Önerinin yapılmasından bu yana 2 ay geçtiğini, AKP'nin, MHP'nin bu yöndeki her yaklaşımını, “kendisine tuzak kurulduğu” gibi, yakışıksız bir şekilde değerlendirdiğini ileri süren MHP Grup Başkanvekili Mehmet Şandır, “AKP, MHP'nin bu önerilerini adam gibi değerlendirseydi, Türk demokrasinin önündeki çok önemli bir sorun çözülmüş olurdu” diye konuştu.
Parti kapatma davasıyla ilgili gerekçeli kararının yayımlanmasından sonra, AKP'li yöneticilerin yaptıkları değerlendirmeleri eleştiren Şandır, “AKP'lileri, MHP'nin bu önerisi üzerinde çalışmaya davet ediyorum. Milleti aldatıp, kandırmaktan vazgeçsinler. Sorumluluklarının idrakinde, gerekeni yapsınlar” dedi.

AKP'Lİ ERGÜN'ÜN ÖNERİSİ

AKP Grup Başkanvekili Nihat Ergün'ün, “Anayasa Mahkemesinin yetkilerinin kısıtlanması konusunda TBMM Başkanı Köksal Toptan'ın harekete geçmesi” yönündeki önerisinin hatırlatılması üzerine de Şandır, şunları söyledi:
“Bu, bizim sorunumuz değil. Meclis Başkanı veya bir başkası... Biz, toplumun önüne o gün, gerekçeli kararın bu ağırlıkta çıkacağı ihtimaline karşın bir çözüm getirdik. Aslında, Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç'ın da bu yönde bir talebi var. Bu bir ihtiyaç. Siyaset kurumu görevini yapıp, Anayasa Mahkemesini, milletin iradesiyle çatır pozisyondan kurtarmalı. Ama AKP iktidarı, milleti aldatıp kandırmaktan, başka bir iş yapmıyor. Biz, onları görevlerini yapmaya davet ediyoruz. Bu konuda bir teklif hazırlamayı düşünmüyoruz. Çünkü, bizim sayımız buna yetmez. Bu iş, AKP'nin sorumluluğundadır.

AKP, böyle bir şey hazırlar getirirse, destekleriz. Türban değişikliğinde olduğu gibi, ortak bir öneride bulunmak gibi bir düşüncemiz yok. Biz olması gerekeni söyledik. AKP'nin tavrını görmemiz lazım. AKP, yine 'Bizi tuzağa düşürüyorlar' diye mi bakacak? Yoksa adam gibi meseleyi değerlendirip, milletin kendilerine verdiği görevin gereğini yerine mi getirecekler? Bunu göreceğiz. Topu, Meclis Başkanına atmanın ne anlamı var? Bize güvenip güvenmemek onların sorunu. Aslında AKP, millete tuzak kurmaktadır, kendi kendine tuzak kurmaktadır. Kapatılmak istenen ve suç örgütü olmakla suçlanan AKP'nin kendisidir. Sabıkasını temizleme sorumluluğu da kendisine aittir. AKP bugün, 'Cumhuriyete karşı suç örgütü olma' fiilinden sabıkalı bir partidir. Dolayısıyla topu taca atmak AKP aymazlığıdır.”

VURAL'DAN TEPKİ: TOPU TACA ATIYORLAR

MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural, Bahçeli’nin Anayasa Mahkemesi’nin görev ve yetkileriyle ilgili önerisi konusunda Meclis Başkanı’nın adım atmasını isteyen AKP Grup Başkanvekili Nihat Ergün’e “AKP topu taca atıyor” karşılığını verdi.

MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural, Anayasa Mahkemesi’nin Resmi Gazete’de yayımlanan AKP hakkındaki kapatma davasıyla ilgili gerekçeli kararını ANKA’ya değerlendirdi. Anayasa Mahkemesi’nin kararını değil, demokrasinin vazgeçilmez unsuru olan siyasi partilerin kapatılması konusunda normatif düzenlemeleri tartışmanın önemli olduğunu ifade eden Vural, “Yorsa bir mahkeme kararını, gerekçeli kararını değerlendirerek sonuç çıkarmak, bu konu üzerinden siyaset üretmek doğru bir yaklaşım değil. Bizim kanaatimize göre siyasi partiler hakkındaki kararı millet vermelidir.” dedi.

AKP’nin kapatılma davası iddianamesine bir ip gibi sarıldığını ve bunu siyasi rant aracı olarak kullandığını ifade eden Vural, “İddianameyi kendisine karşı hasmane bir tutumun eseri olarak görenler, gerekçeli kararı, kendisinin siyasi anlayışının kabulüne yönelik bir gerekçe olarak kullanıyor. Yargının bu kadar siyasallaştığı, siyasi istismarın yapıldığı yerde, toplumda bütün bu kararların hepsini tartışılır hale geliyor” diye konuştu. Vural, MHP olarak parti kapatılmalarını, ‘kurumlararası çatışma, mazlumiyet ve mağduriyet edebiyatı’na malzeme olmaktan çıkartmak istediklerini ifade etti.

“MHP’NİN SİCİLİ TERTEMİZDİR”

Vural, Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç’ın karşı oy yazısında kullandığı “başörtü sorunu tüm partiler tarafından dile getirilerek çözüm önerilirken bu söylem ve önerilerin bazı partiler için kapatılma sebebi sayılması bazıları içinse hiç sorun yaratmaması dikkat çekicidir” şeklindeki “MHP iması” olarak yorumlanan ifadeleri ise şöyle değerlendirdi:

“MHP, Cumhuriyetin kuruluş felsefesini savunmuş bir partidir. Bunu ispatlamıştır. Sicilleri bozuk olanlar sicillerine baksınlar, sicilimizde böyle bir bozukluk yok. Ne milletimizle ne devletimizle ne cumhuriyetimizle kavgalıyız. Buna yönelik bir değerlendirme varsa bu siyasi partinin kapatılmasına yol açan ifadeleri kullananların siyasi geçmişlerine bakmaları lazım. Bizim bu konuda siyasi sicilimiz tertemizdir. Başörtüsü konusunda samimi talebimizi ortaya koyduk, irademizi kullandık. Ama başörtüsünü ve dini inançlarımızı siyasi bir rant haline dönüştüren partilerle bizi mukayese etmesinler. Dini siyasete alet edenler, inançları hortumlayanlarla MHP’yi aynı kefeye kimse koymasınlar.”

“AKP TOPU TACA ATIYOR”

Vural, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin dün bir kez daha dile getirdiği Anayasa Mahkemesi’nin görev ve yetkileriyle ilgili anayasa değişikliği önerisine AKP Grup Başkanvekili Nihat Ergün’ün “Meclis Başkanı adım atsın” karşılığı vermesini de değerlendirdi. Vural, “AKP topu taca atıyor. AKP siyasetin normalleşmesi yerine kendi siyaseti için bir takım düşmanlar oluşturup, kurumlarla çatışarak gerilim ortamında siyaset yapmayı politika olarak benimsemiştir. Böyle bir konuyla ilgili kendi siyasi iradeleri yok mu? İradesiz mi? Meclis Başkanı zaten uzlaşma komisyonu girişiminde bulundu ancak kurulamadı. Elbette yine bulunabilir buna bir diyeceğimiz yok ancak AKP’ye sesleniyorum; senin fikrin yok mu? Ne düşünüyorsun? Varsa bir fikrin varsa bir tavrın söyle. Seni engellemek isteyen yok, anayasayı değiştirebilirsin. Mazeret üretme, önerini getir, olursa olur, olmazsa olmaz.”

“AKP AL BAŞÖRTÜSÜNÜ VER PARTİMİ DEMİŞTİR”

Vural, Anayasa Mahkemesi’nin türbanla ilgili anayasa değişikliğini iptal etmesini sağlayanın bizzat AKP olduğunu belirterek “AKP bunun iptal edilmesini istemiştir ve bütün stratejisini bunun üzerine kurmuştur. AKP ‘al başörtüsünü ver partimi’ demiştir. Anayasa Mahkemesi’nin başörtüsünü iptal etmesini sağlayan süreç, AKP’nin tetiklediği, arzu ettiği ve beklenti oluşturduğu bir süreçtir. EK 17’yi gündeme getirmeme sebebi de budur.” diye konuştu.