Bundaki en büyük başarının Abdullah Gül, olduğu söylendi yandaş medya olayı şişirdi de şişerdi. Sanki bir ülke fetih etmişiz havası verildi.
Olayın aslı öyle değildi ve bu seçilişimizde ahım şahım bir şey değildi. milleti gözünün içine bakabaka kandıranlar bu kezde aynı yolu seçtikleri için millete "büyük işler başardık" havasını bastılar.
Buyrun bakalım işin aslı neymiş Hürriyet Gazetesi yazarı Yılmaz Özdil çok güzel özetlemiş oradan öğrenin ve bize ne kazandırdığını ve kazandıracağınıda siz bulun?
İşte o yazı:
Dünya bize hayran...
Star Haber'deki odamın penceresinden, bomba imha ekiplerinin bizim otoparktaki şüpheli paketi havaya uçurduğu anı seyrediyordum ki, şak, son dakika bilgisi geldi; Birleşmiş Milletler "güvenlik" konseyi geçici üyeliğine seçilmişiz...
Uganda da seçilmiş.
Aslına bakarsanız, Afrika'dan bi tek Uganda aday olmuş, mecburen Uganda'yı seçmişler. Asya'dan Japonya ve İran aday olmuş; İran'ı bugün yarın vuracaklar, seçecek halleri yok. Latin Amerika'dan sadece Meksika aday olmuş, Meksika'yı seçmişler. Avrupa'dan da, biz, Avusturya ve İzlanda aday olmuş; e İzlanda battı zaten, internette açık artırmayla satıyorlar ülkeyi, Avusturya'yla bizi seçmişler.
Yani... Toplam 7 ülke vardı, biri battı, biri İran; 5 koltuk için geriye zaten 5 ülke kalmıştı! Mesela, Avusturya çıkıp "Ben aday değilim kardeşim, vazgeçtim" dese, Birleşmiş Milletler tarihinde görülmemiş bir skandal yaşanacaktı...
İlk kez, geçici üyeler eksik kalacaktı!
Veto yetkin var mı?
Yok.
Veto yetkisi, sadece 5 daimi ülkede; ABD, Rusya, Çin, Fransa ve İngiltere'de...
Bu arkadaşlar, dünyada "barışı" ve "güvenliği" koruyorlar; dünyanın en çok silah üreten ve satan ülkeleri!
Pekiiii...
Tırışkadan bir makam olduğu için, koskoca dünyada güç bela 5 adayın anca bulunabildiği oylamada, biz nasıl seçildik?
Antigua'ya, bize oy versin diye, 50 tane bilgisayar hediye etmişiz. Zimbabve'ye pazar yeri, Moritanya'ya ahır kurmuşuz. Filipinler'e, iki hemşire göndermişiz, Etiyopya'ya su kuyusu açmışız. Afganistan'a lağım şebekesi, Zambiya'ya tarım kooperatifi, Gambiya'ya dökümhane yapmışız. Palau'ya devlet başkanı binsin diye VIP otomobil, Sudan'a inekleri taşısınlar diye kamyon vermişiz. Doğu Timor'a aşı, Komor'a ilaç göndermişiz. Ben kendi payıma nerde olduğunu bilmiyorum, Tuvalu diye bir ülke var, bizimkiler "Neyiniz eksik" diye sormuş, bunlar "Bizim çocuklar futbol oynamayı çok seviyor ama, futbol topumuz yok" demiş, bizimkiler de, Tuvalu'ya en yakın ülkedeki büyükelçiliğimize talimat vermiş: "Çabuk gönderin, yanına pompa da koyun!"
Özetle...
Bizimkiler girdi, çıkmaz!
Bakın görün, kömür bulgur takviyesi başlasın, iki sene sonra Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri olmazsak, ne olayım...