Eski Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı, TOBB ETÜ Öğretim Üyesi Abdüllatif Şener ile Başbakanlık Müşaviri, Özelleştirme İdaresi Eski Başkan Yardımcısı Kenan Işık'ın ''Türkiye'de Özelleştirme Uygulama ve Sonuçlarının Değerlendirilmesi'' konulu araştırmasında, temettü gelirlerinin cari harcamalar için mi, gelecek yıllara yük oluşturacak giderlerde tasarruf sağlamak için mi, yoksa gelecekte de kullanılacak olan yatırımlar için mi harcanmış olduğuna bağlı olarak, sonuçların farklılaşabileceği belirtildi. Özelleştirilen teşebbüslerin, özel sektöre devrinden sonra yıllık karlarının ne olduğunun, kaç yıllık karları karşılığında satılmış olduklarının tespiti için erken bir dönemde bulunulduğuna işaret edilen araştırmada, aynı şekilde kaçının gayrimenkul değeri için alındığı, kaçının faal halde olduğu, özelleştirmelerin yatırıma, üretime, ihracata ve istihdama ne kadar katkı sağladığı, kazanımların ne olduğu sorularının bugün değil ama yarın cevabı araştırılacak sorular olduğu ifade edildi.
ÜLKE EKONOMİSİNİN YABANCILAŞMASI
Araştırmaya göre üzerinde durulması gereken bir başka nokta, özelleştirmelerin de katkısı ile ülke ekonomisinin yabancılaşması ve sonuçları. Yakın zamana kadar 1 milyar doları bulmayan doğrudan yabancı yatırımların, 2006 yılında net 19 milyar dolara ulaştığı, Ekim 2007 itibariyle 14,3 milyar dolar olduğu hatırlatılan araştırmada, şöyle devam edildi: ''Bu yabancı yatırımlar içeride kazanıp sonra dışarıya kar transfer eden hizmet sektörlerine yönelmiştir. Telekomünikasyon, bankacılık, sigortacılık, enerji, ulaştırma, şans oyunları, gayrimenkul, perakende ticaret gibi sektörler bunlar arasında. Net kar transferleri cari açığı arttıran kalemlerden biri. 2002 yılında yalnızca 89 milyon dolar olan kar transferleri, 2007 yılında Ekim ayı itibariyle 1,5 milyar doları aştı ve hızla artmaktadır. Yapısal nedenlere bağlı olarak cari açık sorununa çözüm bulmakta zorluk çekilirken, bu sorunu derinleştirecek yeni bir yapısal unsur ortaya çıkmaktadır. Geleceğe yönelik olarak özelleştirme stratejisi, söz konusu sorundan bağımsız olarak belirlenmemeli.''
ÖZELLEŞTİRME UYGULAMALARI
Araştırmada, 1984-2007 döneminde yapılan özelleştirme uygulamaları satış tutarının yaklaşık 30 milyar dolar olduğu ve bunun yüzde 73'ünün 2003-2007 yılları arasında gerçekleştiği kaydedildi. Özelleştirme sürecinin başlangıcından beri geçen 23 yıllık dönemde satış, temettü ve diğer gelirlerden elde edilen toplam tutarın ise 34,9 milyar dolar milyar dolar olduğu, bu özelleştirme gelirlerinin yüzde 70,2'sinin yani 24,5 milyar dolarlık kısmının 2003-2007 dönemine ait olduğu belirtildi. Bu son dönemde ayrıca Devlet Hava Meydanları İşletmesi Genel Müdürlüğünce bazı hava alanlarının işletme haklarının özelleştirilmesiyle toplam 8,2 milyar dolar gelir sağlandığı kaydedilen araştırmada, aynı dönemde TMSF tarafından yapılan ve 14,5 milyar dolara ulaşan tahsilatın önemli bir kısmının borç ödemesi veya vergi olarak Hazine'ye aktarıldığı düşünülecek olursa, 59 ve 60. hükümetler döneminde kullanılan ek kaynağın oldukça önemli bir büyüklüğe ulaşmış olduğunun görüldüğü belirtildi.
ÖİB'NİN 8,2 MİLYAR DOLAR ALACAĞI VAR
Araştırmada, 1984-2007 döneminde toplam 10 milyar 39 milyon dolarlık geniş anlamda özelleştirme gideri yapıldığı, Hazine'ye 11 milyar 669 milyon dolar, diğer kurum ve kuruluşlara 8 milyar 510 milyon dolar aktarıldığı ifade edildi. Özelleştirme İdaresi Başkanlığı'nın halen özelleştirmelerden dolayı şirketlerden 8 milyar 244 milyon dolar alacağının bulunduğu da belirtildi. Eski Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdüllatif Şener özelleştirme ve yabancı sermayeyi araştırdı. Araştırmaya göre Yabancı sermayenin kar transferi cari açığı arttıran önemli kalemlerden biri haline geldi.