CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Faik Öztrak, bugün Genel Merkez'de, MYK gündemine dair yaptığı açıklamada şunları belirtti:
* Bu ucube sistem, millete daha fazla refah vadetti. Ama olan refahı da alıp götürdü. Milli gelirimiz, bu rejimin düğmesine basıldığında 958 milyar dolardı. Bugün 840 milyar dolara düştü. Bu ucube sistem, OHAL şartlarında, mühürsüz oylarla yapılan ve yüzde 50'den biraz fazla oyla kabul edilerek, milleti ortadan ikiye bölen, yalan ve dolanın başrolde olduğu bir referandumla kabul edildi.
* Erdoğan, 2017'de referandum öncesinde, “Cumhurbaşkanının Meclis'i fesih yetkisi yok” demişti. Şimdi aynı Erdoğan, “14 Mayıs'ta seçim için yetkisini kullanacağını” söylüyor. Hangi yetkisini? Adına fesih demeden, tek kişinin kararıyla, koskoca Meclis'i seçime götürme yetkisini. 2017'de, tarihin en düşük oy oranıyla kabul edilen, mevcut Anayasa değişikliğinde, Cumhurbaşkanının, ancak iki dönem seçilebileceği hükmünü değiştirmediler.
* O dönemde Cumhurbaşkanlığı koltuğunda oturan Erdoğan'ın bu hükme tabi olmayacağını, yapılan değişikliğin, mevcut dönemi kapsamayacağını, bir dönem sonra uygulanmaya başlayacağını millete söyleyen herhangi bir geçici maddeyi bu anayasa değişikliğinin içine koymadılar. Peki, Sarayın anayasa uleması ne yaptı? Anayasa'nın 116. Maddesine, “Cumhurbaşkanının ikinci döneminde, meclis tarafından seçimlerin yenilenmesine karar verilmesi halinde Cumhurbaşkanı bir defa daha aday olabilir” diye açıkça yazdı!
* Kim yenileyecekmiş meclis tarafından karar verilecekmiş. Yani kendi ifadeleriyle, bu “Kronometreyi sıfırlamanın” tek yolu var. O da seçimin, Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından yenilenmesi. O halde izlenecek yol bellidir, açıktır. Hodri meydan! Partiniz Meclis'e, Milletvekili Genel Seçimini ve Cumhurbaşkanlığı seçimini, 6 Nisan'dan önceki son pazar olan, “2 Nisan 2023 günü” yapmak için teklif getirsin. Biz de destekleyelim.
* Hukukun dolambaçlı yollarından medet ummayın. Mağdur yaratmaya kalkmayın. Kaybedeceğinizi anladığınız seçimden, kaçmanın yollarını aramayın. Kendi çıkarttığınız Anayasaya uyun. Ağız tadıyla yarışalım. Milletin mihenk taşına hep beraber vurulalım, ak koyun, kara koyun belli olsun. Erdoğan'ı milletimizin oylarıyla, evine göndermenin bir keyfini yaşayalım.
“ELİNİZDEN GELENİ YAPIN, BİZ HAK-HUKUK-ADALET DİYECEĞİZ”
* Seçimler yaklaşırken, Saray, milli iradeyi hiçe sayarak, Millet İttifakı'nın belediyelerine çökme operasyonlarını yürütüyor. Bir yandan da TBMM'de dokunulmazlık kaldırma süreci işletiyor. Tuhaf bir dokunulmazlık kaldırma süreci. Eski Ülkü Ocakları Başkanı Sinan Ateş'in Başkentin göbeğinde güpegündüz katledilmesi olayına karışan milletvekilinin dokunulmazlığının kaldırılmasına dair herhangi bir talep yok.
* İçişleri Bakanı'nın söylediği mafyanın 10 bin dolar maaşa bağladığı milletvekilinden, onun dosyalarından bir haber yok. Borsa İstanbul'daki milyonlarca dolarlık rüşvet ağında ismi geçen kendi milletvekillerinin dokunulmazlığının kaldırılmasına dair herhangi bir dosya yok. FETÖ borsalarına karışan milletvekillerine ait bir dosya yok. Bunların hiç biri hakkında bir dokunulmazlık süreci işlemiyor. Ama 2 bine yakın dokunulmazlık dosyası içinden Millet İttifakı'na mensup iki milletvekilinin dosyası çekiliyor.
* Dokunulmazlıklarının hızla kaldırılması için düğmeye basılıyor. Bizim milletvekilimiz ne yapmış? Cinayet mi işlemiş, haram mı yemiş, rüşvet mi almış, mafyadan 10 bin dolar mı almış? Hayır! Ya ne yapmış? Mahkemenin, belediye başkanımıza yaptığı haksızlığa isyan etmiş. Siz, elinizden geleni ardınıza koymayın. Biz hak, hukuk, adalet demekten hiç korkmayacağız. Milletimiz sizin ne yaptığınızı görüyor, notunuzu veriyor. Tasdiknamenizi elinize tutuşturmak için artık dört gözle sandığı bekliyor.
ADAY İÇİN TARİH AÇIKLAMASI
“Altılı Masa'nın yapılacağı 13 Şubat'ta aday belirlenecek mi?” sorusunu yanıtlayan Öztrak, “Aday belirleme sürecinin başladığını zaten liderler son yaptıkları zirveden sonra kamuoyuna açıkladılar. Dolayısıyla, uygun görülen zamanda da aday açıklaması onların takdirinde… Uygun görülen zamanda yaparlar” dedi.