Edinilen bilgiye göre, Ankara Cumhuriyet Savcısı Nadi Türkaslan, fal bakıldığı iddia edilen kafelere yönelik soruşturmasını tamamladı.

Türkaslan, özellikle Kızılay ve çevresinde faaliyet gösteren 14 kafenin işletmecisi ve buralarda başta kahve falı olmak üzere tarot ve su falına bakan falcılar hakkında en az 3 ay hapis cezası istemiyle ağır ceza mahkemelerinde dava açtı.

İddianamelerde, kafe işletmecileri de Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) 37/2. maddesinin ''suçun işlenmesinde başkasını araç olarak kullanan kişi de fail olarak sorumlu tutulur'' hükmü gereğince aynı suç kapsamında sanık olarak gösterildi.

Sanıklar hakkında, 677 sayılı Tekke ve Zaviyelerle Türbelerin Seddine ve Türbedarlıklar ile Bir Takım Ünvanların Men ve İlgasına Dair Kanun'un 1/2. maddesi uyarınca en az 3 ay hapis cezası talep edildi. Yasada, cezanın üst miktarı belirtilmezken, yeni Türk Ceza Kanunu'nun 49/1. maddesi, kanunda aksi belirtilmeyen hallerde süreli hapis cezasının üst sınırını 20 yıl olarak öngörüyor.

''KAHVE SİZDEN FALA BAKMAK BİZDEN'' BROŞÜRLERİ

Savcı Türkaslan'ın, Turuncu Cafe adlı işletmenin sahibi Umut Aydın ve burada fal bakan eşi Aysel Aydın hakkında açtığı davanın iddianamesinde, işletmenin önünde ''kahve sizden, falınıza bakmak bizden'', ''tarot falına bakılır'', ''fala inanma, falsız kalma'', ''fal için Turuncu Cafe'yi unutma'' yazılarının bulunduğu ve broşür dağıtıldığı belirtildi.

İddianamede, işyerinin duvarlarında kahve falının yanı sıra tarot ve su falına da bakıldığına ilişkin yazılar bulunduğu kaydedildi.

Türkiye'de falcılığın 677 sayılı yasayla yasaklandığı anlatılan iddianamede, fal bakmanın suç oluşturması için ücret alınması gerektiği, ancak kafelerde fal bakılarak daha fazla müşteri çekildiği bu şekilde gelir sağlandığı ifade edildi.

İddianamede, sanıkların TCK'nın 53. maddesinde sıralanan belli hakları kullanmaktan yoksun bırakılmaları da istenildi.