Ağrı'nın Taşlıçay ilçesinde, Ayten Güvenoğlu'nun iki kez resmi nikahla evlendiğini Vatandaşlık ve Nüfus İdaresi 16 yıl sonra fark etti. 1988- 1990 yılları arasında ilk evliliğini yaptığı Mehmet Emin Ateş'ten bir erkek çocuğu olan Ayten Ateş Erol, 1994 yılında ikinci evliliğini yaptığı İbrahim Erol'dan ise 3 kız çocuğu oldu. 16 yıl sonra çifte evliliği fark eden Nüfus ve Vatandaşlık İdaresi, Ayten Ateş Erol'un ikinci evliliğinin iptali için Cumhuriyet Savcılığı'na ihbarda bulundu. İkinci evliliğinde mutluluğu yakalayan 42 yaşındaki Ayten Erol, Ağrı'daki ilk eşine boşanma davası açtı.

Ayten Güvenoğlu, 20 yaşındayken, 18 Mart 1988 tarihinde, Taşlıçay'da oturan Mehmet Emin Ateş’le evlendi. Genç kadın, bu evliliğinden dünyaya gelen çocuğuna Ferdi Tayfur'a olan hayranlığından dolayı Ferdi adını verdi. Ayten Ateş, 2 yıl sonra anlaşamadığı gerekçesiyle çocuğunu da bırakarak eşi Mehmet Emin Ateş'i terk etti. Taşlıçay'dan göç ederek Kırklareli'nin Lüleburgaz İLçesi'ne yerleşen Ayten Ateş, burada tanıştığı İbrahim Erol'la evlenme kararı aldı ve ikinci kez gelinlik giydi. Taşlıçay Nüfus ve Vatandaşlık Müdürlüğü'nün ‘unutkanlık’ yüzünden ilk evliliğini işleme koymaması nedeniyle kayıtlarda ‘bekar’ olarak gözüken Ağrılı Ayten, 14 Ocak 1994'te İbrahim Erol'la evlenerek, Erol soyadını aldı.

Lüleburgaz’da yaşamını sürdüren ve bu evliliğinden de 3 kızı olan Ayten Erol'un 6 yıl içinde iki kez resmi nikah yaparak evlendiğini 16 yıl sonra Nüfus ve Vatandaşlık Müdürlüğü ortaya çıkardı. Taşlıçay Nüfus ve Vatandaşlık Müdürlüğü’nün resmi yazısı üzerine Lüleburgaz Cumhuriyet Başsavcılığı çift evlilik yapan Ayten Erol’un son evliliğinin iptali için 22 Haziran 2010’da dava açtı. Lüleburgaz 1'inci Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi'nde açılan dava devam ederken güç durumda kalan Ayten Erol, ilk eşi Mehmet Emin Ateş'ten ayrılmak için boşanma davası açtı.

Ağrı Barosu'ndan avukat Halis Yaşar, 12 Ağustos 2010’da Taşlıçay Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi'ne başvurarak 20 yıldan beri ayrı yaşayan Mehmet Emin Ateş ile Ayten’in boşanmalarını talep etti.

EĞİTİM DÜZEYİ YETERSİZ OLDUĞU İÇİN BOŞANMA DAVASI AÇMADI

Avukat Halis Yaşar, verdiği dilekçede müvekkili olan Ayten Erol'un eğitim düzeyinin yetersizliği sebebiyle ilk evliliğini bitirmek için boşanma davası açmadan Taşlıçay'dan ayrıldığını bildirdi. Ancak Nüfus ve Vatandaşlık Müdürlüğü'nden aldığı nüfus kayıt örneğinde ‘bekar’ göründüğü için müvekkilinin ikinci evliliğini yaptığını kaydeden Yaşar, şimdi Ayten Erol’un mutlu bir evlilik sürdürüldüğünü vurguladı. Yıllar önce fiilen bitmiş evlilik sonrası müvekkilinin kendisine yeni bir hayat kurduğunu anlatan Yaşar, dilekçesinde şunlara dikkat çekti:

“Müvekkilim söz konusu ve sadece kağıt üzerinde kalan evliliğin bitmediğini bilseydi boşanma davası açardı. Başka bir kişi ile evlenip çoluk çocuk sahibi olduktan sonra bu durumla karşılaştı. Müvekkilim ile davalı arasında sürdürülebilir bir maddi ve manevi anlamda evlilik kalmamıştır. Müvekkilim gerçek, geçerli, meşru ve fiili evliliği ikinci eşi olan İbrahim Erol ile olan evliliğidir. Türk Medeni Kanunun 166'ncı maddesinin birinci fıkrasında evlilik birliği, ‘ortak hayatı sürdürmeleri kendilerinden beklenmeyecek derecede temelinden sarsılmış olursa, eşlerden her biri boşanma davası açabilir’ demektedir. Müvekkilim ile davalı arasındaki evlilik birliği 20 yıldan fazla fiilen bitmiştir. Müvekkilimin yeni evliliğinde 3 çocuğu vardır. Bu neden müvekkilim ile davalının evliliği temelinden sarsılmış ve bu evlilik ölmüştür. Müvekkilimin iki evliliği değerlendirilmeye alınırsa ikinci evliliği daha üstün tutulmalıdır.”

İLK KOCASI ‘BEN ONU BOŞAMIYORUM’ DEDİ

Taşlıçay'da hurdacılık yapan 47 yaşındaki Mehmet Emin Ateş, hiçbir haber vermeden kaybolan eşi Ayten'i boşamayacağını söyledi. Şimdi 21 yaşındaki oğlu Ferdi ile birlikte yaşadığını anlatan Mehmet Emin Ateş, “Ayten benim eşimdir. Birbirimizi severek evlendik. ‘Ben akrabalarıma gidiyorum. Senin durumun iyi değil, fakirsin. Durumunu düzelt öyle geleceğim’ dedi ve gitti. Ben daha sonra kendisini aradım, akrabalarına gittim ama bulamadım. Boşanma davasıyla ilgili evraklar elime ulaşıncaya kadar yaşadığını bile bilmiyordum. Şimdiye kadar neredeydi? Bu kadar yılda bir kez bile çocuğunu aramadı. Evlenip çoluk, çocuk sahibi olmuş. Ama ben onu boşamayacağım” diye konuştu.

HEP ANNEMİN KUCAKLAMASINI BEKLEDİM

Babasıyla birlikte yaşayan Ferdi Ateş ise akrabalarının annesi hakkında “Almanya'ya gitti” dediklerini anımsattı. Ferdi Ateş, “Babamla birlikte yıllardır annemin yolunu bekledik. Sonuçta annedir, Elbet bir gün arar sorar diye. Ancak bugüne kadar bizi hiç arayıp sormadı. Sonunda mahkeme celbiyle karşılaştık. Babamla resmi nikahlı olduğu halde başkasıyla resmi nikah kıymış, 3 kızı varmış. Annemi çok özlüyorum. Herkesin oğlu askere gider gelir, ilk annesi kucaklar. Ama benim annem hiç olmadı. Beni annem hiç kucaklamadı. Ben o sevgiyi, duyguyu yaşayamadım” dedi.14/09/2010