TEKİRDAĞ - Rüşvet alma suçundan tutuklanan Çorlu Vergi Dairesi Müdürü ve beraberindeki 4 sanığın yargılanmasına devam edildi. 6 saat süren duruşmanın sonunda 4 sanığın tutukluluk halinin devamına, bir sanığın ise tahliyesine karar verildi.

 
Çorlu Cumhuriyet Başsavcılığı'nın 21 Temmuz 2008 tarih ve 2008/141 nolu iddianamesiyle ilgili hakim karşısına çıkarılan aralarında Çorlu Vergi Dairesi Müdürü ile özel hastane sahiplerinin de bulunduğu 5 sanığın yargılanmasına Çorlu Ağır Ceza Mahkemesinde başlandı.
Çorlu Ağır Ceza Mahkemesi`nde görülen duruşmada özel hastanenin yönetim kurulu başkanı ve yardımcısı "rüşvet verme", iki Mali Müşavir "rüşvete aracılık etme", Vergi Dairesi Müdürü ise "rüşvet alma" suçlamaları ile hakim karşısına çıkarıldı. 45 dakika boyunca savunma yapan ve iddianameyi tamamen kabul etmediğini söyleyen Tekirdağ F Tipi Cezaevi`nde tutuklu bulunan Çorlu Vergi Dairesi Müdürü Murat Çetin A.; "25 bin YTL`lik çeki H.D.`den aldım. Kendisi bana bu çeki borç olarak verdi ve yılbaşından sonra
geri ödedim. Savcı bey, incelemeyi yazmamamdan ötürü rüşvet aldığımı iddia etmiş. Vedop`a düşmüş bir şey için benim inceleme yazmamam mümkün değildir. 2005 ve 2006 yılına ilişkin kayıtlarda Vedop`ta vardır ve Maliye Bakanı bundan haberdardır. Zaten Maliye Bakanlığı'nın bilgisi dahilindedir. Şifa Hastanesi tam tasdik kapsamında olan bir firmadır. Yeminli mali müşaviri olan firmadır. Bu firmalar kesinlikle Vergi Dairesi Müdürlüğünce incelenmez. Tamamen Tekirdağ Mal Müdürlüğü'nce inceleme kapsamında olan
firmalardır" dedi.
İletişimin dinlenmesi ve kayda alınması için dökümü bulunan telefon konuşmalarının sorulması üzerine Çetin A., şöyle konuştu: "Ben Vergi Dairesi ağzı ile Mali Müşavire konuşmuşumdur. Benim, 'bizim' diye kastettiğim şey Vergi Dairesi`dir. Ben orada şahsım adına meblağ istemem mümkün değildi. 'hayatta yapmam' sözü sadece devlete vergi toplamak için söylenmiş bir sözdür. Vergi zorla toplanan bir şeydir. Şahsım adına söylenmiş bir söz değildir. Bu konuşmaları ben yaptım. Ben devlet adına yapmıştım. Benim
konuşmalarım kaba olabilir ancak devlet adına yapılmış konuşmalardır. Kendi adıma menfaat temini yapmadım."
Vergi Dairesi Müdürü Murat Çetin A. kendisini şöyle savundu: "Çorlu`ya 2003 yılının Eylül ayında tayin edildim. 2003 yılı vergi gelirleri 100 milyon YTL, tahsilatı 50 milyon YTL`ydi. 2007 yılı sonu itibariyle vergi gelirleri 440 milyon YTL`ye çıktı. Tahsilat oranı da yüzde 80`dir. Benim burada pazarlık yapmadığım hiçbir mükellef yok. Bu olayda vergiyi bir an önce kasamıza koymak için çaba sarf etmem muhasebeci ve mükellef ilişkisi beni bu noktaya getirdi. Mağdurum tahliyemi talep ediyorum."
Ağır Ceza Mahkemesi'nde savunmasını yapan ve rüşvet verme suçundan tutuklu bulunan özel hastane sahibi C. Ö. ise, "H.D. benden 2008 yılının mali müşavirlik hizmetini istedi, başkanı olduğum şirketin mali müşavirlik hizmeti olarak yapacağım bu ödeme için 1,5 aylık çek önerdim, o da kabul etti. Şirketin çekini kesmek istedim, aldığı ücretin tamamına makbuz kesmediğini söyledi. Bu nedenle şahsi çekimi istedi. Ortağım D.M`ye sordum, o da müsaitse verebiliriz diye söyledi. Bunun üzerine Kasım 2007'nin
16'sında kendisini odama çağırdım. Saat 18:00 sıralarında çeki yazarak 25 bin YTL'lik çeki kendisine verdim" dedi.
Sanık olarak dinlenen Mali Müşavir H.D. ise savunmasında; kimseye rüşvet vermediğini söyledi. Böyle bir lüksü olmadığını anlatan H.D., şöyle konuştu: "Vergi Dairesi ile herhangi bir ihtilafım olmadı, borcumda yok. Vergi Dairesi Müdürü ile hiçbir nakit alışverişim olmadı alacağım ve borcumda yok. Vergi Dairesi Müdürü Murat Çetin A., beni arayarak yaptığı tespitleri aktardı. Mali Müşavirliği'ni yaptığım hastane kayıtlarında sahte fatura olduğunu söyledi. Bunun değerinin yaklaşık 6-7 milyon YTL olduğunu
söyleyince ben olayı ciddiye aldım. Koskoca Vergi Dairesi Müdürü beni telefonla arayıp ikaz ediyorsa ciddiye almak gerektiğini düşündüm. Bu durumu şirket yöneticileri ile paylaştım. Hep birlikte çeşitli toplantılar yaptık. Geriye yönelik yasal düzeltme yapılmasını istedik. Şirket yöneticileri C.Ö. ve D.M., böyle bir sahte evrakın olmaması gerektiğini bu şirketler ile ilgili fatura içeriği emtiaları satın aldıklarını, kullandıklarını, bedelini çekle ödediklerini söylediler. Vergi Dairesi Müdürü`nün ısrarlı
konuşması ve yapıcı önerileri doğrultusunda olayı bir kez daha gözden geçirip kendisine döneceğimiz şeklinde ifade kullanıldı. Bu olay bir süre askıda kaldı daha sonra D.M., beni büromdan arayarak hastaneye davet etti. Bana bir zarf teslim etti, Vergi Dairesi Müdürü`ne teslim edilmesini istedi. Ben bu ricayı yerine getirdim."
Kapalı zarf içinde çek olduğunu tahmin ettiğini anlatan
H.D., sözlerine şöyle devam etti: "Zarfın tanziminde hiçbir eylemim olmadı. Ben gittiğimde zarf hazırlanmıştı. Bu dileği yerine getirdim ve zarfı Vergi Dairesi Müdürüne teslim ettim. Maalesef bir nakliyecilik ayıbı yaptım. Yıllarca ekmeğini yediğim şirketin değerli yöneticisinin ricasını yerine getirdim. Benim konumumda kim olsa bunu yapardı."
Karar için bir süre ara veren mahkeme heyeti daha sonra kararını açıkladı. Mali Müşavirlerden N.K.`nın tahliyesine karar veren heyet, diğer sanıkların tutukluluk hallerinin devamına karar verdi. N.K.`nın pazartesi günü yeniden bir başka dosyadan tutuklu olarak hakim karşısına çıkacağı bu yüzden tutukluluk halinin sürdüğü bildirildi. Özel hastane sahiplerinin rüşvet vermesine ilişkin dava 20 Ekim 2008 tarihine ertelendi.