"Önce lafa baktık, sonra da söyleyene... Aslında laf da boş diğeri de... Millî Görüş'ün 'Millî'si ile, Milli Piyango'nun 'milli'si arasındaki farkı dahi kavrayamayan BİR Parti Sözcüsü'ne söylenecek söz ancak şu olur: Bugün varsınız, yarın yoksunuz!
AKP Sözcüsü Hüseyin Çelik, önceki akşam TRT Haber kanalında katıldığı bir programda Millî Gazete'nin büyük yankı uyandıran 'Hadi Ordan' manşetine cevap vermeye çalıştı.
KALIN ÇİZGİLER VAR
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, partisinin 4. Olağan Kongresi'ndeki konuşmasında Menderes ve Özal'la birlikte Millî Görüş Lideri Prof. Dr. Necmettin Erbakan'ın da yolunda olduğunu söylemişti. Bunun üzerine Millî Gazete, 'Hadi Ordan!' manşeti ile Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve Millî Görüş Lideri Prof. Dr. Necmettin Erbakan'ın sergiledikleri siyasi duruş ve olaylara bakışı arasındaki farklılığı kalın çizgilerle gözler önüne sermişti.
Milli Gazete 'Hadi ordan' manşetinde, Başbakan Erdoğan'ın iktidar olduğu dönemdeki icraatlarını masaya yatırarak bunların ne kadar 'gayri milli' olduğunu ortaya koydu.
Hüseyin Çelik'in Milli Gazete'nin 'Hadi Oradan' manşetine cevap vermeye çalışırken, "Osmanlı da başka beyliklerin biraraya getirilmesiyle kurulmuş, aralarında birçok beyliği barındırmıştır, AKP'nin yapısı da buna benzer." biçimindeki sözleri komik ve garip olarak değerlendirildi.
BU CAMİADA BAHAR BİR ÇİÇEKLE BAŞLAR
Demirel'in dizinin dibinden sadece AKP'den milletvekili olabilmek için kalkan ve Prof. Dr. Necmettin Erbakan'ın yolundan geçmemiş sözcü Hüseyin Çelik'e "Hadi Ordan" manşeti gerçekten kazık bir soru oldu. Politik dünyasını hep 'çokluk hesabı' üzerine kurmuş bir politikacı acziyetine düşmesi bizi şaşırtmadı. Aldıkları oy oranının büyüklüğünü kendi büyüklüğüyle karıştıran Çelik'e, o koltuklara 7 kez oturup 8 kez giden babaları hatırlatmakta fayda var. Bu camiada, bahar bir çiçekle başlar... "Batıl'da zirve olmaktansa, hak davada zerre olmayı yeğlerim" diyen bu davanın liderinin yolunda olmak demagoji değil, yiğitlik ister.
EKONOMİ DERSLERİ
Kimin "Millî" olduğunun sırrı ekonomide...
Millî Gazete'nin "Hadi Ordan" manşetine cevap vermeye çalışan Hüseyin Çelik, aldıkları oy oranıyla "millîlik" arasında bağ kurmaya çalıştı. Ancak AKP'nin izlediği neoliberal ekonomi politikalarına bakılınca "millîlik" iddialarının geçersizliği görülüyor. AKP iktidarı döneminde yapılan ve ekonomik mantıktan ziyade "babalar gibi satmak" fikrine dayanan özelleştirmeler, AKP'nin ne ölçüde "millî" olduğunun kanıtı olarak ortada duruyor. AKP döneminde yapılan 35 milyar dolar tutarındaki özelleştirme, Türkiye'nin bir senelik faiz ödemesi olan 50 milyar liradan biraz fazla sadece.
HORTUMU AZINLIĞIN CEBİNDE TUTUYORLAR
Öte yandan faize her sene ortalama 50 milyar lira ödeyen hükümet, "hortumları kestik" demesine rağmen bankaların kârlarına kâr kattı. Son 5 senede faize 290 milyar lira ödendi ve bankaların aynı dönemdeki kazançları 100 milyar lira oldu. "Dışarıdan alıyoruz" gerekçesinin arkasına sığınılarak doğalgaza, elektriğe yapılan insafsız zamlarla vatandaş, daha da fakirleşirken, "milyonerler"in sayısı her sene artıyor. Halkın büyük bölümü kredi ve kredi kartlarına bağımlı ve muhtaç durumdayken, küçük bir azınlık zenginliklerine zenginlik katmaya devam ediyor.
OSMANLI DERSLERİ
AKP Osmanlı olamaz... Çünkü Osmanlı hiçbir zaman Haçlılarla ittifak yapmadı.
AKP Osmanlı olamaz... Çünkü Osmanlı, hiçbir zaman İsrail'in müttefiki olmadı. Önüne konan çil çil altınlara rağmen, parayla toprak satmadı.
AKP Osmanlı olamaz... Çünkü Osmanlı, hiçbir zaman Amerika ile stratejik ortak olmadı; hiçbir zaman Batı'dan medet ummadı.
AKP Osmanlı olamaz... Çünkü Osmanlı hiçbir zaman 1 Mart tezkeresini imzalayıp, limanları ve haavalanlarını ABD uçaklarına açıp Irak'ta olduğu gibi bir komşu müslüman ülkede 1.5 milyon Müslümanın katledilmesine yardım etmedi. Hatta, sadece Müslümanların değil, mazlum hiçbir halkın karşısında zalimin yanında saf tutmadı.
AKP Osmanlı olamaz... Çünkü Osmanlı 1911 yılında Libya'ya, İslam topraklarını korumak için girmiş, Trablusgarp savaşını yapmıştı. Tam 100 yıl sonra 2011 yılında aynı Libya'ya, AKP NATO gemileriyle, Haçlı askerleriyle girdi.
AKP Osmanlı olamaz... Çünkü Osmanlı dini değerler aşağılandığında, Hz. Peygambere hakaret edildiğinde milletin gazını almadı.
AKP Osmanlı olamaz... Avrupa'da dans edildiğinde Osmanlı padişahı bir mektupla ahlâksızlık diye o dansı yasaklattı. Siz AB uyum yasalarını hazırlayıp lezbiyenler, gayler ve eşcinsellerin dernek kurmasını sağladınız!
AKP Osmanlı olamaz... Osmanlı asla fuhşu, zinayı yasallaştırmadı, serbest bırakmadı.
AKP Osmanlı olamaz... Çünkü Osmanlı Avrupa'ya teslim olmak için değil, teslim almak için gitti. AB Bakanlığı kurup Avrupa Birliği'ne girmek için değil, İslam Birliği'ni kurmak için çalıştı.
AKP Osmanlı olamaz... Çünkü Osmanlı, düşmanını İslam coğrafyasında aramadı.
AKP Osmanlı olamaz... Çünkü Osmanlı kıtalara İslam'ı taşıdı. Siz Mısır'da, Tunus'ta laiklik tavsiyesinde bulundunuz.
Hüseyin Çelik'in tarihi bir yanılgısı da şudur. Osmanlı beyliklerin içinde en küçüğüydü. Lakin kendisini büyük gören nice beylik, o Osmanlı karşısında hezimete uğradı. Ve yine küçümsenen o beylik, 600 yıl huzur ve adalet ile yönetilen Yeni Bir Dünya'nın kurucusu oldu.
Osmanlı olan Erbakan... Bugün varsınız, oyunuzun yüzdesiyle konuşuyorsunuz ve "Bölmeyin" diyorsunuz, tıpkı bir zamanlar Demirel'in "Bölmeyin" dediği gibi... Ama yarın olmayacaksınız. Çünkü kendisine rol biçilenlerin, modellerin yarını olmaz! Demirel'lerin değil, Erbakan'ların yarını olur! Zira bu millet Batıcılığı mutlaka bir zaman sonra kusmuş, belli bir süre sonra yok etmiştir...
Siz olsanız olsanız Osmanlı'nın son döneminde yıkımı hızlandıran, İsrail kuruluş sürecini başlatan, Osmanlı'nın içerisindeki İTTİHAT VE TERAKKİ olabilirsiniz...
Kaynak : http://www.gazeteport.com.tr/haber/113854/huseyin-celiki-tokatladilar#ixzz28yIBWSYu