Kanaltürk'ün sahibi olan 'Koza İpek Medya Grubu' bu olaydan sonra bir basın açıklaması yayınlayarak, ulusal yayın yapma haklarının olduğuna dair Danıştay onaylı kesinleşmiş bir mahkeme kararlarının olduğunu ve RTÜK'ün aldığı kararın tekrar incelenmesine dair başvuru yapacaklarını ifade etti.
İpek Medya'dan yapılan açıklama şu şekilde:
Çeşitli basın yayın organlarında Kanaltürk logosu ile yayın yapmakta olan televizyon kanalımızın ulusal yayın lisansının RTÜK Üst Kurulu tarafından alınan bir kararla iptal edildiğine dair çıkan haberler üzerine aşağıdaki açıklamayı yapma zarureti hasıl olmuştur.
Kanaltürk logosu ile yayın hayatına devam eden kanalımızın ulusal yayın yapma hakkı mevcut olup buna dair kesinleşmiş mahkeme kararı mevcuttur.
Şöyle ki; Kanaltürk televizyonun 2008 Mayıs ayında Koza İpek Medya grubu tarafından satın alınması akabinde ve 03.03.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6112 sayılı Radyo Ve Televizyonların Kuruluş Ve Yayın Hizmetleri Hakkındaki kanun sonrasında değişen hukuki mevzuat gerekçeleri ile kurumumuzca Ankara 2. İdare Mahkemesinde ikame edilen davada verilen ve Kanaltürk logosu ile yayın yapan kanalımızın Ulusal Yayın Yapma hakkı olduğuna dair karar Danıştay incelemesinden de geçmek suretiyle 17.12.2013 tarihinde onanmış ve kesinleşmiştir.Bu bağlamda kanalımızın 6112 sayılı Radyo ve Televizyonların Kuruluş Ve Yayın Hizmetleri Hakkındaki kanun kapsamında kazanılmış hakkının mevcut olduğu aşikârdır.
Kesinleşen bu mahkeme kararı ile de açık olarak ortaya konulduğu üzere, 03.03.2011 tarihinde yapılan mevzuat değişiklikleri ile oluşan yeni hukuki durum ışığında,Ulusal Yayın Yapmakta olan kanalımızın yayınlarının durdurulması gibi bir durum sözkonusu değildir.
Yukarıda izah ettiğimiz yasal durum ışığında, RTÜK Üst Kurulu nezdinde ilgili kararın tekrar incelenmesi ve düzeltilmesine yönelik olarak başvurular yapılacak olup bu hatadan dönüleceğine dair inancımız tamdır. Aksi durumda, açıkça mahkeme kararı ile tanınmış bir hakkın uygulanmaması ve bu mahkeme kararının RTÜK tarafından tanınmaması gibi hukuksuz bir durum oluşacaktır.
Tabiki bu durumda da Radyo Televizyon Üst Kurulunun kurumsal olarak mali ve hukuki sorumluluğunun ve bu hatalı kararda imzası bulunan kişilerinde mali ve hukuki sorumluluğun doğacağından hiç şüphe yoktur.