Geçen pazartesi İstanbul’a çağrıldığını ve Cumhuriyet Gazetesi İcra Kurulu Başkanı Akın Atalay’ın kendisine işten çıkış dosyalarını verdiğini ifade eden Serdar Kızık, köşe yazılarını sürdürmesi teklifini ise reddettiğini belirtti.
Sosyal medya hesabından açıklama yayınlayan Serdar Kızık, “Gazetenin kapısına ekonomik gerekçelerden ötürü kilit vurulduğuna gerçekten inansam, yazmayı sürdürürdüm. Bununla da kalmaz, sorunun aşılması için çabalardım” dedi.
“Herkes soruyor ‘ne oldu, niçin’ diye. Cumhuriyetin bayrak olduğu bir kentte büronun neden kapatıldığını, karar verenlerin açıklaması yerinde olurdu. Karar vericilerin bana söylediği, ekonomik gerekçeler! İş bana kaldı; bildiğim kadarıyla, açıklamaya çalışayım” diyen Serdar Kızık özetle şunlara söyledi:
“NE GÖRÜŞÜM, NE DE ÖNERİLERİM SORULMUŞTU”
“Geçen pazartesi, İstanbul'a çağrıldım. Ayrıntıları bende kalsın; ‘ekonomik gerekçelerden’ ötürü radikal bir karar alma zorunda kalındığı, 49 yıllık büronun kapatıldığı söylendi. İçinde adımım da yer aldığı işten çıkış dosyası, iletildi. Bu arada icra kurulu başkanı, haftada bir gün köşe yazılarımı sürdürebileceğimi de söyledi. 23 yıllık temsilci olarak ne fikrim, ne görüşüm, ne de önerilerim sorulmuştu. Tebliğ edilen karar, radikaldi. Evet, mali zorlukları hissediyordum ama en azından bir muhabir arkadaş bırakılarak, büronun kapısına kilit vurulmayabilirdi... Elimde işten çıkış dosyalarıyla birlikte İzmir’e döndüm. Kısa sürede büronun kapatıldığı ve herkesin işsiz kaldığı bilgisi, çığ gibi yayıldı. Değer verdiğim bazı yazarlar ‘ayrılamamamı’ ve yazılarımı sürdürmemi istedi... Arkadaşlarımla birlikte eşyalarımızı toplamaya başladık. 31 Aralık son gündü, o anda son yazımı düşündüm...”
“GERÇEKTEN İNANSAM, YAZMAYI SÜRDÜRÜRDÜM”
Bir yıl önce İzmir bürosunda küçültmeye gidildiğini ve beş gazetecinin işsiz kaldığını ifade eden Kızık, şöyle devam etti:
“Ardından zarar etmeyen Ege eki, yine ekonomik nedenlerle kapatıldı. Geçen ay haftalık yazılarım, yine ‘ekonomik’ gerekçelerden ötürü, ikiden bire düşürüldü. (Bazı yazarların yazı sayısı, ekonomik sorunlardan etkilenmedi nedense) İzmir gibi aydınlığın ve cumhuriyet kimliğinin öne çıktığı bir kentte, gazetenin kapısına ekonomik gerekçelerden ötürü kilit vurulduğuna gerçekten inansam, yazmayı sürdürürdüm. Bununla da kalmaz, sorunun aşılması için çabalardım.”
“KARARI HAKLI VE YERİNDE BULMADIM, SİNDİREMEDİM...”
“Cumhuriyette 23 yılını temsilci olarak görev aldığım 31 yıllık meslek yaşamımda, gazetenin kimliğine uygun, ilkeli ve dürüst bir süreç geçirdiğime inanıyorum” diyen Serdar Kızık, “Ama görüşüm dahi alınmadan, karışıklı konuşmadan, tartışmadan 3 kişilik icra kurulunun iki imzasıyla verilen kararı haklı ve yerinde bulmadım, sindiremedim...” dedi.