CNN Turk’te ekrana gelen "Aykırı Sorular"a konuk olan Metin Akpınar, Kürt sorununa dair çözüm önerileri yanında Orhan Pamuk’a yönelttiği sert eleştirilerle dikkat çekti.

İşte Akpınar'ın programda öne çıkan sözleri:

KÜRT SORUNUNU ARTIK "TÜRK" KİMLİĞİ İÇİNDE ÇÖZEMEYİZ

Kürt sorununda önemli bir aşama geçildi. Çözüm demokratik bir düzende bulunabilir. Soruna artık Türk kimliği içinde bir çözüm bulunamaz. 'Türkiyelilik' kavramına karşı değilim. Artık bu topluma Türk kavramının etnik bir içeriğinin olmadığını anlatamayız, bence bu aşıldı. Yeni anayasada Türkiye Türklerden ve Kürtlerden müteşekildir, Türkiye’nin dili Türkçe ve Kürtçedir mi demeli yoksa daha yuvarlak bir ifadeyle allayıp pullayıp mı halletmeli?. Çözüm empati, biz kültürü ve demokrasi ile mümkün olabilir.

ATATÜRKÇÜYÜM AMA KEMALİST DEĞİLİM

Ben bağnaz dincilere de karşıyım. Bağnaz Kemalistlere de karşıyım. Bağnaz komünistlere de karşıyım. Bağnazlık ve körü körüne iman nerede varsa onu tartışmak ve çözmek lazım. Atatürk’ü de böyle, Kemalizmi de böyle. Ben bir Atatürkçüyüm.  Ama Kemalist değilim. Onu din yapan, onu ilah yapanlardan değilim. Ama o ilahın ayağını yere bastıralım diye yok edenlerden de değil.

CHP’NİN ATATÜRK’ÜN PARTİSİ OLUP OLMADIĞI KONUSUNDA ENDİŞELERİM VAR

Şimdi yeni CHP’nin Atatürk’ün partisi olup olmadığı konusunda endişelerim var. 1992’de Deniz Baykal dedi ki 'Bu parti benim partim.' Bir defa oradan bir dağıldık. Ondan sonra Deniz Bey de gidince acaba kimlere kaldı? Hatta Deniz Bey’in yandaşları diye tanımladığımız ve parti içindeki ana çekirdek diye yorumlanan takım da Kemalist ve Atatürkçü. O zaman kim kimin partisi, kim nerede, kim kimin yanında. Orada bir kargaşa var. Mesela bunun derhal çözülmesi lazım. CHP boynuna asılan yaftadan derhal kurtulmalı. ‘Bu devlet partisidir, askerle işbirliği yapar, zaten halkın falan da yanında değildir, anti dincidir’ Kurtulma gayretlerini de fevkalade yanlış buluyorum. Cumhuriyet’in dini zaten vardır. Cumhuriyet’in dini İslam’dır.

ORHAN PAMUK KİMMİŞ YA!

Orhan Pamuk kimmiş ya!..  (Pamuk'un Kemalist elitleri eleştiren röportajın gündeme gelmesi üzerine) Ben de Orhan Pamuk’tan bıktım.

(Enver Aysever'in ''Orhan Pamuk röportajında 'Türkiye’de tepeden bakan Kemalist şımarık tiplerden bıktık' mealinde şeyler söyledi. Dünya çapında bir yazarın bu sözleri yankı uyandırdı'' demesi üzerine) Ben de bu sözlerin dünya çapında oluşunu dehşet ve ibretle karşılıyorum. Bu popüler kültür bizim canımıza okudu. Sen hem eski ile yeni kar hem de bana yeni birşey anlatıyomuş gibi yaz. Hem de Atatürk’ün kafasına sıçan martıları dolaştır dolaştır Atatürk’ün kafasına ettir. Sonra da senin kültürün gelişmiş olsun ötekisi de popüler pis kültür olsun... Vay efendim vay... Orhan Pamuk kimmiş ya! Bana verdiği hiç bir şey yok. Aldığı ödülü de güle güle kullansın...

ORHAN PAMUK’TAN BIKTIM

Romanlarını okuyamıyorum... Okunmuyor bence. Bir kaç tanesini okumaya çalıştım ama istismar seziyorum... Benim yaşadığım bir ortamı da anlatıyor mesela, onu doğru anlatır gibi bir yere sıçrama yapıyor, orası beni pek fazla ilgilendirmiyor. İlgilendirmiyor diye ilgilenmeyeceğim mi? Hayır gene bakıyorum, direniyorum, olmuyor. Doğru anlatıyor ama güya bir senteze varıyor. Ödül töreninde yaptığı babasının valizinde de yine aynı şeyi anlattı. Fevkalade güzel anlattı. İyi de anlattı. Bence doğru hazırlanılmıştı. İşte o zaman içtenliği, samimiyeti yakalayamıyorum. Orhan Pamuk’u Türkiye’ye dair samimi bulmuyorum. Atatürk şudur, Atatürkçüler şunu yaparlar, bunu yaparlar, ben artık Atatürkçülerden bıktım. Ben de artık Orhan Pamuk’tan bıktım.

NEYİ ABARTACAĞIZ, NEYİ GÜLDÜRECEĞİZ BEN DEHŞET İÇİNDEYİM

Bizim oynadığımız aktif olduğumuz dönemlerde abarttığımız olgular bugün normal. Neyi abartacağız, neyi güldüreceğiz ben dehşet içindeyim. Çok kaygılıyım.

GÜÇLÜ OLAN HER ŞEYİ YAPIYOR

Şimdi ben son dönemlerde çağdaş insanın, çağdaş dünyanın her sorununu akıl yoluyla çözmesinden yana biriyim. Ve hakkın haklıya verilmesinden yana bir düşünceye sahibim. Ama bugün şimdi hak kuvvetle çözülüyor ve kuvvetli olan haklı oluyor. Güçlü olan her şeyi yapıyor.

DEMOKRASİYİ BİZE YANLIŞ ANLATTILAR

Demokrasiyi biz hep yanlış anladık. Bize galiba hep yanlış anlattılar. Demokrasi önce eşitlik dediler olmadığını sonra anladık. Sonra dediler ki çoğunluğun hakimiyeti dediler. Ayıptır çoğunluk hakim olur mu dedik. Yani çoğunluğun hakları karşısında azınlığın haklarının korunduğu kurumların ve kuralların olduğu sistemdir diye algıladık. Çok güzel söyleniyor. Ama onun da olmadığını anladık. Son vardığımız olay özgür iradeleriyle geleceklerini tayin edecek insan topluluklarının yönetildiği şekil olarak biliyoruz. Burada bir anlaşma bir konsensüs aranmaz. Bizim bütün derdimiz o. Gelin herkes aynı düşünsün, birlik, beraberlik,mutabakat falan. Yok böyle bir şey. Böyle olmayacak. Herkes ayrı düşünecek. Ve ayrı düşünenlerin beraber yaşadığı bir rejimi idareye uygulayacak. Sokaktaki insan da ona uyacak. Bunu da kendi özgür iradesiyle tayin edecek. İstismar edilerek değil. Ekonomik istismarla değil, din istismarıyla değil. Laisizmin dışında seküler olmak zorundayız. Önce bu. Sekülarizm bence bu ülkenin vazgeçilmezi. Laisizmden falan vazgeçtim.