Gazeteci Abdurrahman Antakyalı, fotomuhabiri.com'da Doğu Anadolu'da gazetecilik yapmanın ne kadar zor olduğunu yaşayarak gören Cem Bakırcı'nın açıklamalarına yer verdi.
İşte Antakyalı'nın Bakıncı ile yaptığı ropörtaj:
Gazeteciliğe 1981 yılında ortaokul öğrencisiyken, Hürriyet Haber Ajansı’nın Erzurum Bürosu’nda ‘ofis boy’ olarak başladım. Uzun süre bürodaki siyah-beyaz filmleri ‘karanlık oda’da banyo ettim. O dönemde HHA muhabirlerinden Yusuf Şenocak ağabeyden ‘enstantane, diyafram, pozometre’ gibi temel fotoğraf bilgilerini öğrenerek fotoğraf çekmeye de başladım. Büro Şefimiz Kadir Sabuncuoğlu’nun işaret numarası verdiği negatifleri karta basıyordum. Gazeteciliğe ve foto muhabirliğine olan tutkum bu karanlık oda serüveniyle başladı.
Bir gün Sabuncuoğlu, “Cem, hastanelere çok güzel adli vakalar geliyor, git nöbet tut. Senden güzel iş, güzel fotoğraflar istiyorum” diyerek büroya zimmetli olan ‘zenit’ marka fotoğraf makinesini elime verdi. Dünyalar benim olmuştu. Kendimi göstermek için canla başla çalışıyordum. Bu hastane nöbetlerinin ödülünü kısa sürede aldım; Artık Hürriyet’te ‘Cem Bakırcı’ imzası ile haber ve fotoğraflarım çıkıyordu. Halen aynı heyecan içerisinde, azmimi kaybetmeden, tutkum olan bu işi yapmaya çalışıyorum.
ROPÖRTAJIN DEVAMI AŞAĞIDAKİ LİNKTE...
http://www.fotomuhabiri.com/cem-bakirci/