Haşim Kılıç, üniversitelerde türban serbestisi getiren Anayasa değişikliği ile ilgili davada, raportörün esas hakkındaki raporunu hazırlamasını beklediklerini belirterek, 'Tarihi inanın hiç bilmiyorum' diye konuştu. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının, CHP'nin Yaşam TV'ye ödeme yaptığı iddialarına ilişkin raporların Anayasa Mahkemesi Başkanlığına gönderildiğinin hatırlatılarak, CHP ile ilgili mali denetimin öne alınıp alınmadığının sorulması üzerine Kılıç, mutad, normal incelemeler yapıldığını, özel bir inceleme olmadığını kaydetti. Kılıç, 'Bu mali denetim kapatma sonucunu doğurur mu?' sorusuna, 'Olayı tam bilmiyorum. Parti kapatmalarının gerekçesi bellidir, üç tanedir. Bunların içinde ancak yurt dışından bir yardım alındığında bir kapatma söz konusudur' karşılığını verdi. Anayasa Mahkemesi Başkanı Kılıç, 'CHP hakkındaki söz konusu mali denetim kapatma davası gibi gösteriliyor' sözü üzerine de 'Ya hukuku bilmiyorlar ya amaç başka, ne alakası var' dedi.
'MAKUL BİR SÜREDE İNCELERİZ'
Anayasa Mahkemesi Başkan Vekili Osman Alifeyyaz Paksüt de, 'CHP'nin mali denetimine' ilişkin sorular üzerine, siyasi partilerin hesaplarının sırasıyla incelendiğini, tüm partilerin hesaplarına bakıldığını belirterek, şunları kaydetti:'CHP'nin de MHP'nin de iktidar partisinin de hesaplarına bakılacak. Bunun ne şekilde yapılacağı belli. Denetim sonucu iddiaların doğruluğu saptanırsa Hazine'ye gelir kaydedilmesi gibi bir yaptırım var. Bu konunun kapatma davası ile ilişkilendirilmesi zor.'
Paksüt, Yüce Divan yargılamalarının Anayasa Mahkemesinin iş yükünü yüzde 40 oranında artırdığını belirterek, bu nedenle raportörlerin belli sıra dahilinde raporlarını tamamlayarak heyete gönderdiklerini ifade etti. Paksüt, 'Bir yığın parti var. Adını bile duymadığınız partiler... Bunların hepsine inceleme yapmak gerekiyor. Heyetin gündeminde çok parti var. CHP'nin oradan çekilip de öne alınması gibi bir durum söz konusu olamaz' diye konuştu.
Üniversitelerde türban serbestisi getiren Anayasa değişikliğine ilişkin bir soruya ise Paksüt, 'Şu an bir takvim yok. Makul bir sürede inceleriz' yanıtını verdi.
ANAYASA MAHKEMESİNİN 367 KARARI
Osman Alifeyyaz Paksüt, 'Anayasa Mahkemesinin Cumhurbaşkanlığı seçimindeki 367 kararının askerin baskısıyla alındığı' yönündeki iddiaların hatırlatılması üzerine de şunları söyledi:
'367 kararı ile ilgili yapılan eleştiriler haksız. Karardan sonra, 'Bir daha Cumhurbaşkanının seçilemeyeceği' yönünde eleştiriler yapılmıştı ama uygulamada görüldü ki uzlaşmayla Cumhurbaşkanı seçilebildi. Bu kararın hukuka uygun ve demokratik bir karar olduğunu düşünüyorum. Eleştirileri kabul etmiyorum. 367 kararı ile ilgili ne asker telefon açtı, ne bunu duydum, ne de olacağını düşünüyorum. Mümkün değil. Son derece yakışıksızdır, yargıya hakarettir, ayıptır. Ne kendim, ne başkası için böyle bir şey duydum. Saygısızlıktır, bunları kabul etmiyorum.' (AA)