Aktan, 3 Kasım 2015’te Berberoğlu’nun 26. dönem milletvekili olarak TBMM’ye seçildiğini anımsatarak “Yargıtay 16. Ceza Dariresi, 24 Haziran’da tekrar seçildiği için Berberoğlu’nun dosyasını esasa girmeden sadece milletvekili seçildiği için bozma kararı verip mahkemeye göndermek durumundaydı. Ancak bu yapılmadı” dedi.
AYM’nin oybirliğiyle aldığı kararın ardından ne yapılması gerektiğine dikkat çeken Aktan, şu değerlendirmelerde bulundu: “Kesin bir ihlal kararı verildiği ve seçim hukukuna da dayandığı için hiçbir mahkeme kararını beklemeksizin Berberoğlu’nun derhal milletvekilliğine başlaması gerekir. Kararı tartışmak ve uzatmak, yeni bir hukuki ihlali getirir. AYM’nin kararı güzeldir ancak bu kararın bu kadar geciktirilmemesi gerekirdi. Berberoğlu’nun infazına pandemi sebebiyle ara verilmişti. Pandemi şu an itibarıyla bitse bile Berberoğlu cezaevine artık alınmaz. Derhal vekilliğe başlatılmalıdır.”
Yargıtay Onursal Cumhuriyet Başsavcısı Sabih Kanadoğlu ise “Hak talebi olumlu karşılanmıştır. Bu hak ihlali, doğrudan ‘milletvekilliğinin düşürülmesi’ için verilen bir hak ihlali niteliğinde değil. Berberoğlu’nun vekilliği, anayasaya göre kesinleşmiş bir yargı ilamının, Meclis kürsüsünden okunmasıyla düştü. Şu anda yapılması gereken şey de AYM’nin ihlal kararının yine TBMM’de okunmasıyla düzeltilebilir. AYM’nin kararları, yasama başta olmak üzere bütün kurum ve organları bağlar. Bu itibarla, başkaca herhangi bir işleme gerek duyulmadan, doğrudan doğruya AYM ihlal kararının TBMM Genel Kurulu’nda okunmasıyla milletvekilliği geri verilmelidir” dedi.
Avukat Cihan Arık, kararla birlikte, milletvekilliğinin düşmesine sebep olan kesin hüküm şartının ortadan kalktığını belirterek “TBMM Başkanlığı, AYM kararı Resmi Gazete’de yayımlandıktan hemen sonra, kararı Genel Kurul’da okutarak Berberoğlu’nun göreve dönmesini sağlamakla yükümlüdür” dedi.