DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, partisinin 1. Olağan Muş İl Kongresi'nde konuştu. “Bizi 90'lı yılların karanlığına götürüyorlar” ifadelerini kullanan Babacan, sözlerini şöyle sürdürdü;
*Bakıyoruz, çete liderleri tehditler savuruyor. Küçük ortak çete liderlerine methiyeler düzüyor. Büyük ortak ise izliyor, hatta bu anlayışa sahip çıkıyor. Sadece bu da değil, biliyorsunuz bir de küçüğün de küçüğü bir ortak var.
*Hani şu 28 Şubat destekçisi olan. ‘Biz iktidarla aynı gemideyiz, rotayı biz çiziyoruz' diyor. Biz bu ülkeyi çetecilere, 28 Şubatçılara, vatandaşımızın haklarına göz dikenlere bırakmayacağız. Kimse Türkiye'yi sahipsiz sanmasın.
“KÜÇÜĞÜN DE KÜÇÜĞÜ ORTAĞI GEMİDEN İNDİRSİN”
*28 Şubat sürecinde çok büyük bir zulüm gördük. Büyük mağduriyetler, haksızlıklar yaşandı. Bugünkü iktidar şöyle bir hava oluşturmaya çalışıyor. ‘Bakın, ben gidersem o yasaklar tekrar gelebilir' diye satır altından işlemeye çalışıyor.
*Biz, vatandaşımızın kazanılmış bütün haklarının kefiliyiz. Kazanılmış hiçbir haktan bir adım geri atılmaz, atılamaz. Bunu iddia eden büyük ortak samimiyse, 28 Şubat zihniyetinde olan küçüğün de küçüğü ortağı gemiden indirsin hele.
“ANADİLİNİ BİR ÇATIŞMA KONUSU OLMAKTAN ÇIKARACAĞIZ”
Bütün vatandaşların doğuştan sahip oldukları tüm hakları tanıyacaklarını söyleyen Babacan, şunları söyledi;
*Ana dilinin, vatandaşlarımızın analarının ak sütü kadar helal olduğunu biliyoruz. İnsanımızın anadilini, öz dilini bir çatışma konusu olmaktan çıkaracağız. Resmi dilimiz Türkçe'nin yanı sıra, vatandaşlarımızın anadillerini korumak, kullanmak ve geliştirmek için adımlar atılması gerektiğini çok iyi biliyoruz.
*Ayrıca; biz tüm vatandaşlarımızın, inançlarının gereğini korkusuzca ve huzurla yaşayabilecekleri özgür bir ortamı oluşturacağız.
*Bu kapsamda, Alevi vatandaşlarımızın başta cem evlerine ilişkin talepleri olmak üzere inanç, düşünce ve davranış temelinde birikmiş sorunlarının çözümü için de gerekli her türlü adımı atacağız.
“ARTIK YETER, EL İNSAF ARTIK”
Ziyaret ettikleri her ilde esnafla görüştüklerini belirten Babacan, şu ifadeleri kullandı;
*Dükkanların içini boş görmek bizi çok üzüyor. ‘Elektrik parasını ödeyemiyoruz, kirayı ödeyemiyoruz, zor durumdayız' diyorlar. Ama bugünkü iktidar sokağa çıkamıyor. Gelip şu Muş'un sokaklarında gezip halkı dinleyecek durumda değiller artık.
*Etraflarına bakınca da gördüğü insanların hali vakti yerinde maşallah. Sadece üç beş kişinin zenginleşmesini zenginlik sanıyorlar. Biliyorsunuz ‘hadi bir sokağa çıkalım' dediler. Bir vatandaşımız ‘eve ekmek götüremiyoruz' deyince Sayın Erdoğan ‘abartma' dedi. Artık yeter, el insaf artık.
“NE YAPTIKLARININ FARKINDA DEĞİLLER”
*Bu halk bu yoksulluğa müstahak değil, bu yapılanlar bu halka reva değil. Fakat, bu iktidar artık esnafı görmüyor, esnafı duymuyor, esnafın durumunu kavrayamıyor, anlamıyor.
*Bir de geçen gün bir açıklama yapmışlar. ‘Salgın nedeniyle sıkıntı yaşayan bazı ülkelere bütçe desteği vermeye çalışıyoruz' demişler. Anlıyoruz ki artık ne yaptıklarının farkında değiller.
*Ekonomi çökmüş, vatandaş aç biilaç yaşıyor. Madem başka ülkelere destek verebilecek kadar paranız var, neden vatandaşlarımıza doğrudan nakit destek vermiyorsunuz, neden yardımcı olmuyorsunuz? Neden ‘vergi vergi' diye yakasına yapışıyorsunuz?