YSK’nin seçim iptalinin ardından Türkiye’nin dört bir yanında baroların başlattığı demokrasi ve dayanışma nöbeti birinci haftasını doldurmak üzere.
İstanbul Barosu, seçimin YSK tarafından iptal edilmesindeki hukuksuzluğun sergilenmesi ve 23 Haziran seçimlerindeki hukuk güvenliği için dayanışma oluşturulması için 7 Mayıs'ta "Demokrasi Nöbeti" başlattı. Demokrasi nöbeti için her gün 20.00-21.00 saatleri arasında İstanbul Barosu Merkez Binası önünde demokrasi için dayanışma nöbeti tutuluyor.
İstanbul’daki nöbete katılan avukatlar, Baro temsilcileri ve desteğe gelen meslek örgütü temsilcileri Birgün gazetesinden Ekin Akyaz'a konuştu.
İstanbul Barosu Yönetim Kurulu Üyesi Emre Elçi: Her akşam saat 7 ile 8 arasında buradayız. YSK’nın kararının hiçbir hukuki dayanağı olmadığından demokrasi için dayanışma nöbetindeyiz. Seçimde her sandığa bir avukat çağrısı yaptık. Türkiye’nin bütün barolarından avukatlara seslendik Galata’da bulunan iki binamızda da seçim için eğitim süreci yapıyoruz. Amacımız her sandığa bir avukat sağlayarak yeniden seçim güvenliğini sağlamaya çalışmak.
YSK HALKIN İRADESİNE DARBE YAPTI
Antalya Baro Başkanı Polat Balkan: YSK’nın kararı hukukuken anlamsız, değersiz, gayri meşru ve yok hükmünde. YSK bu kararı ile halkın iradesine ve demokrasiye darbe yapmıştır. Bu hukuksuzluğa asla geçit verilmemeli. Biz de Antalya barosu olarak, İstanbul Barosundaki demokrasi ve dayanışma nöbetine destek verdik, halkımızın iradesine, hukuka ve adalete sahip çıkmak için buraya geldik. Antalya barosu olarak kararımızı ortaya koyduk. Halkın iradesi üzerinde hiçbir güç tanımadığımızı her koşulda, demokrasiden taraf olduğumuzu belirten bir açıklama yaptık. Askıda cüppe eylemi başlattık. Bütün avukat arkadaşlar, 23 Haziran’a kadar cüppelerini balkonlara asıyorlar. 23 Haziran’da da hepimiz İstanbul’da olacağız. Halkın iradesinin sandıklara güvenli bir şekilde yansıması için sandıklara sahip çıkacağız.
Av. Hasan Kılıç: Hukukçular olarak toplum vicdanını tatmin eden bir süreç oluşmadığını kesinkes söylüyoruz. Sandığa duyulan güvenin kaybolmasına yol açan bir süreci yaşadık. Kişileri partileri değil geleceğimizi düşünerek bakmamız gerekiyor. Topluma güven verecek uygulamaların bir an önce başlaması seçim hukukunun yitirilmemesi gerekiyor. İnanıyorum ki bu seçimlerde toplum demokrasiye sahip çıkacak. Biz de hukukçular olarak, seçmen iradesinin sandığa doğru şekilde yansıması için üzerimize düşen her şeyi yapacağız.
Av. Damla Atalay: Sadece İstanbul Barosunda değil, Türkiye’deki pek çok baroda 6 Mayıs gününden itibaren nöbetimiz başladı. Her baro kendi bünyesinde sesini duyurmaya çalışıyor. Bu seçim İstanbul’u çoktan aşan, ülkenin demokrasi ve hukuk tarihine vurulmuş bir darbe olduğu için tüm ülkede nöbetimizi sürüyoruz.
Av. Selin Nakıpoğlu: YSK’nin hukuksuz ve akla mantığa aykırı kararı nedeniyle her sandığa bir avukat çalışmasının yanı sıra, nöbetimizi de her gün sürdürüyoruz. Umuyoruz ki, bu karanlığa rağmen, her şey çok güzel olacak
Av. Binnur Tanrıverdi: Ben bir hukukçu olarak değil, bu ülkenin bir vatandaşı olarak, bir kadın ve bir anne olarak, yaşadığımız sürecin sadece hukuki değil vicdani ve ahlaki olmadığına dikkat çekmek istiyorum. Alınan bu karar, hiç bir kaba sığmıyor. Bu ülkenin yaşamı, doğayı, insan hakları savunan güzel insanlarına bunu yaşatmaya kimsenin hakkı yok. Yanlış hesap Bağdat’tan döner, bu hesabın yanlışlığı da tarihe geçecek.
MMO YÖNETİMİNDEN TAM DESTEK
MMO İstanbul Şube Başkan Vekili Ali Haydar Karaçam: Demokrasi nöbetine Yönetim Kurulu olarak destek vermeye geldik, bu desteği her gün vermeye devam edeceğiz. YSK kararı düşünceyle mantıkla açıklanamaz. Biz yalnızca YSK kararı da değil, her türlü adaletsizliğe karşı buradayız. Meslek odalarına, TTB’ye Barolara, hekimlere, gazetecilere tüm halka yapılan baskılara karşı biz her zaman hukukun üstünlüğünü adaleti savunacağız.