Melih Gökçek, CHP Ankara Milletvekili Aylin Nazlıaka'nın, Gezi Parkı eylemlerinde İstanbul'da TOMA'ya kollarını açarak direnen ve tazyikli suyu göğüsleyerek eylemin simgesi haline gelen Avustralyalı Kate Cullen'i taklit ettiğini öne sürdü. Ankara Büyükşehir Belediye Meclisi'nde kollarını iki yana açarak Nazlıaka'nın taklidini yapan Gökçek, "Sayın Nazlıaka çok iyi şov yapıyor.

Dozer önünde siyah pelerinli kadının yaptığı aynı hareketi yaptı" dedi. Nazlıaka'nın dozeri kullanan belediye işçisinden kimlik sorduğunu da hatırlatan Gökçek, personelini bir dahaki sefere Nazlıaka'ya, "Hadi bakalım hadi" demesi için tembihleyeceğini söyledi.

Gökçek, geçtiğimiz günlerde açıklama yaparak, şu an tartışma yaratan, ancak imar planı eski Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Murat Karayalçın zamanında yapılan yola karşı çıkmadıklarını açıklayan ODTÜ Rektörü Ahmet Acar'a ise teşekkür etti.

Ankara Büyükşehir Belediye Meclisi'nin bu akşam yapılan eylül ayı olağan toplantısı ODTÜ tartışmasına sahne oldu. Gökçek, toplantıda ODTÜ öğrencileri ve 100. Yıl Mahallesi sakinlerinin yol direnişine destek veren CHP milletvekillerini eleştirdi. Gökçek, şunlar kaydetti:

"O yol öyle de olsa böyle de olsa bitecek. Milletvekilleriniz, (CHP'li belediye meclisi üyelerine sesleniyor) anarşi olaylarına girip, arabalarımıza taş atmasın. Perşembe ve cuma günü televizyonda milletvekillerinizin taş atarken ki fotoğraflarını göstereceğim. Sayın Nazlıaka, çok iyi şov yapıyor.

Dozer önünde Gezi olaylarında siyah pelerinli kadının yaptığı aynı hareketi yaptı. (Gökçek, bu sırada kürsüden kollarını iki yana açarak Nazlıaka'nın taklidini yaptı.) Nazlıaka, dozeri kullanan belediye işçisinden kimlik soruyor. Sen kim oluyorsun ya? Orada işçi, 'Hadi yürü yoluna sen kimsin?' dese bitti gitti. Ben olsam öyle derdim. Gariban onu da diyemiyor.

Sen bir milletvekili olarak bizim çalışmamıza nası engel olursun? Bekçi misin, polis misin, savcı mısın kim oluyorsun sen? Kalkıp milletvekili titrini orada kullanamazsın. Arkadaşları tembih edeceğim bir daha geldiği zaman kendisine 'Hadi bakalım hadi' diyecekler. Herkes haddini bilecek.

Benim personelim öyle diyecek. O gün orada o çocuk terbiyesinden o cevabı vermemiş. Herkes haddini bilsin, bundan sonra milletvekillerinizi böyle ortamlara dökmeyin."

Milliyet