Gül, ABD'nin terörle mücadele konusunda Türkiye'ye verdiği desteği değerlendirirken, "Böyle bir işbirliği olmasaydı da Türkiye, ne pahasına olursa olsun hakkını kullanacaktı. Türkiye, bu konuda çok kararlıydı. 'ABD işbirliği yapmıyor' diye oturacak hali yoktu. Maliyeti farklı olabilirdi. Türkiye, her şeyi göze almıştı. Önemli olan müttefikinizle iyi bir işbirliği yapabilmeniz. Karar verilmişti." dedi. Cumhurbaşkanı Gül, yeni anayasanın geniş katılımlı ve AB normlarına uygun olmasını isterken, Meclis'te hangi çoğunlukta kabul edilirse edilsin düzenlemeyi referanduma götürebileceğinin işaretini verdi: "Önemli yasalarda, halkın desteğinin bir kez daha teyit edilmesi gerektiğine inanıyorum." Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Çankaya Köşkü'ne çıktıktan sonra ilk kez bir canlı yayın programına katıldı. TRT'de Zafer Kiraz'ın sunduğu Zirveden Bakış programına konuk olan Gül, 5 gazetenin Ankara temsilcisinin sorularını cevapladı. Gül'ün gündeme ilişkin sorulara verdiği cevaplar özetle şöyle:
(Diyarbakır'daki patlamalarla ilgili) Terör kötü yüzünü bir kez daha gösterdi. Şehrin ortasında yaşanan olay, terörün çirkin yüzünü, gerçek yüzünü gösteriyor. Dünya bunu bir kez daha görecek ve teröre karşı müşterek hareket etmeye devam edecek. Teröre çok önemli darbe vurduğumuzu herkes biliyor. Türkiye'de bölücü terör bugün ortaya çıkmadı. Bu olaylar bir gecede bitmiyor. Önemli olan, bir devletin, halkıyla birlikte bir bütün olarak terörle mücadelede kararlılığı. İkincisi, terörün istismar edeceği ortamı ortadan kaldırmak. Silahlı mücadelenin yanında, sosyal ve ekonomik mücadelenin de yapılması gerekiyor. Daha önce birçok ekonomik ve sosyal tedbir alındı. Bölgede kararlılıkla uygulanıyor. Bunların neticelerini de Türkiye görmeye başladı. Terörün istismar edeceği topluluklar azalmaya başladı. İstanbul'da ve bazı illerimizdeki araç yakmalar bekleniyordu, önlemler de alındı. Çok sayıda tutuklama oldu. Bunun üstesinden gelinecek.
ABD, terörle mücadelede işbirliği yaptığımız bir ülke. Terör tırmanmaya başladığında işbirliği gecikti. ABD farkına vardı ki, bu konuda eksik yapıyorlar, yanlış yapıyorlar. Böyle bir işbirliği olmazsa Türkiye, ne pahasına olursa olsun hakkını kullanacaktı. Askerî planlama, askere bırakılmıştı. Bu kararlılık devam ederken, sadece silahlı mücadele ile terör örgütleri bitirilemiyor. Devletin bütün organları çok müthiş bir çalışma yaptı. Belki bazıları bunları görmek istemedi. Asker ve sivil hep birlikte çalıştık. Böyle bir çalışma söz konusu olmazsa Türkiye zaten başarılı olamaz.
2007 yılı Türkiye'de dolu dolu geçti. İç meselelerimizle uğraştık, enerjiyi içeriye sevk ettik. Yine de Türkiye meselelerini halletti, demokrasi olgunlaştı. 2008 hepimizi daha fazla meşgul edecek. AB yolunda siyasi reformlar bizi bekliyor. Türkiye, dış politika da sözü dinlenen bir güç ve çevresine istikrar yayan bir ülke olduğunu gösterdi. ABD ziyaretinde, sadece terör konusunu değil, bir çok konuyu ele alacağız. Orta Asya, Ortadoğu, Kafkasya ve enerji güvenliği ile ilgili konular var.
Bu arada programa katılacağı duyurulan Zaman Genel Yayın Müdürü Ekrem Dumanlı, Star Genel Yayın Yönetmeni Mustafa Karaalioğlu ve Sabah Genel Yayın Yönetmeni Ergun Babahan hava muhalefetine takıldı.
Anayasa geniş katılımlı AB normlarında olmalı
Türkiye'de yeni bir anayasa yapmak bu sene ortaya atılan bir konu değil. 1980'den sonra hep konuşulmuştur. Benim herkese tavsiyem, ne kadar geniş katılım, ne kadar polemiklerden uzak bir çalışma olursa o kadar iyi olur. Türkiye, AB ile müzakerelere başlamış bir ülke. Türkiye'nin normları belli. Anayasanın, AB normlarına, kriterlerini uygun olması gerekir. Kim yazar önemli değil yazılmış metin önemli. Metin, Türkiye'yi hangi hedefe taşıyacaktır? Usul bazen esasın önüne geçiyor. Ne kadar açık fikirli davranılırsa sonunda o kadar çok faydalı olur. Türkiye'nin bütün enerjisini buna bağlamaması gerekir. Henüz bana ulaşmış bir taslak söz konusu değil. Ulaştığında fikirlerimi söylerim.
Ankara, Zaman