İzmir'de dur ihtarına uymadığı gerekçesiyle 25 Aralık 2007 tarihinde polisin açtığı uyarı ateşi sonucu boynuna isabet eden kurşunla hayatını kaybeden Baran Tursun davasının ilk duruşmasından tahliye kararı çıktı.
Yaklaşık 9.5 saat süren ve 16'sı polis 20 tanığın dinlendiği dava olaylı geçerken sanık polis Oral Emre Atar, tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı.
Duruşma sırasında sanık polis memuru Oral Emre Atar'a yumurta atan Baran Tursun'un ablası Şelale Tursun ve anne Berrin Tursun, duruşma salonundan çıkartılarak gözaltına alındı. Baba Mehmet Tursun eşi ve kızının duruşma salonunda yaptığı davranıştan dolayı mahkeme başkanından özür diledi. Ancak baba Tursun, polislerin ifadeleri sırasında, "Ortada söz birliği etmişcesine fabrikasyon ifadeler var. Dışarı çıkan polisler diğerlerine hakimin ne söyleyeceğini söylüyorlar." diyerek mahkeme başkanından izin almadan duruşma salonunu terk etti.
Yaklaşık 9.5 saat süren duruşmanın tamamlanması ve sanık polis hakkında tahliye kararının çıkmasının ardından taraf avukatları basın mensuplarının sorularını yanıtladı.
Sanık polis memuru Oral Emre Atar'ın avukatlarından Tolga Yurdakul, "Şu saat itibariyle sayın mahkeme müvekkilimizin tahliyesine karar verdi. Bu demek değil ki yargılama bitmiş. Mahkeme ileride kararı verecektir ama bu aşamadan sonra müvekkilimiz tutuksuz olarak yargılanacaktır. Kendisinin tutuksuz yargılanacağından dolayı bazı insanlar bunun adil yargılamaya aykırı olduğu ya da adalete güvenleri olmadığı yönünde bazı beyanatlarda bulunmuşlardır. Biz bunları kınıyoruz. Sonuçlanmış bir yargılama olmadığı için yargılamanın içeride olan kısımlarını hiç girmiyoruz. Sadece şunu belirtmek istiyoruz ki; başından beri müvekkil sanığın görevi sırasında görevinden ötürü yaptığı bir eylemi vardır. Ama müdahil taraf gerek soruşturma aşamasında gerekse soruşturma öncesinde gerek emniyet gerekse savcılık makamını töhmet altında bırakırcasına çeşitli delillerin ortaya çıkarıldığı, delillerin karartıldığı iddialarında bulunmuştur." dedi.
Mahkemenin tahliye kararı verdiğini ve bunun onların takdiri olduğunu söyleyen Av. Yurdakul, bunu eleştirmeye kimsenin hakkı olmadığının altını çizdi.
Duruşma sürerken karşı tarafın basın açıklaması yaptığını ve bu açıklamanın kendilerine ulaştığını da ifade eden Yurdakul, "Yok Şemdinli, yok Kızıltepe olayları örnek gösterilerek adalete güvenlerinin olmadığını söylemişlerdir. Bunu söylemeye kimsenin hakkı yoktur. Böyle yaparak yargıyı etkilemeye çalışmak, yargılamayı etkileme suçunu oluşturur. Suç unsuru teşkil eder. Bu açıklamaları yapanlar bunlara dikkat etmek zorundadır. Ayrıca müvekkil sanığın da içinde bulunduğu bir çeteden bahsedilmektedir. Biz bu tür iddialara karşı yarından itibaren basın açıklamasını yapanlara karşı iftira suçundan gerekli suç duyurusunda bulunacağız. Gerek emniyet teşkilatı gerek müvekkilime karşı yaptığı iftiralardan dolayı bu burada kalmayacak. Bu tür açıklamalar hukuki hatadır." şeklinde konuştu.
Baba Mehmet Tursun'un duruşma salonunu terk etmesinin ardından adliye çıkışında yaptığı 'Kalem kırma' açıklamasını eleştiren sanık polisin avukatlarından Muammer Yurdakul ise davanın devam ettiği süre zarfında yapılan her türlü açıklamanın suç teşkil ettiğini, TCK'nın 288. maddesinde yargılamayı etkileme amaçına yönelik davranış olduğunu belirtti.
Kalem kırmanın halk gözünde idamla sonuçlanan bir eylem şeklinde algılandığını ve eskiden TCK 450'ye göre yargıçların kalem kırdığını kaydeden Avukat Muammer Yurdakul, "Böyle bir kalem kırma iddiası üstü örtülü tehdit niteliğindedir. Kamu görevlisi olan il emniyet müdür yardımcılarına yönelik iddia ve isnatlardır. Bu isnatları ispat etmeye davet ediyoruz. Hiçkimse çete değildir. Çete bağlam ve kapsamında kamu görevlisi hizmet yapamaz. Bu itibarla bunu bir tehdit olarak algılıyoruz ve suç duruyusunda bulunmayı düşünüyoruz." dedi.
TURSUN'UN AVUKATLARI: ADALET DUYGUMUZ ZEDELENMİŞTİR
Adliye çıkışında açıklama yapan Mehmet Tursun'un avukatı Bahattin Özdemir ise mahkemenin kararından dolayı üzgün olduklarını belirtti.
Mahkemeye yönelik bir tutumlarının olmadığını ancak Türkiye'de delilleri polislerin topladığını kaydeden Özdemir, "Biz polislerin yargılandığı her davada bu tür sorunları yaşarız. Bizim adalet duygumuz zedelenmiştir. Umarım halkın adalet duygusu zedelenmez. Cumhuriyet Savcıları kendileri delilleri toplamak yerine kolluğun delilleri topladığı yerde adil yargılamanın çok zor olduğunu düşünüyoruz. Bugün verilen karar bunun kararıdır. Söyleyecek fazla birşey yok." yorumunda bulundu.
Baran Tursun'un ablası Şelale Tursun'un attığı yumurların isabet ettiği sanık polisin avukatlarından Ali Rıza Karabağa ise duruşma sırasında yumurtalı saldırıya uğradığını belirterek bunun için Karşıyaka Merkez Karakolu'na giderek suç duyurusunda bulunacağını ifade etti.
Baran Tursun davasının ikinci duruşması ise 11 Şubat 2008 tarihinde yapılacak. Mahkeme heyeti, 17 Ocak 2008 tarihinde de keşif yapılmasına karar verdi.