Tüm partilere gönderilen yedi başlık arasında "Cumhurbaşkanı'na hakaret" düzenlemesi, "dezenformasyon yasası", medya sahipliği, TRT, AA, RTÜK, Basın İlan Kurumu, basın kartları komisyonu ve dijital platformlarla ilgili maddeler bulunuyor.
14 Mayıs seçimlerine sayılı günler kala; Türkiye'nin önde gelen 14 gazetecisi, 3 Mayıs Dünya Basın Özgürlüğü Günü'nde yayımladıkları metinle, "basın özgürlüğünün güvence altına alınması ve çoğulcu bir medya ortamının sağlanması için" yapılmasını istedikleri yasal değişiklikler konusunda, seçilecek yeni hükûmete çağrı yaptı.
Aralarında Gökçer Tahincioğlu, Murat Yetkin, Fatih Portakal, İsmail Saymaz, Kadri Gürsel, Nevşin Mengü ve Ece Temelkuran'ın da olduğu isimlerin yaptığı çağrı, tüm partilere gönderilirken; metindeki başlıklar arasında, "Cumhurbaşkanı'na hakaret" düzenlemesi, gazeteci örgütlerinin ve muhalefetin "sansür yasası" olarak nitelendirdiği "dezenformasyon yasası", Radyo ve Televizyon Üst Kurulu'nun bağımsızlığı gibi konularla ilgili talepler yer aldı.
Türkiye Gazeteciler Sendikası yöneticisi Mustafa Kuleli, 3 Mayıs Dünya Basın Özgürlüğü Günü’nde yapılan bu çıkışın "tarihi önemi taşıdığını" belirterek, "Meslektaşlarımız elini taşın altına koyarak cumhuriyetimizin ikinci yüzyılında özgür bir medya ortamını kurmak için yasa yapıcılara düşen görevi hatırlatıyor. İnanıyorum ki demokrasimiz yeniden ayağa kalkacak ve bu çok değerli çaba karşılıksız kalmayacaktır" diye konuştu.
Uluslararası Basın Enstitüsü (IPI) Başkan Yardımcısı ve IPI Türkiye Ulusal Komitesi Başkanı Emre Kızılkaya da, "Türkiye’de nitelikli gazeteciliğin güçlendirilmesi için basın özgürlüğünü boğucu yasal düzenleme ve zihniyetin tarihe gömülmesi yetmez. Medya ekonomisi ve teknolojisinde adil şartların sağlanması da gerekiyor. Son 15-20 yılda bozulanı ortak akılla düzeltmek adına bu dayanışma ve çağrı çok değerli" dedi.
"2. yüzyılın medya reformuna çağrı" başlıklı metin şöyle:
Biz aşağıda imzası bulunanlar; basın özgürlüğünün güvence altına alınması ve çoğulcu bir medya ortamının sağlanması için, seçilecek yeni hükûmetten aşağıdaki düzenlemeleri hayata geçirmesini talep ediyoruz:
*Gazetecilere karşı ceza soruşturmasına gerekçe yapılan mevzuat, Anayasa Mahkemesi ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi içtihadı çerçevesinde değiştirilmelidir. Cumhurbaşkanına hakaret düzenlemesi ve “dezenformasyon yasası” diye adlandırılan sansür yasası kaldırılmalıdır.
*Haber ve yorum içeriği sağlayan medya şirketlerinin sahip ve ortaklarının, bu faaliyetlerini sürdürürken kamu ihalelerine katılması engellenmelidir. Medya şirketlerinin finansmanının şeffaf olması için gerekli tedbirler alınmalıdır.