MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Twitter hesabından gündemdeki konulara ilişkin açıklamalarda bulundu.
Nevruz’un uyanış, canlılık, kaynaşma, kucaklaşma, kutlu bir toparlanışın simgesi olduğunu ifade eden Bahçeli, “Türk milleti Nevruz’la birlikte yeni ve umut dolu günlerin geleceğine inanmış, bu tarih ve kültür hazinesini bugüne kadar imrenilecek bir heyecanla ve yüksek hedefler eşliğinde yaşamış ve yaşatmıştır. Nevruz baharın müjdecisi, barışın ve kardeşliğin müellifidir” ifadelerini kullandı.
Hoşgörü arayanın Nevruz’un mesajına bakması gerektiğini vurgulayan Bahçeli, Balkanlar’dan Turan coğrafyasına kadar kutlanan Nevruz Bayramı’nın, ayrılığa, ayrımcılığa, bölücülüğe, bölünmeye, nifaka ve şiddet niyetlerine karşı güvence, Türklüğün tarihin derinliklerinden gelen kültürel gücü olduğunu, Nevruz’da yakılan ateşlerin ise kötülüğün defini hedeflediğini kaydetti.
Nevruz’un iç barış ve huzur ortamının çelikleşmesine, birlik ve kardeşliğin çevikleşmesine, Türk ve İslam coğrafyalarının huzur ve selamete kavuşmasına vesile olmasını dileyen Bahçeli, “Niyazım odur ki, Cenab-ı Allah Türk milletinin varlığını ilanihaye korusun. Nevruz'u devlete ve millete meydan okuma fırsatı gören bölücülere karşı biriz, beraberiz, Allah’ın izniyle tahriklere, tacizlere, karanlık kampanyalara asla prim vermeyeceğiz” değerlendirmesinde bulundu.
“TBMM, bölücülerin yatakhanesi değildir”
Geçen hafta HDP Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu’nun milletvekilliği düşürüldüğünü hatırlatan Bahçeli, şunları kaydetti:
“Adalet ve hukuk harfiyen uygulanmıştır. Fakat bu şahıs ilk günden itibaren direnişe geçmiş, TBMM terk etmeyerek milli iradeye kafa tutmuştur. Bu olacak ve sineye çekilecek bir şey değildir. Bu bölücünün milletvekilliği düşürüldüğüne göre, Gazi Meclis’te bulunma, yasama faaliyetlerine katılma hakkı artık söz konusu bile olamayacaktır. TBMM’ne yer yatağı serip sabahlamak ve bunu da nevi şahsına münhasır bir eylem olarak takdim etmek yasa dışıdır ve gayri meşrudur.
Her önüne gelen, her keyfi yeten, her canı sıkılan TBMM’ne yatak serip gecelerse, bunu da bir hak arayışı veya protesto şekli halinde gösterirse, vekaletini üstlendiğimiz aziz milletimize ne diyeceğiz, bu çarpık ve çirkin tabloyu nasıl izah edeceğiz?
TBMM, bir eylem sahası, bölücülerin yatakhanesi, kanun kaçaklarının sığınma alanı değildir. Büyük Türk milletinin kalbinde bir hançerin yuvalanmasına göz yumulamaz, tahammül edilemez, sabır gösterilemez. TBMM’de yer yatağı sermek demokrasiye sürülmüş kara bir lekedir.”
“Gül diye dikeni yutturanlar”
TBMM Başkanı’nı göreve davet eden Bahçeli, şunları kaydetti:
“Yer yatağı derhal kaldırılmalı, milletvekilliği düşürülen kirli şahıs Gazi Meclis’ten behemehal çıkarılmalıdır. Taviz, teslimiyeti getirir. Teslimiyet ise boyun eğmedir. Buna da hiç kimsenin hakkı yoktur.
Şayet TBMM Başkanı’nın yetkisi bu konuda sınırlıysa, süratle hazırlanacak bir maddelik kanun teklifinin Genel Kurul’da kabulüyle birlikte Gergerlioğlu’nun yer yatağı ile beraber Meclis’in kapısının önüne koyulması mümkündür ve konu acildir.
Gergerlioğlu’nun milletvekilliği düşünce ‘Gül’en yüzü asılan, HDP’nin kapatılmasıyla ilgili dava açılmasından rahatsızlık duyan 11. Cumhurbaşkanı’na diyeceğim de şudur: Artık Güroymak’a Norşin diyen yoktur, o günler geçmiştir. Gül diye dikeni yutturanlar kalmamıştır.
11. Cumhurbaşkanı’na tavsiyem, eğer çok üzüldüyse, HDP’ye veya CHP’ye katılması isabetli ve tutarlı bir davranış olacaktır. Hatta çok da yakışacaktır, nitekim tencere yuvarlanıp kapağını bulacaktır.”