Piyasalarda bugün ABD Merkez Bankası (Fed) yarın ise Merkez Bankası (TCMB) faiz kararı ana gündem maddesi olarak izlenecek. Öncesinde ise bugün içeride mart ayı tüketici güven endeksi ve şubat ayı merkezi yönetim borç stoku verileri takip edilecek.

Hazine dün beş yıl vadeli sabit kuponlu tahvilin yeniden ihracı ve beş yıl vadeli kira sertifikası doğrudan satışı ile Mart ayı iç borçlanma programını tamamladı.

Hazine mart ayında, önemli bölümü iç piyasadan altın cinsi olmak üzere 126 milyar TL civarında borçlanma gerçekleştirdi. Martta 94,6 milyar TL iç borç servisine karşılık 87,1 milyar TL'si piyasadan 131,8 milyar TL iç borçlanma hedefleniyordu.

Hazine ayrıca geçen hafta altı yıl vadeli euro cinsi tahvil ihracını yüzde 6,125 getiriyle 2 milyar Eeuro borçlanma ile tamamladı.

REZERVLER DÜŞTÜ
Bankacıların hesaplamalarına göre, yerel seçim öncesi lokal döviz talebinin yüksek seyrettiği geçen hafta Merkez Bankası (TCMB) net rezervleri 1,2 milyar dolara civarında düşüş gösterdi.

TCMB'nin ihracat döviz alımları, ithalatçılara yaptığı döviz ödemeleri, kur korumalı mevduat (KKM) için yaptığı döviz ödemeleri ve kamuya satışları haftalık döviz alım-satımı olarak özetleniyor. Bu işlemler bir önceki hafta döviz rezervlerinde 8,5 milyar dolar düşüş yaratırken, geçen haftaki etki ise 5,.5 milyar dolar hesaplanıyor.

Dolar/TL'de son zirve haftabaşında 32,3920 ile görüldü. Ocak ayında yüzde 2,7, şubatta yüzde 2,9 kayıp yaşayan TL'nin yıl başından beri değer kaybı ise yüzde 8,8 seviyesinde. Piyasalarda yüksek seyreden lokal döviz ve altın talebi yakından izleniyor.

TCMB'NİN FAİZİ SABİT TUTMASI GENEL BEKLENTİ
Reuters anketine göre TCMB'nin mart ayında bir haftalık repo faizini yüzde 45'te sabit bırakması bekleniyor. Yüksek enflasyon ile birlikte yılsonundan önce faiz indirimi yapılacağı yönündeki beklentiler ötelenirken faiz artışı ihtimali ise beklentilere girdi.

Ankette yer alan soruya cevap veren 8 ekonomist yılın geri kalanında faiz artışı beklediğini, 4 ekonomist ise faiz artışı beklemediğini belirtti. Bir önceki ankette yılsonunda 500-750 baz puan arasında faiz indirimi bekleniyordu.

TCMB geçen ayki toplantıda, politika faizini mevcut yüzde 45 seviyesinde uzun bir dönem sabit tutabileceği mesajını vermişti. Banka enflasyon görünümünde "belirgin ve kalıcı" bir bozulma durumunda ise "para politikası duruşu sıkılaştırılacaktır" demişti.

TCMB geçen ayki bu açıklaması sonrası "ilave sıkılaşma" olarak da özetlediği TL likiditeyi sıkılaştıracak yeni zorunlu karşılık adımları attı, kredi büyüme sınırlamalarına gitti. Ticari krediler başta olmak üzere kredi maliyetlerini ve mevduat faizlerini yukarı taşıyan adımlara yöneldi.

Banka her ne kadar politika faizini uzun süre mevcut seviyede tutarak yıl sonu enflasyon tahminlerine ulaşacağını savunsa da aksini bekleyenlerin sayısı her geçen gün artıyor.

TEPAV tarafından dün yayımlanan raporda politika faizininin yüzde 50'ye yükseltilmesinin yanısıra verilere bağlı ilave sıkılaştırma mesajı da verilmesi gerektiğine dikkat çekildi.

ENFLASYON BEKLENTİSİNDE YUKARI YÖNLÜ REVİZE
Tahminleri aşan ve çekirdek göstergelerin yüksek seyrini koruduğunu gösteren şubat ayı enflasyon verilerinin ardından enflasyon beklentileri gittikçe TCMB'nin yüzde 36 düzeyinde olan yıl sonu tahmininden uzaklaşacak şekilde yukarı revize ediliyor. Bu nedenle TCMB'nin bu hafta faiz kararı ve PPK metninde vereceği mesajlar yakından izlenecek.

Merkez Bankası hafta sonunda kredi kartı nakit avans ve kredili mevduat hesapları (KMH) faizini haftasonu yüzde 5'e yükseltirken ayrıca TL mevduatın payını artırma amacıyla bankalara tüzel kişi TL mevduat payı için aylık artış hedefi getirdi. Ay başında bankalarla görüşen TCMB, TL uzlaşmalı vadeli döviz satımına da başladı. Stok dün itibarıyla yaklaşık 3,4 milyar dolara çıktı.

KÜRESEL PİYASALAR
Küresel piyasalarda ise günün ana gündem maddesi Fed'in para politikası toplantısı olacak. Fed'in ekonomik projeksiyonları ve Başkan Jerome Powell'ın açıklamaları izlenecek. Read full story

Geçen hafta beklentilerden daha güçlü gelen enflasyon verileri, yatırımcıların bu yılki faiz indirimlerine ilişkin tahminlerini daha da azaltmalarına yol açtı. Piyasalar bu yıl 73 baz puanlık faiz indirimini fiyatlıyorlar. Yılın başında yatırımcıların faiz indirimi beklentisi 150 baz puandı.