Tüzmen uyduları ve adamlık
Devlet Bakanı Kürşad Tüzmen'in iyiden iyiye şaşırdığını ve yoldan çıktığını görüyorum. Yazarımız Aydın Ayaydın bir süredir Bakan'ın icraatlarını sert ama mesnetli bir biçimde eleştiriyor.
Bu eleştiriler başka gazetelerin ima yoluyla yaptığı gibi Bakan'ın "özel hayatıyla" ilgili değil. Doğrudan icraatlarıyla ilgili.
Bakan Tüzmen, Ayaydın'ın yazdıklarına yanıt veremediği için son derece çirkin bir yola sapıyor ve "güç kullanıyor."
Aydın Ayaydın'ın, tekstilci ve ihracatçı kardeşi Yalçın Ayaydın'ı hedef alıyor.
SABAH'a, yazarına gücü yetmediği için yazarımızın kardeşiyle uğraşıyor.
Arazisini pazarladığı, uydusu haline getirdiği TİM Başkanı Oğuz Satıcı'yı kullanarak Yalçın Ayaydın üzerinden Aydın Ayaydın'a baskı yapıyor. "Abin aleyhimize yazmasın. Seni harcarız" diyerek Yalçın Ayaydın'ın üzerine gidiyor.
"Seçilerek" girdiği sektörüyle ilgili Sivil Toplum Kuruluşu'ndan zorla uzaklaştırılmaya çalışılıyor.
Ve işin daha da vahimi, Gazeteciler Cemiyeti Başkanı hariç Türkiye'deki gazeteci örgütleri bu konuda çıtını çıkarmıyor.
Bu örgütleri zaten ciddiye aldığımız yok ama bu suskunluk kendileri adına utanç verici.
Bu arada Bakan Tüzmen'e de iki çift lafım var.
Ben 24 yıldır bu mesleği yapıyorum.
Sayısız Başbakan, Bakan gördüm.
Adam gibi adam olanlarına hala herkes saygı gösteriyor. Adam gibi adam olmayanlarına sokakta rastlayan ise kafasını çeviriyor, yüzüne tüküremediği için yere tükürüyor.
Hangi sınıfa girmek istediğine kendi karar versin.

FATİH ALTAYLI