Hürriyet yazarı Abdulkadir Selvi, Türkiye'nin Suriye'nin doğusunda yürüttüğü Barış Pınar Harekatı'nı değerlendirdi.
Selvi, bugünkü "Rejimle görüşme ve Suriye’de yeni dengeler" başlıklı yazısında, "Barış Pınarı harekâtıyla bölgede dengeler değişti. Türkiye stratejik bir hamle yaptı. Yeni bir denklem oluştu." ifadelerini kullandı.
İŞTE O YAZI
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Merkel’le görüşürken “Terör örgütünü NATO’ya aldınız da bizim mi haberimiz yok” diye sormuş; Merkel, “Nein, nein” diye karşılık vermekle yetinmişti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan ve bakanların Barış Pınarı harekâtıyla ilgili olarak mevkidaşlarıyla yaptığı telefon görüşmelerinde benzer durumlar yaşanıyor. Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, Barış Pınarı harekâtıyla ilgili olarak görüştüğü yabancı mevkidaşlarına telefonda “Sizin ülkenize 700 havan topu düşse, 9 aylık bebek ölse ne yapardınız, ne hissederdiniz?” diye soruyor.
Peki, muhatabı olan bakanlar ne cevap veriyor? Hulusi Akar, bir bakana üç kez aynı soruyu sorduğu halde karşısında derin bir sessizlik oluyor. Akar bunun üzerine “Siz soruma cevap verecek misiniz? Vermeseniz de ilk karşılaşmamızda yine bu soruyu yönelteceğim” diyor. Barış Pınarı harekâtı başladığı günden bu yana PKK-
YPG tarafından sivillere yönelik 700 havan mermisi atıldı. Şimdiye kadar 20 sivil hayatını kaybetti, 162 kişi yaralandı.
Türkiye terör koridorunu kırmak için Barış Pınarı harekâtını başlattığında “Siviller ölmesin” diye kampanya yapanlar vardı ya, onlardan şu ana kadar ses çıkmadı. Sivil dersen Akçakaleli, Ceylanpınarlı, Nusaybinli, Kızıltepeli insanlar insan değil mi? “Türkiye PKK’yı etkisiz hale getirecek” diyemedikleri için “Türkiye Kürtleri öldürecek” diyenler; Akçakale’deki, Ceylanpınar’daki, Nusaybin’deki, Kızıltepe’deki Kürt, Kürt değil mi? Kürt olmak için PKK’lı mı olmak gerekiyor?