Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın uluslararası programlarında çevirmen olarak görev yapan Fatima Gülhan Kavakcı Abushanab, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu hakkında suç duyurusunda bulundu.
AVUKAT: MAHKUM EDİLECEĞİNE İNANIYORUZ
Abushanab’ın avukatı Sezgin Tunç, sosyal medya hesabından suç duyurusuyla ilgili “CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun sosyal medya hesabı üzerinden müvekkilimiz Fatıma Kavakcı'yı ifa ettiği kamu görevi nedeniyle hedef alarak nefret ve tehdit diliyle yaptığı saldırılara karşı Ankara Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunduk. Bir siyasi parti başkanı tarafından sırf kimliği nedeniyle müvekkilimize yapılan bu tehdidin kamuoyu nezdinde olduğu gibi hukuk düzeni nezdinde de mahkum edileceğine inanıyoruz” paylaşımını yaptı.
Avukat Tunç’un paylaştığı suç duyurusunda; tehdit, nefret ve ayrımcılık, görevi yaptırmamak için direnme, kamu görevlisine hakaret ve resen tespit edilecek suçların işlendiği ileri sürüldü.
Dilekçede, Fatima Gülhan Kavakcı Abushanab’ın uzun zamandır Cumhurbaşkanlığı bünyesinde uluslararası ilişkiler uzmanı ve danışman olarak görev yaptığı belirtildi. Dilekçede Abushanab’ın lisans ve yüksek lisans eğitimini yurt dışında tamamladığı ve farklı yerlerde araştırma asistanı olarak görev yaptığı kaydedildi.
Suç duyurusu dilekçesinde, Abushanab hakkında son zamanlarda aldığı kamusal görev ve faaliyetleri nedeniyle sistematik olarak kampanyalar yürütüldüğü, bu kapsamda çok sayıda nefret ve ayrımcılık söylemi içeren haber, sosyal medya paylaşımı ve yorumlarıyla kişilik haklarının ağır bir şekilde ihlal edildiği ifade edildi.
Dilekçede, “Bazı medya organlarında ve internet ortamında yer aldığı üzere şüpheli tarafından müvekkil hakkında suç niteliğinde ve kişilik haklarına saldırı oluşturan ifade ve beyanlarda bulunulmuştur” denildi.
KILIÇDAROĞLU NE DEMİŞTİ?
Dilekçede, Kılıçdaroğlu’nun 15 Temmuz 2022 tarihindeki açıklamalarına da yer verildi. Kılıçdaroğlu, o açıklamasında şunları söylemişti:
* “Sevgili Halkım, daha NATO’daki imzanın mürekkebi kurumadan Finlandiya ve İsveç'ten gelen skandal açıklamalar, Erdoğan’ın yine hiçbir şey alamadan imza attığını gösterdi. Şimdi de skandalın F-16 meselesinde devam ettiğini görüyoruz.
* Yatırımcılarından (sahiplerinden) biri olduğumuz F-35 savaş uçağı projesinden çıkartılmamız ve paramızı geri alamamamız yetmiyormuş gibi, yalvar yakar duruma düşürüldüğümüz F-16 uçaklarını nerede kullanıp nerede kullanamayacağımıza dair şartlar koymaya kalktığını görüyoruz.
* Erdoğan ne zaman diplomatik görüşmelerde çevirmen olarak yanına o hanım kızımızı aldıysa, ya milyonlarca kaçak sığınmacı ülkemize girdi ya da bedeli milletimize çok yüksek olan sözleşmelere imza attırdılar. Hep söyledim yine söyleyeceğim, Batı Erdoğan hakkında çok şey biliyor.
* Erdoğan ucuz propagandalar dışında elle tutulur hiçbir şeyi bu ülkeye kazandıracak durumda değildir. Öyle “dış güçler” demeyi falan bıraksınlar. Batı, Erdoğan rejimine düşman değildir. İddia ediyorum, Batı çok şey bildiği ve elinde tuttuğu bu tarz liderlere bayılır ve destekler.
“HANIM KIZIMIZDAN AÇIKLAMASINI TALEP EDECEĞİZ”
* Şimdi Erdoğan, sana ne yapman gerektiğini söyleyeyim. Çık ve de ki ‘Ben imza attım ama muhalefet bunun onaylanmasını parlamentoda engelleyecek, kendi grubumda da bu konuda kontrolüm tam değil.’
* Yeter ki Türkiye masaya yeniden otursun. Tek bir şartımız var. Bu sefer sadece çevirmen hanım kızımızı yanına alarak iş görmeye çalışma sakın, bırak bu işin ehli diplomatlar işlerini yapsınlar. F-35 ve S-400 konularında anlaşmadan da o masadan kimse kalkmasın.
* Buradan ABD'ye sesleniyorum. Bu konuda suçlu arayacaksanız, suçlusu biziz. Varsa bir sorununuz, bizimle halledin.
* Ayrıca çevirmen hanım kızımızdan, yüzbinlerce Afgan sığınmacının ülkemize gelmesine yol açan o toplantıda Biden ile neler konuşulduğunu seçimlerden sonra devletimize açıklamasını talep edeceğiz. Verilen her yetki, sorumluluğu ile birlikte gelir. Kendisi de bunu bilecek yaştadır.”