Ergenekon Ana Davası'nda örgüt üyesi olduğu gerekçesi ile tutuklu yargılana Zekeriya Öztürk, son günlerde gündemde olan Kürt açılımına değinerek, "PKK'nın Şubat 2007'de Kandil kongresinde aldığı kararları uyguluyorlar. Açılım dedikleri budur. Örgüte hangi Avrupa devletlerinin destek verdiği biliniyor. Devlet, şehit olan askerin annesine de dağda öldürülen teröristin annesine de bu ülkelere dava açma hakkına sahip olduğunu söylemelidir. Gerçek açılım budur" dedi.
Eşi Güler Kömürcü Öztürk'ün kendisini cezaevinde ziyareti sırasında kendisine tahliye açılımı yapması gerektiğini söylediğini belirten Zekeriya Öztürk, "Tahliye olabilmem için Kürtçe konuşmam mı lazım?" diye konuştu.
Kısa bir süre Kürtçe konuşan Zekeriya Öztürk, "Kürtçe konuşmam bazı kişileri mutlu edecektir ama tahliye olmak için asla Kürtçe konuşmayacağım. Türkiye'nin tek dili Türkçe'dir. Türkiye laiktir. Bunlar zorunluluktur. Kürt insanları benden farklı değildir" dedi.
BEN, O TELEFON KONUŞMASINI İSTİYORUM
Üst düzey yönetici olduğu gerekçesi ile tutuklu yargılanan emekli Tuğgeneral Veli Küçük, kendisinin değil Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin üzerine gidildiğini belirterek Ergenekon Davası'nın safsata olduğunu söyledi. Bu safsatanın ne olduğunu kundaktaki bebek dışında, herkesin anladığını belirten Veli Küçük, "Onlar da anladı da konuşamıyorlar, herkes biliyor. Ergenekon olsaydı ben bilirdim. Devlette bu kadar tecrübem, çalışmam var. Amerika'da organize edilmiş. Doğu Bey'in çok güzel dediği gibi Ergenekon Türk'ün başına örülmüş bir çoraptır" dedi.
Veli Küçük, evindeki kütüphanesinde asılı bulunan "Arkasında 40 köpek havlamayan kurt, kurt değildir" yazısını silip yerine "Arkasından 40 köpek havalamayan Türk, Atatürkçü değildir" yazısı asacağını söyledi.
Tutuksuz sanık, eski Milletvekili Emin Şirin'i tanıdığını ve çok sevdiğini belirten Veli Küçük, "Ergenekon operasyonu kapsamında gözaltına alındığımda merak edip aradı. Ne olduğunu sorduğumda Emin Şirin, 'Valla Paşam, bilmiyorum, örgüt diyorlar. Ergenekon diyorlar' dedi. Bunun üzerine, 'nasıl bir örgütmüş?' diye sordum. Ancak bu konuşma soruşturmayı yapan polis tarafından dosyama konulmadı. Ben o telefon konuşmasını istiyorum. 'Böyle bir telefon konuşması yok' demesinler. Bu görüşmeyi istiyorum" diye konuştu.
TANIMADIĞIM İNSANLARI SUÇLAMAK İSTEMİYORUM
Ergenekon ana davası ile birleştirilen Danıştay davasının sanıklarından İsmail Sağır ise avukatı gelmediği için savunma yapamadığını belirterek, "Neyle suçlanıyorum bilmiyorum. Avukatımla görüştükten sonra savunma yapacağım. Tanımadığım insanları suçlamak istemiyorum" dedi. Danıştay sanıklarından Tekin Irşi de 2006 yılından beri yani yaklaşık 4 yıldır tutuklu bulunduğunu söyleyerek 2010 yılına geliyoruz. Tahliyemi istiyorum" diye konuştu. VATAN