“KAOS ORTAMINI YARGI YARATMIŞTIR"
Türkiye’deki son gelişmelere bakıldığında kaos ortamı ve belirsizliğin hakim olduğunun görüleceğini ifade eden Balbay, “Bizlere yöneltilen ‘kaos ortamı yaratma’ suçlamasını şu an Türkiye’de yargı yaratmıştır" diye konuştu. Bunun üzerine Mahkeme Başkanı Hasan Hüseyin Özese, “Yargı kaos ortamı yaratmaz. Görevini yapar" dedi.
“YARGI RAYINA DEĞİL KARAYA OTURDU"
“Türkiye’de insanların suçlu olup olmamasını geçtik nerede ve nasıl yargılanacağı tartışılıyor" diyerek Genelkurmay eski Başkanı İlker Başbuğ’un sivil mahkemede mi yoksa Yüce divanda mı yargılanması gerektiği tartışmalarına atıfta bulunan Balbay, gelişmiş ülkelerde ise bu konuların uzun zaman önce aşıldığını ifade etti. Hukukun ikiye bölündüğünü öne süren Balbay, “Bugün yüce meclis kilitlenmişse ana muhalefet partisinin 134 milletvekili meclisin dışına itilmeye çalışılıyorsa yargı rayına değil, karaya oturmuştur" diye konuştu.
"HAYALİM BİRGÜN SİLİVRİ CEZAEVİ’NİN HUKUK FAKÜLTESİ OLMASIDIR"
Silivri’de siyasi bir yargılama yapıldığını iddia ederek, Yassıada yargılamasındaki mahkeme başkanına bazı sanıkların ‘bizi haksız yargılıyorsunuz’ sözleri üzerine üzerine ‘Sizi buraya tıkan irade böyle istiyor’ dediğine dikkat çeken Balbay, “80 darbesinden sonra siyasilerin zorunlu olarak tutulduğu Zincirbozan bugün Çanakkale 18 Mart Üniversitesi tarafından hukuk fakültesi yapılmak isteniyor. Hayalim bir gün Silivri Cezaevi’nin hukuk fakültesi olmasıdır" ifadesini kullandı. Mahkeme Başkanı Özese Balbay’ın bu sözlerine “Biz burada vicdanımızla ve Anayasa’ya göre deliller ışığında yargılama yapıyoruz. Amacınızı aşan sözler söylemeyin. Buradaki yargılamanın Yassıada yargılamasıyla en ufak bir benzerliği yoktur. Kimseden talimat almıyoruz" diyerek tepki gösterdi Balbay ise, “Evet ufak değil çok büyük bir benzerlik var" dedi.
“MECLİS FİİLEN OLUŞMAMIŞTIR"
2011 Genel Seçimlerinde İzmir’de her iki seçmenden birisinin kendisine oy verdiğini ve meclise taşıdığını belirten Balbay, “Burada tutularak mecliste görev yapmam engelleniyor. Bu seçmenin takdiridir. Meclis fiilen eksik oluşuyor. Meclis fiilen oluşmamıştır demek bu. Çünkü eksik oluşma oluşmama demektir" şeklinde konuştu.
“BU DAVANIN İLK DÜĞMESİ YANLIŞ İLİKLENMİŞTİR"
Türkiye’de herkesin bir suç örgütüne dahil edilme korkusu yaşadığını savunan Balbay bir gömleğin ilk düğmesinin yanlış iliklenmesi halinde diğer düğmeleri doğru iliklense de ortaya düzgün bir şey çıkmayacaktır. Bu davanın ilk düğmesi yanlış iliklenmiştir. Mahkeme heyeti ve iddia makamı yargılama ile birlikte oluşan ortamı yeniden gözden geçirmelidir" dedi.
“BETON BENİM İRADEMDİR"
CHP milletvekillerinin kendini ziyareti ardından “Balbay beton ve nem kokuyordu" dediklerini söyleyen Balbay, “İçerdeki koşullar ortada. Beton benim irademdir, nem ise içimde yaşattığım bereketli toprakların kokusudur, umutlarımdır" ifadesini kullandı.
“FEZ-LEKE"
Ana muhalefet partisinin kendisini ifade etmesinin tehdit altında olduğunu savunan Balbay, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu hakkında fezleke hazırlanmasını da eleştirerek, fezlekeyi “fez-leke" olarak nitelendirdi.
“550 BİN OYU HİÇE SAYAMAZSINIZ"
Balbay gazeteci kimliği dışında yüklendiği siyaset ve milletvekili kimliğinin kullanmasının engellendiğini belirterek, “Millet iradesinin kullanılmasını istiyorum" dedi. Mahkeme Başkanı Özese ise bu sözler üzerine “Bu dava siyasi bir dava değildir. Önyargımız yok. Makul sürede davaları bitirmeye çalışıyoruz. Siz tutukluyken vekil seçildiniz. Vekilken tutuklanmadınız" demesi üzerine Balbay, “Milletin iradesinin üstünde bir irade yoktur. 550 bin oyu hiçe sayamazsınız" diye konuştu. Balbay’ın konuşmasını tamamlamasının ardından duruşma diğer tutuklu sanıkların beyanlarının alınmasıyla devam ediyor.