Koç, parti genel merkezinde düzenlediği basın toplantısında Başbakan Erdoğan’ın partisinin dünkü grup toplantısında yaptığı açıklamaları değerlendirdi. Başbakan’ın önüne gelen herkesi suçladığını, partisi ve kendisi dışında herkesi suçlu, sorumsuz ve günahkâr ilan ettiğini ifade eden Koç, “Başbakan ‘şiddet çıkmaz sokaktır. Onun için milli birlik ve kardeşlik projesi diyoruz’ diyor. O zaman niye konuşuyorsun, niye herkesi suçluyorsun” dedi.
Başbakan’ın Kürt sorunu konusunda tutarsız söylemlerde bulunduğunu belirten Koç, “Sayın Başbakan’ın açılım politikasından bir şey anlayanınız var mı? Daha doğrusu Tayyip Bey’in bir politikası var mı? Hükümet ve AKP cenahından her kafadan bir ses çıkmasını millet kanıksadı. Bir kafadan her türlü ses çıkmasını nasıl normal kabul edelim. Bu kafa Tayyip Erdoğan’ın kafası. Aylık değil, anlık olarak değişen bir kafa Bu çelişkili kafa yapısından ülkenin en köklü sorunlarına çözüm üretmesini nasıl ümit edelim” dedi. Başbakan’ı eleştirirken “devekuşu” örneği veren Koç, “Deve kuşuna ‘uç’ demişler. ‘Ben deveyim, uçamam’ demiş. ‘O zaman koş’ demişler. ‘Ben kuşum’ koşamam’ demiş. Tayyip Bey devekuşu politikasından vazgeç. Deve mi, kuş mu olacaksın karar ver. Bir taraftan Abdullah Öcalan’la ona LCD televizyon hediye edecek seviyede kişisel ilişki kuracaksın, özel temsilcilerin aracılığıyla görüşmediği terör örgütü temsilcisi kalmayacak. Öbür yandan senin dışındaki herkesi terör örgütü yandaşlığıyla itham edeceksin. Bir bana bunu anlatsın” diye konuştu.
Koç, kendilerinin Başbakan Erdoğan’a barış ve kardeşlik için atılacak adımlara karşı önyargılı olmadıklarını ifade ettiklerini, bunun için Başbakan’dan samimi ve dürüst olmasını, süreci şeffaf yürütmesini istediklerini belirterek, Başbakan’a “Bu söylediklerimizin hangisi sana uymadı? CHP’nin çözüm için kredi açmasından niye rahatsız oldun” diye sordu.
-“NE SAĞCI NE SOLCU, FUTBOLCU”-
Başbakan’ın yine grup konuşmasında “Büyük Türkiye hapishanesinde parya muamelesi gördük” şeklindeki sözlerine de yanıt veren Koç, “Bende o zaman sana soruyorum Sen Metriste, Mamak’ta, Diyarbakır’da düşünceleri yüzünden, okudukları kitaplar yüzünden haksız yere tutuklanan devrimcilerin hangi işkencelere mağdur kaldığını biliyor musun? Yüzlerce genç işkence görürken, gelecekleri kararırken sen Camialtı spor kulübünde sonra da İETT’de futbol oynuyordun. Sen ne sağcıydın, ne solcuydun, sen futbolcuydun. 12 Eylüldeki tek mağduriyetin futbol hayatının son ermesi oldu” diye konuştu.
-“DİZ ÇÖKMEKTEN DİZLERİN YARA OLDU”-
Başbakan’ın Kılıçdaroğlu’nu Fransa’nın avukatı, Paris’in sözcüsü olmakla suçladığını ifade eden Koç, Başbakan’a “Fransa Devlet Başkanına ‘teröristlerle neden görüştün ne görüştün’ diye sordun. Şimdi ben sana soruyorum senin adamların teröristlerle ne görüştü. Önce kendine bakacaksın sonra başkasından hesap soracaksın” diye seslendi.
Koç, Başbakan’ın “Kimse bizi diz çöktüremez” sözlerine de “Sen zaten iktidara gelirken diz çökmüşsün. Diz çökmekten dizlerin yara oldu” yanıtını verdi. Koç, Başbakan’ın İsrail’e önce ‘one minute’ dediğini ardından ise İsrail’in hava güvenliği için Kürecik’e füze kalkan sistemi yerleştirildiğini belirterek bunun üzerine MOSSAD’dan da “teşekkürler Türkiye” övgüsü aldığını belirtti.
-AYGÜN’ÜN ZİYARETİ-
Açıklamalarının ardından gazetecilerin sorularını yanıtlayan Koç, CHP Tunceli Milletvekili Hüseyin Aygün’ün Paris’te öldürülen PKK’lı Sakine Cansız’ın yakınlarına taziyede bulunmasıyla ilgili şöyle konuştu:
“Herkesin kendisine ait özgün fikir olabilir, herkesin kendi düşüncesi olabilir ama bir siyasi çatı altında görev yaparken o siyasi çatının sorumluluğunu taşımak gerekir. O ilkeleri, o programı kabul ettiğiniz sürece o kurumun milletvekilisiniz demektir. CHP programı, ilkeleri, bu konuda da açık, net tavrı ortada olan bir siyasi partidir. Bir CHP milletvekili de CHP milletvekilliğinin sorumluluklarını bilmek, gerekliliklerini de yerine getirmek zorundadır.”
-“SAYIN MİLLETVEKİLİNİN DAVRANIŞLARI AÇIK ELEŞTİRİLERE TABİ”-
Aygün’le ilgili parti içi disiplin sürecinin olup olmayacağına ilişkin ise Koç, “CHP milletvekili olmanın, o sorumluluğu taşımanın bazı gerekleri var. O gereklerle ilgili Sayın milletvekilinin davranışlarının bazı açık eleştirilere tabi olduğunu görüyoruz, biliyoruz” derken, süreçle ilgili Kılıçdaroğlu’nun Çin gezisinden dönüşünün beklendiğini vurguladı. Koç, “Geldikten sonra bu konu bireysel olarak değil, kurumsal olarak değerlendirilecektir, bekliyoruz” dedi.
-“KARAR MERKEZ ORGANLARIN”-
Koç, CHP’li bazı milletvekillerinin Aygün’e istifa çağrılarını nasıl değerlendirdiğinin sorulması üzerine ise, “Milletvekilleri kendi görüşlerini belirtirler, kendi düşüncelerini ifade dereler ama bir siyasi çatı yetkili organları tarafından yönetilir. CHP’nin yetkili organları da genel merkez yönetimi ve Parti Meclisidir. Bu süreçte herkes düşüncesini ifade eder bunda bir sıkıntı yok ama karar alma süreci partinin merkez organlarıyla ilgilidir” dedi. (ANKA)