KİLİT İSİMDEN ŞOK İTİRAFLAR
BM'NİN G.Doğu'ya gönderdiği 37 milyon doların 10 milyonu kişilere hibe, gerisi köylere verilecekti. PKK'cılar paraya göz dikti. Programı yöneten Bartu Soral engelini aşamadı. Ve ayrımcılık karalaması başladı.

Şikayetçilere dikkat

SORAL, şikayetçileri saydı: İHD, TESEV, ÇAÇAD, UAÖ. İçlerinde Baydemir'in eşi, avukatı var. Ekledi: Kime hizmet ettiklerini herkes biliyor. Uyardı: Ellerine geçerse 37 milyon dolar bölücüye gidecek.

PKK’nın 37 milyon $ hayali Soral’a takıldı

DİYARBAKIR, Siirt ve Batman'da kullandırılması öngörülen 37 milyon dolarlık BM Kırsal Kalkınma Projesi Fonu, garip ilişkiler yumağını ortaya çıkardı.

Tarımsal Kalkınma Fonu'nu yöneten Program Müdürü Bartu Soral, 37 milyon doların kontrolünü ellerine geçirmek isteyen bir takım grupların kendisini adı bölücü faaliyetlere karışan sivil toplum kuruluşlarının da desteğini alarak saf dışı bırakmaya çalıştığını savundu. Kırsal kalkınma ile hiçbir alakası bulunmayan söz konusu kişi ve derneklerin Soral'ın, 37 milyon dolarlık projeden alınmasına neden oldukları ileri sürülüyor.

Derviş kılını kıpırdatmadı

Bartu Soral, 37 milyon dolarlık fonun ardından yaşanan gizli hesapları Tercüman'a anlattı. Soral, 10 milyon doları Diyarbakır'daki kişi ve kuruluşlara hibe olarak dağıtılacak, 27 milyon doları ise Tarım ve Köyişleri Bakanlığı'nın belirlediği köylere verilecek olan fonun başına, Nurcan Baysal'ın ve onun arkasındaki bölücü grupların geçmesi için kendisine baskılar yapıldığını ileri sürdü. Fonun yönetimine aday olan Nurcan Baysal'ın bölücü faaliyetler içinde olduğunu savunan Soral, konuyu BM Kalkınma Programı (UNDP) Başkanı Kemal Derviş'e aktardığını, ancak Derviş'in hiçbir girişimde bulunmadığını söyledi.

Şikâyetçi derneklere dikkat!

Nurcan Baysal'ın Kürt olduğu için ayrımcılığa maruz kaldığı yönündeki iddilarının asılsız olduğunu belirten Soral, seçim süreci sonucunda göreve getirilen kişinin de yine Kürk kökenli olduğunu aktardı. 37 milyon doların kontrolünün Baysal'a verilmediğinin ortaya çıkmasıyla birlikte parayı bölücü faaliyetlerde kullanmayı amaçlayan sivil toplum örgütlerini ayağa kaldırdığını dile getiren Soral, kendisini şikayet eden derneklerle ilgili şunları söyledi:

"Diyarbakır Belediye Başkanı Osman Baydemir'in karısı Reyhan Yalçındağ'ın Başkan Yardımcısı olduğu İnsan Hakları Derneği, Osman Baydemir'in avukatı olan Diyarbakır Barosu Başkanı Sezgin Tanrıkulu, Genelkurmay Başkanı Org. Büyükanıt'ın hazırladığı raporların içeriği nedeniyle eleştirdiği TESEV, bölücü faaliyet içerisindeki Çocuklar Aynı Çatı Altında Derneği Başkanı Azize Leygara ve yine Baydemir'in avukatlarından Uluslararası Af Örgütü üyesi Meral Danış beni şikâyet eden sivil toplum örgütleridir. Bunların hangi amaca hizmet ettiğini herkes biliyor. Bunların kırsal kalkınmayla ne ilişkisi var? Niçin bunlar Nurcan Baysal'ın 37 milyon doların başına geçilmesini istiyor?"

İsveçli Ulrika yardım ediyor

"Nurcan Baysal'ın ve yanına aldığı isimlerin içinde öldürülen PKK'lı teröristlerin cenazelerini resmi belediye araçlarıyla kaldıran Osman Baydemir'in söz konusu davada avukatlığını yapmış, bölücü fikir, yazı ve eylemleriyle tanınan şahsiyetler var" diyen Soral, Baysal'ın 37 milyon doları şahsi çıkarları ve bölücü grupların ayrılıkçı amaçları için kullanacağını iddia etti. Soral, bölücü gruplara en büyük desteğin ise, BM Türkiye Temsilcisi Mahmood Ayub ve Yardımcısı Ulrika Richardson tarafından verildiğini ileri sürdü.

Bölücülerin oyunu bozuldu

Tüm yazışmaları ve kendisine yapılan baskıları içeren yazışmaları e-posta olarak sakladığını belirten Soral, konunun mahkemeye taşındığını aktardı. Soral, fonun yönetimine getirilen Bülent Yüce'nin de baskılar sonucunda 3 gün önce istifa etmek durumunda kaldığını söyledi. Bölücü grupların oyununu bozduğunu dile getiren Soral, "Bölücü faaliyetleri ortaya çıkarmak için geldiklerini sandığım BM heyeti, bu gruplarla işbirliği yaptı" dedi.

Tercüman