Para Politikası Kurulu, politika faizi olan bir hafta vadeli repo ihale faiz oranının yüzde 5.75'te sabit tutulmasına karar verdi. Kurul, gecelik faiz oranlarını borçlanmada yüzde 5 düzeyinde, borç vermede ise yüzde 11.5'te sabit tuttu.
      
Banka'dan yapılan açıklamada, son dönemde açıklanan verilerin, iç ve dış talep arasındaki dengelenmenin öngörüldüğü şekilde sürdüğünü teyit ettiği belirtildi. Yılın ilk çeyreğinde tüketim talebinde belirgin bir yavaşlama gözlenirken öncü verilerin ikinci çeyrek için ılımlı bir toparlanmaya işaret ettiği bildirildi. İhracatın istikrarlı artış eğilimini koruduğu, bu doğrultuda, cari işlemler açığının kademeli olarak azalmaya devam edeceğinin öngörüldüğü kaydedildi.

ZORUNLU KARŞILIKLARDA ARTIŞ

Merkez Bankası TL'nin zorunlu karşılıklarının döviz cinsinden tesisinde sınırlı artırımın uygun görüldüğünü de belirtti.

Banka zorunlu karşılıkların döviz cinsinden tutulacak miktar yüzde 40'dan yüzde 45'e çıkarıldığını açıklarken, beklentiler yeni oranın yüzde 50 seviyesinde olacağına yönelikti.

Merkez Bankası, zorunlu karşılıklardaki bu artışla piyasaya 2.8 milyar TL likidite sağlanacağını ifade etti ve rezervlerin 2.1 milyar dolar artacağını açıkladı. Zorunlu karşılıkların tesis döneminin 22 Haziran'da başlayacağı belirtildi.

Banka'dan karara ilişkin yapılan açıklamada, enflasyonun birinci çeyreğin sonuna kadar yüksek seyredeceği ifadesine de yer verildi.  

"MERKEZ BANKASINI ANLIYORLAR AMA AYNI FİKİRDE DEĞİLLER"

Morgan Stanley Bankasının baş ekonomisti Tevfik Aksoy, "Bu karardan sonra Türk Lirasının diğer kurlar karşısında güçlü duruşuna devam edeceğine inanıyoruz. Diğer yandan Merkez Bankası'nın hareket politikasına yönelik olarak, belirsizlik veya sürpriz veya beklentilerin katılaşmaması açısından, Merkez Bankası'nın istisnai günlerinin standartlaşmayacağını düşünüyoruz. İstisnai gün uygulamasından belirsizliğin devam edeceğini söyleyebilirim. Geçtiğimiz iki hafta yatırımcılarla bir araya geldim. Artık yabancı yatırımcılar Merkez Bankası'nın politikalarını anlıyor. Fakat anlamak başka, aynı fikirde olmak başka. Girdiğim toplantılarda 'anlıyoruz ama aynı fikirde değiliz' diyenler fazla. Tabi ki bu yatırımcılar Türkiye'ye gelmeye devam ediyor. Ama tedirginler. Bu durum uzun vadede farklı sonuçlar doğurabilir" dedi.HÜRRİYET