ABD ve Avrupa Türkiye'nin kuyusunu kazıyor
"3. Dünya Para Savaşı" başlıklı bültende şu tespitlere yer verildi;
"Dünya’da ciddi bir kredi daralması yaşanıyor. Dünya’da kredi daralması, spekülatif amaçlı para saklama ve sistemden para çıkarmalar Gelişmiş ülkelerde hat safhada yaşanıyor. Büyük merkez bankalarının bankalara sınırsız dolar kredisi vermeleri bankalar arasında likiditenin ne kadar daraldığını gösterirken, ABD’nin en büyük mevduat (309 milyar dolar) bankasının batması dolaşımda ki likiditenin ne derece kuruduğunu gösteriyor.
ABD’de para suyunu çekmiş, kredi muslukları kapanmış ve FED’in bilançosu ikiye katlanmış ve bankalar batmıştır. Aynı virüs AB’ye bulaşmış ve AB istememesine karşın 1.3 trilyon dolar tutarında bir plan açıklamıştır. ABD ve AB, üç kuruşa muhtaç kalmış ve bunun karşılığında şu anda karşılığı olmayan beş kuruş planlar açıklamış durumdadırlar. Üç kuruşa muhtaç kalan ve karşılıksız beş kuruş harcayan bu iki büyük güce, paranın güveni kalmamıştır. Bu iki ana güç, parayı yeniden bölgelerine çekme çabalarına başlamıştır. Eğer AB ve ABD dünyadaki likiditeyi kendi bölgelerine çekemezse, karşılığı olmayan bu beş kuruşluk planları finanse edemeyeceklerdir.
MYNET
Ülkeler bankalara para verip, karşılığında hisse alacaklar. Böylece basılacak para ya da vergiler karşılığında, Hazine (ya da M.B) bütçesine (bilançosu) hisse senedi koyacaktır. Böylece karşılığı olmayan para, karşılığı şu anda olmayan hisseler ile değişecektir.
Belli bir iyileşme dönemi sonrasında Hazine ya da Merkez Bankası, bu hisseleri satacak ve karşılığında parasını geri alacaktır. Böylece vergi mükelleflerine ek bir yük binmeyecektir. Bir Merkez Bankası bir günde + - yüzde 90 oynayan bir banka hisse senedini aktifine koyup, karşılığı bastığı para ile öderse bu ülkenin para biriminin ismi dolar olsa bile güvenli liman olur mu?
Ya da İngiltere vergi gelirleri ile hisse senedi yatırımı yaparsa, İngiltere’nin bütçe dengesi ve kalitesi nasıl bir değişim gösterir?
Bu ülkelerin kredi notlarına paralel çıkardıkları tahviller, halen yüksek kaliteli tahviller midir?
Papaz pilav yerse, paralar anavatanlarına döner ve karşılığı olmayan beş kuruş gelen para ileride finanse edilir. Borsalarda gösterişli yükselişler görülmesine ve devlet garantilerine rağmen, para anavatanlarına geri dönüş yapmıyor. ABD Hazine Bakanı ve AB’den yetkililer ise para çekmek için korku salmaya başladılar bile. Özellikle İzlanda, Macaristan ve Arjantin’nin düştüğü durumu, tüm Gelişmekte Olan Ülkelere mal etme ve Gelişmekte Olan Ülkeler’e yönelik korku imparatorluğu kurmaya çalışılıyorlar.
IMF’yi Gelişmekte Olan Ülkelere yardımda bulunmaya davet ediyorlar. Gelişmekte Olan Ülkeler’den parayı ülkelerine çekmek için yaptıkları açıklamalar sonuç vermeyince, Gelişmekte Olan Ülkeler’deki parayı korkutma yoluna gidilmeye başlandı. Dün bir yabancı kurum, Arjantin ve Venezuella ile Türkiye’yi bir kefeye koyarak Türkiye’nin ihraç ettiği bonolara yönelik tavsiyesini tuttan sata düşürdü. Türkiye, son yaşanan krizden sonra özellikle finansal sistemi zarar gören, yüksek kamu borçları nedeniyle default riski olan ülkeler ile bir tutuldu. Kamu dış borcu, bu sene milyar dolar seviyesinde bile değilken, "sat" denmesi şaşırtıcıdır. S&P Analist’inin dünkü açıklamalarında, düşen emtia ve daralacak dış ticaret açığının Türkiye’nin gelişmekte olan ülkeler içerisinde ilgi merkezinde olacağını belirtti. ABD ve AB’nin bu planlara ödeyeceği kaynak nedeniyle son derece kalitesiz bir bütçe ve Merkez Bankası bilançosu ile karşı karşıya kalacaktır.
Hisse karşılığı basılan para birimi kalitesiz, hisseleri bütçeleşen bir ülkenin borçlanması ise risklidir. Türkiye’de sadece dış ticaret açığının finansmanında kötüleşme meydana gelmiştir. Dünya’da bu kadar büyük bir likidite darlığı yaşanırken, finansman kalitesinin bozulması çok normaldir. Türkiye, AB ve ABD’ye ve para birimlerine bakıldığı taktirde güvenli limandır. Türkiye içeride ve dışarıda güvenli bir liman olarak kendini anlatırsa,geleceğe yönelik tedbir planlarını ortaya koyar ve yatırımcıların endişelerini son verirse, Türkiye’den paraların anavatanlarına bir cent çıkmaz."