Cüneyt Ünal ile CHP heyetinin bugün akşam saatlerinde ya da yarın sabah Lazkiye üzerinden Türkiye'ye gelmeleri bekleniyor.
Cüneyt Ünal, Suriye'de yaşadıklarını şöyle anlattı:
- Bayramı nasıl geçirdiğimi anlatayım. Bayramın ikinci günü Halep’te bizi bir caddeye götürdüler. Sivil giyimlilerdi. Bu caddede röportaj yapabilirsiniz dediler. Biz de o sırada o insanlarla konuşurken bir anda Suriyeli devlet askerleriyle sivil giyimliler arasında çatışma çıktı.
- Kendimizi ara sokağa attık. Başar yanımdaydı. O kardeşim için karşı taraftan gördüğüm sivil giyimli, silahlı şahıs bize silahını doğrultup ateş etti. Başar vuruldu. Yarası genişti. Boynumdaki poşuyu çıkardım. Başar'ı omuzladım. Apartmana girdim. Poşuyla tampon yaptım. Yardım istedim koşup. Halk koştu yardıma.
- Ben dışarıdayken Başar içerdeydi. Yarası ağırdı gördüğüm kadarıyla. Dışarıda kargaşa vardı. Biri geldi. Elimizdeki kameraları alıp gitti. Caddeye Suriyeli devlet adamları geldi. Beni karşı tarafımdan zannetikleri için başıma tişörtümü geçirip Suriyeli yetkililere teslim ettiler. Üç gün önce Şam'a geldim.
- Hala şoktayım. İnanamıyorum. Milletvekillerimizi karşımda görünceye kadar bilmiyordum. Kimse bir şey söylemedi.
ESAD SENİ ÖZGÜRLÜĞÜNE KAVUŞTURDU, GİDİYORSUN
"Esad seni özgürlüğüne kavuşturdu, gidiyorsun" dediler. Vekilleri görünce ağladım. Hala da ağlayacak gibiyim.
Cüneyt Ünal ile birlikte kaçırılan Beşar Kadumi ile ilgili durum ise bir soru işareti olarak kaldı.