yılmaz Zafer’le. Nihat da boyacılık yapıyordu o zaman, Mahsun’un yanına gitti dedi ki “Mahsun Ağabey, benim sesim çok güzel, inşallah ben de sanatçı olurum.” Mahsun da “İnşallah olursun” demiş. Bir konseri vardı İbrahim Tatlıses’in o konsere gitmiş, İbrahim Tatlıses’e demişti ki; “Benim sesim de çok güzel, bir tane de ben şarkı söyleyebilir miyim?” O da izin vermemiş, demiş “Sen şu anda küçüksün, sonra söylersin.”
27 NİSAN 2/11-VATAN