Doğan Şirketler Grubu Holding A.Ş. Baş Hukuk Müşaviri avukat Erem Yücel imzasıyla yapılan yazılı açıklamada, “Aslında görevli savcıların, suç duyurusuna bile gerek olmaksızın, Sabah Gazetesi hakkında resen soruşturma açarak mahkemeleri etki altında bırakmaya yönelik bu ve benzeri eylemleri önlemeleri, hukuk devleti ilkesinin tam anlamı ile uygulanması için kaçınılmazdır” denildi.

Doğan Şirketler Grubu Holding A.Ş.'nin konuya ilişkin açıklaması şöyle:

“Sermaye Piyasası Kurulu’nun şikayeti üzerine müvekkilim Aydın Doğan ve diğer şirket yöneticileri hakkında 2499 sayılı kanuna muhalefet iddiası ile İstanbul 15'inci Asliye Ceza Mahkemesi'nde açılan dava ile ilgili olarak, 25 Haziran 2010 tarihli Sabah Gazetesi'nde ‘Yatırımcıyı zarara uğratmanın emsali mi olur?’ başlıklı bir haber yayınlanmıştır.

Söz konusu haberde ismi belirli olmayan bazıhukukçuların, “Küçük yatırımcıyı zarara uğratmanın emsali mi olur” diyerek mahkemenin verdiği karara tepki gösterdiği iddia edilmektedir.

Öncelikle ifade etmek gerekir ki; verdiği karar nedeni ile mahkemeye yönelik eleştirilerde bulunmak ve bir anlamda bu kararın değiştirilmesi amacı ile kamuoyu baskısı oluşturmaya çalışmak, Türk Ceza Kanunu'nun 277'nci maddesindeki ‘Yargı görevini yapanı etkileme’ suçunu oluşturacağından ilgililer hakkında suç duyurusunda bulunulacaktır. Aynı gerekçe ile mahkeme kararı hakkında yorum ve açıklama yapmamız mümkün değildir.

Aslında görevli savcıların, suç duyurusuna bile gerek olmaksızın, Sabah Gazetesi hakkında resen soruşturma açarak mahkemeleri etki altında bırakmaya yönelik bu ve benzeri eylemleri önlemeleri, hukuk devleti ilkesinin tam anlamı ile uygulanması için kaçınılmazdır.

Söz konusu haberde, Sabah Gazetesi'nin görüşünü aldığı hukukçuların gerçek anlamda hukukçu oldukları da şüphelidir. Zira hukukçular, hukuki konularda kanunlarla konuşurlar. Sermaye Piyasası Kanunu'nun 15'inci maddesi ‘Emsallerinden bariz farklı fiyat, ücret, bedel uygulamak gibi örtülü işlemlerle halka açık şirketin karını veya malvarlığını azaltmak’ eylemini suç olarak tanımlamıştır. Eylem kanunda bu şekilde tanımlandığına göre, bir hukukçunun ‘Emsal mi olur?’ diye tepki göstereceğine, ‘Emsal olmadan dava mı olur?’ diye tepki göstermesi beklenirdi.

Söz konusu haberin yanlı ve sırf yargılanan kişileri karalama amacına yönelik olduğu, haberi yazanın ve güya hukuki görüş veren hukukçunun bile adlarına yer verilmemesinden anlaşılmaktadır. Kamuoyunun bilgilerine sunarız.”