Bitlis Belediye Başkanı Fehmi Alaydın, Osmanlı arşivlerinden çıkan belgelerden sonra "Tatvan Denizi mi, yoksa Van Gölü mü?" tartışmalarını değerlendirdi. Alaydın, "Tatvan Denizi" fikrine sahip çıkılması durumunda gölün Bitlis'e ait olacağını söyledi ve ekledi: "Tatvan Denizi'ne sahip çıkabiliyorsak göl bizimdir. Sahip çıkamıyorsak bizim değildir."
'GÖLÜ DEĞERLENDİRMELİ'
İsimlere çok da takılmamak gerektiğini ifade eden Başkan Alaydın, şöyle konuştu: "Ancak yeri geldiğinde de sahip çıkılması gerekiyorsa sahip çıkmamız gerekiyor ve sahip de çıkarız. Ama özellikle denizimize sahip çıkmamız gerekir. Denizden para kazanmaya bizim ihtiyacımız var. İnşallah günü geldiğinde bunların hepsinden ziyadesiyle yararlanacağımıza inanıyorum. Gölün 3'te ikilik kısmı, yani yüzde 65'i Bitlis il sınırları içerisinde bulunuyor. Gelen misafirlerimize bunu anlattığımızda onların da gölün 'Tatvan Denizi' mi yoksa 'Van Gölü' mü olduğu konusunda kafaları karışıyor. Yakında gölün 'Tatvan Gölü' olarak adlandırılacağını düşüyoruz." Tatvan Kaymakamı Murat Erkan da konuyla ilgili şunları söyledi: "Önemli olan gölü, denizi ulaşım, sportif, kültür, doğa anlamında değerlendirerek insanların kullanımına açmaktır. Yani gölün tamamını insanların kullanımına açmaktır. İlk yapılması gereken buranın potansiyelinin herkese tanıtılması olmalıdır. Gölün stratejik önemi belli, zaten bu amaçla biz de elimizden geneli yapacağız. Yapacağımız tanıtımların uzun vadede bize yarar sağlayacağını düşünüyorum." Göl isminde ısrarlı olan Bitlisliler yetkililerden ismin iadesi için ilgili yerlere başvuruda bulunmasını istiyor. Bitlisli vatandaşlardan Engin Sancak, "Van Gölü" isminin tarihte "Tatvan Denizi" olarak kaynaklarda yer aldığını ve bunun bilimsel dayanağının ortaya çıkmasının tarih ve Tatvan açsından önemli olduğunu belirtti.
'BİLİMSEL BELGELER VAR'
Sancak, "Bir öğretim görevlimizin, Süleymaniye Kütüphanesi'nde yaptığı araştırmalar neticesinde, bu bilimsel belge bulundu. Bu belge, şu an elimizde. Böylece Tatvan ve çevresiyle ilgili önemli bir bilgiyi de elde etmiş olduk. Biz gölümüzün isminin geri verilmesini istiyoruz. İsmi 'Tatvan Denizi' olmayacaksa bile sadece 'Van Gölü' olmasın, Bitlis - Van ya da Van- Bitlis Gölü olsun" ifadelerini kullandı. Bitlisli vatandaşlardan Erol Ünal ise şunları söyledi: "Gölün eski isimleri 'Tatvan Denizi', daha da eskiye giderseniz 'Ahlat Denizi' olarak geçiyor. Bu iki isim en son yapılan araştırmalar neticesinde ortaya çıkmaktadır." Bitlisli diğer vatandaş Yavuz Arıklı, "Tarihte sadece Evliya Çelebi Seyahatnamesi'nde 'Van Gölü' olarak geçiyor. Bunun sebebi ise Evliya Çelebi'nin göl ile ilgili araştırmalarına Van'dan başlamasından kaynaklanıyor. Eğer Bitlis'ten başlasaydı 'Bitlis Gölü' diyecekti" şeklinde konuştu. Van Gölü'nün tarihte "Tatvan Denizi" olarak geçtiği yönünde iddialar vardı. Ancak bu iddiaların aslında sadece bir iddia olmadığı geçtiğimiz günlerde Süleymaniye Kütüphanesi'nde bulunan, "Tezkiretü'l-Bünyan" isimli el yazması eser sayesinde kanıtlanmış oldu. İstanbul'daki Süleymaniye Kütüphanesi'nde yer alan, tarihçi ve aynı zamanda Mimar Sinan'ın yakın dostu Sai Mustafa Çelebi tarafından kaleme alınan Tezkiretül- Bünyan isimli yazma eserde, Van Gölü'nün, "Tatvan Denizi" veya "Tatvan Deryası" olarak geçtiğini görülüyor. Mimar Sinan, Kanuni Sultan Süleyman döneminde İran'a düzenlenen seferde görev almış ve gölde geçişi sağlayacak gemilerin yapımı için çalışmıştı. Bunu kaleme alan tarihçi Sai Mustafa Çelebi de o dönemde gölün ismini "Tatvan Denizi" olarak birçok kez kullanmış. Süleymaniye Kütüphanesi'nde Hacı Mahmut Efendi'nin yazdığı 4911 numarada kayıtlı bulunan eserde de "Tatvan Denizi" ibaresine yer veriliyoR(SABAH)