Dedegil, , eskiden sigaraların çok uzun süre dayanmadığını, aynı elma ve armut gibi kurtlandığını anlattı. Şimdi ise içine kimyasal maddeler konulduğu için sigaraların uzun yıllar dayandığını ifade eden Dedegil, sigaranın zararlarından bahseden kişiler ve kurumların; sigaranın içinde aseton, zift, böcek ilacı, fare zehiri, naftalin gibi zararlı olabilecek kimyasal maddeler bulunduğunu iddia ettiklerini hatırlattı. Dedegil, şunları söyledi:

''Bu kimyasalları sigaranın içine niye koyuyorlar? Sigaralar kurtlanmasın, böceklenmesin diye. Sigara yapan insanlara, 'bunları niye koyuyorsun' diye sorduğunuzda, onlar da 'raf ömrü uzasın diye koyuyorum' diyecektir. Koyma... Koyma da bu kadar zararlı olmasın; raf ömrü de kısa olsun. Sigara, şu anda 5 liraya mı satılıyor, sen bunu 5,5 liraya sat; pastörize süt gibi bir ay kullanım süresi koy. Sigaranın içine hiç bir kimyasal madde koyma, üstüne de 'sigara öldürür' yazısı yerine, 'şu tarihe kadar tüketilmesi şarttır' yazısını koy. Zaten kişi tüketmese de kurtlandığını görecek ve o sigarayı atacaktır. Kurtlu elmayı, küflenmiş yoğurdu yiyor musun? Yemiyorsun...''

Alev Dedegil, ''Ben sigara içmeyeni koruyacağım'' deniliyorsa, bunun tedbirinin, sigarayı her yerde yasaklamaktan geçmeyebileceğini ifade etti. Çok ciddi yasakların sigara içilmesini engelleyemediğini belirten Dedegil, Almanya'da kapalı mekanlarda tekrar sigara içme salonları yapılacağını bildirdi. Sigara yasakları nedeniyle ticarethanelerin sıkıntı yaşadığını ifade eden Dedegil, ''Cenazesi olan bir adama, 'burada sigara içemezsiniz' sözünü nasıl diyebilirsiniz?'' dedi.

-''SİGARAYI BIRAKMAK HİÇ KOLAY DEĞİL''-

Komisyon Başkanı Dedegil, şunları kaydetti:

''Bir şeyin melanetinden toplumu ya da bireyleri korurken, devamlı, 'bunu yapmasın, gitsin' gibi yasakçı bir zihniyet takınıyoruz. Ama bunu yaparken, insanların psikolojik, biyolojik bağımlılıklarına hiç bakmıyoruz. Ben 13 aydır sigarayı bırakmış birisi olarak söylüyorum; sigarayı bırakmak hiç kolay bir şey değil. Bırakamayabilirdim de... Belki de hala bırakmadım, belki yarın gene başlayacağım. Bazı milletvekili arkadaşlarım 7 yıl sonra yeniden başladıklarını söylüyorlar.

Sigara zararlı ama sigara mümkün olduğu kadar az zararlı hale getirilebilir. Gene kapalı yerlerde içilmesin. 'Bu yasak kalksın' anlamında söylemiyorum, yasak devam etsin. Ama birtakım yerlere de 'burada organik sigara içmek serbesttir, onun dışında yasaktır' yazarsın. Yani çözüm için bir şey bulursun. Sigaranın bağımlılığından kurtulamayanlara bir geçiş sağla, 'bu adamın ne derdi var, niye bırakamıyor' diye bir bak. 'Ben içmiyorum, sevmem, zaten de çok kötü bir şeydir...' Evet doğru, ben 'iyi bir şeydir' diyor muyum? İçen de zararlı olduğunu kabul ediyor zaten.''

-''ORGANİK BİR SİGARA FABRİKASI AÇARDIM''-

''Riske atılacak bir servet sahibi olsaydım, organik bir sigara fabrikası açardım, bunu denerdim'' diyen Dedegil, bazı gıdalara raf ömrü uzasın diye kimyasallar konulduğunu söyledi. Alev Dedegil, ''Eskiden bir kilo elma alırdık, 3 gün içinde yerdik. Çünkü, yemezsek yumuşamaya, kurtlanmaya başlardı. Şimdi ise alıyorum elmayı, haftalarca dolapta duruyor; aynı sigara gibi'' dedi.

Alev Dedegil, ''Ailemden bir sürü insan yıllarca sigara içti. O zaman sigaralar farklıydı. Sigara içen dedemin yanağından kan damlardı ama sigara içtiğim zamanlarda, sigara beni öldürüyordu, çürüdüğümü hissediyordum. Sigara içtiğiniz zaman zehirlenmiş bir ten rengiyle dolaşıyorsunuz. Herşeyiniz son derece sağlıksız'' diye konuştu.

Sarma sigaraların çoğunun kimyasal madde içermediğini, organik olduğunu; o sigaraları içenlerin bu sigaralar için ''zararlı değildir'' dediğini kaydeden Dedegil, ''Bu sigaralar, kimyasal madde içermediği için sadece tütünün kendisinin bir zararı varsa, o. Ancak, bu zarar, kırmızı ette de var, et de kolesterolü artırıyor'' görüşünü ifade etti