Günün Haberleri   |   Giriş sayfam yap   |   Favorilere ekle   |   Künye   |   İletişim   |   Sitene haber ekle


 
DOLAR
36,4865
EURO
38,2244
IMKB
9.602,000
ALTIN
3.448,940
 
Hava Durumu ANKARA
-8 / -2 C°
Değiştir
 
     
 
Medya Spot Google
 
 
 Ana Sayfa  Gündem   Ekonomi   Dünya   Yaşam   Medya   Spor   Magazin   Polis Adliye 
 
RAKAM OLARAK AZ, ORAN OLARAK ÇOK TÜKETİYORUZ
RAKAM OLARAK AZ, ORAN OLARAK ÇOK TÜKETİYORUZ
 
Avrupa Birliği'ne (AB) üye ülkelerle kıyaslandığında, 2005 yılı itibarıyla kişi başına gelir bakımından ''en fakir ülke'' konumunda olan Türkiye'nin, gelirine oranla ''hanelerin en fazla harcama yaptığı ülke'' olduğu ortaya çıktı
 
19.8.2006 - 15:45
Üretiminin yüzde 80,5'ini tüketen Türkiye'de, tüketim içinde hane halkı tüketiminin oranı ise yüzde 84,5'i buluyor. Ankara Ticaret Odasının (ATO) Avrupa Birliği İstatistik Ofisi (Eurostat) Milli Gelir İstatistikleri veri tabanından yararlanarak hazırladığı ''Tüketen Türkiye'' raporuna göre, Türkiye, gelirinin çok önemli bir kısmını tüketiği belirlendi. Satın alma gücü paritesi hesaplamalarına göre, Avrupa Birliği ortalamasının yüzde 31'i kadar kişi başına gelir yaratabilen Türkiye, ürettiği her 100 avronun 80,5'ini tüketime harcıyor. Oysa Avrupa'nın en zengin ülkesi Lüksemburg, ürettiği her 100 avronun 56,3 avrosunu harcadığı kaydedildi. AB'nin en zengin ikinci ülkesi olan İrlanda'da ise her 100 avronun 60,3 avronun tüketime gittiği kaydedildi. Tüketime Türkiye'den daha fazla pay ayıran 9 AB ülkesi bulunduğu hatırlatılan raporda, bunların İngiltere, Fransa, Kıbrıs Rum Kesimi, Yunanistan, Portekiz, Malta, Polonya, Litvanya ve Letonya olduğu belirtildi. Bu ülkelerin içinde tüketime en yüksek payı da yüzde 88,6 ile Malta'nın ayırdığı ifade edildi. HANELER ÇOK DEVLET AZ TÜKETİYOR Satın alma gücü paritesi hesaplamalarına göre Türkiye'de 2005 yılında kişi başına 5 bin 800 avroluk toplam tüketimin 4 bin 900 avrosunun haneler tarafından gerçekleştirildiği, IMF'ye verdiği taahhütler nedeniyle kemer sıkan devletin sadece 900 avro harcadığı, sağlık ve eğitim dahil tüm harcamaları kısan devletin, büyümeyi tüketimle sağlamaya çalışdığına işaret edilen raporda, şu bilgilere yer verildi: ''Yüksek tüketim oranlarına sahip ülkeler ile Türkiye karşılaştırıldığı, bu ülkelerin tüketimlerinde hane harcamaları yerine devlet harcamalarının daha yüksek pay aldığı görülüyor. Örneğin gayri safi yurtiçi hasıla içinde devlet tüketimi Fransa'da yüzde 23,7, Malta'da yüzde 22 iken Türkiye'de bu pay sadece yüzde 13,1. AB'ye üye ülkeler arasında hanelerin oransal olarak en az harcadıkları ülke İsveç. Bu ülkede, tüketilen her 100 avronun 61,9'u haneler tarafından harcanırken en zengin Lüksemburg'da her 100 avronun 67,3'ü, Yunanistan'da her 100 avronun 80,1'i haneler tarafından harcanıyor.'' RAKAM OLARAK AZ, ORAN OLARAK ÇOK TÜKETİYORUZ Türkiye, gelirine oranla çok tüketen bir ülke olmakla birlikte, rakam olarak 25 AB üyesi ile kıyaslandığında 5800 avro ile kişi başına tüketimin en düşük olduğu ülke olduğu bildirilen raporda, şöyle denildi: ''2005 yılı itibariyle AB ülkelerinde kişi başına gelir satınalma gücü paritesi ile 23 bin 500 avro, tüketim ise ortalama 18 bin 500 avro olarak gerçekleşti. Aynı dönemde Türkiye 7 bin 200 avro kişi başına gelire karşılık 5 bin 800 avro tüketti. Buna göre Türkiye, AB ortalamasının üçte biri kadar tüketti. Kişi başına yıllık tüketimin en fazla olduğu AB ülkesi 32 bin 700 euro ile Lüksemburg... 23 bin 600 euro ile İngiltere ikinci, 21 bin 700 euro ile Danimarka üçüncü sırada yer alıyor. EN ÇOK MİDEMİZE HARCIYORUZ Sabit fiyatlarla yapılan milli gelir hesaplamalarına göre 2005 yılında Türkiye'de hanelerin harcamaları içinde en yüksek payı ''gıda ve içki harcamaları'' aldı. Haneler her 100 YTL'nin üçte birini gıda ve içkiye ayırıyor. Gıda harcamalarından sonra ikinci sırada ''dayanıklı tüketim malları'' geliyor. Her 100 YTL'nin 22 YTL'si dayanıklı tüketim mallarına gidiyor. 2000 yılında özel nihai tüketim harcamaları içinde sabit fiyatlarla yüzde 20 pay alan dayanıklı mallar tüketimi, kriz yılında yüzde 15'e gerilemişti. Ekonomik krizle birlikte ödeme zorluğuna düşen haneler 2002 yılında temkinli davrandığı için pay değişmedi, ancak 2003 yılından itibaren artmaya başlayarak 2005 yılı sonunda rekor seviyeye ulaştı. Dayanıklı tüketim mallarının harcamalar içindeki payı 2001 yılından 2005 yılına kadar yüzde 89 oranında büyüyerek yüzde 22'ye yükseldi.2005 yılında sabit fiyatlarla yarı dayanıklı tüketim mallarına yüzde 16, enerji, ulaştırma ve haberleşme grubu harcamalarına yüzde 11, çeşitli hizmetlere yüzde 10 ve konut sahipliğine yüzde 7 pay ayırdık.'' KRİZ ÖNCESİ TÜKETİM ARTIYOR Zengin ülkelerde hanelerin tüketimleri yıllar içinde azalırken, Türkiye'de kriz yılları öncesinde hanelerin tüketiminin arttığı saptanırkan, buna bir de örnek verilen raporda, 1996 yılında Lüksemburg'da hane tüketimlerinin gayri safi yurtiçi hasıla içindeki payı yüzde 42 iken, bu oranın 2005 yılında yüzde 37,8'e gerilediği kaydedildi. Buna karşılık Türkiye?de büyümenin ithalat ve özel nihai tüketime dayanması sonucu, ülkenin büyüdüğü dönemlerde hane tüketimlerinin gayri safi yurtiçi hasıladan aldıkları payların arttığı, kriz yıllarında en yüksek noktaya ulaştığı, kriz sonrası ise düşüşe geçtiği belirlendi. Türkiye'nin 1994 krizine gayri safi yurtiçi hasıla içinde yüzde 70 oranında hane tüketimiyle yakalandığı, 1996 yılında yüzde 67,3'e gerileyen bu oranın 2000 yılında yüzde 71,5'e, 2001 yılında da yüzde 72'ye yükseldiği vurgulandı. 2002 yılında tekrar yüzde 66,4'e düşen oran, sonra yeniden artmaya başlayarak 2005 yılında yüzde 67,4'e çıktığı belirtildi. ATO BAŞKANI AYGÜN Diğer yandan, ATO Başkanı Sinan Aygün, rapora ilişkin değerlendirmede bulunarak, Türkiye'nin hem Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Teşkilatının (OECD) hem de AB'nin en fakir ülkesi olduğunu söyledi. 1978 yılından bu yana ''OECD'nin en fakir ülkesi'' konumunda bulunduğunu belirten Aygün, ''1978 yılına kadar OECD'nin en fakir ülkesi Kore idi. Savunmasına katkıda bulunmak için 1950 yılında asker gönderdiğimiz Kore'nin geliri bugün Türkiye'nin 2,6 katına ulaştı'' dedi. Ülkemizde hane tüketiminin gelire göre çok yüksek olduğunu kaydeden Aygün, Türkiye'nin Avrupa'nın ve OECD'nin en fakir ülkesi konumundan kurtulabilmesi için daha fazla tasarruf etmesi ve bunu yatırıma dönüştürmesi gerektiğini vurguladı. ''Türkiye tasarruf edemediği için büyüyemiyor'' diyen Aygün, halkın büyük çoğunluğunun gelir düzeyinin düşük olduğunu, bu nedenle tasarruf imkanı bulunmadığını, devletin de ağır borç yükü nedeniyle yatırımları kıstığını söyledi.


Arkadaşına Gönder   Yazdır   Önceki sayfa   Sayfa başına git  
  Toplam yorum 0   Onay bekleyen 0  


Yorumunuz editörlerimiz tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.
 

Bu haber henüz yorumlanmamış...

  Bu kategorideki diğer haberler


İHRACATTA EN UCUZ 5. ÜLKEYİZ

MALİYE BAKANLIĞI EV SAFARİSİNE ÇIKIYOR

İRAN'LA GAZ ANLAŞMASI TAMAM
»  UNAKITAN'IN TAVUKÇU OĞLUNA ELEKTRİK TORPİLİ
»  KREDİ İLE EV ALANMARA MALİYE KISKACI
»  EMEKLİYE SADAKA ZAMMI
»  BOMONTİ BİRA FABRİKASINA EN YÜKSEK TEKLİF GLOBAL'DEN
»  PETROL'ÜN VARİLİ 2010'DA 48 DOLAR'A DÜŞECEK
»   ENERJİ BAKANI ÇARK ETTİ!
»  BÜTÇE, TEMMUZ'DA 2 MİLYAR YTL AÇIK VERDİ
»  İRAN DOĞAL GAZI'NDA ANLAŞMA SAĞLANAMADI
»  FATURA ŞOKU YAŞAMAYIN!
»  KİMLİK NUMARASI 1 KASIM'DA VERGİ NUMARASI OLUYOR
»  BENZİN, ÜÇ YTL'NİN ALTINA İNDİ
»  AKARYAKIT FİYATLARINDA İNDİRİM
»  EMEKLİLER HÜKÜMETİ EKİMDE SALLAYACAK
»  "UZANLARI HEP KORUDUK"
»  TOPLU GÖRÜŞMELER KRİZLE BAŞLADI
»  ELEKTRİĞE İKİ KOLDAN ZAM
»  MEMUR PAZARLIK MASASINDI
»  BABACAN'DAN 'SÜPER BAŞKAN' PROJESİ!
»  DİKKAT! DOĞALGAZ'A HER AY ZAM VAR
»  481 BİN KİŞİ KARA LİSTEDE!
»  164 BİN GEÇİCİ İŞÇİYE KADRO YOLU AÇILIYOR
 
  ÇOK OKUNANLAR
  YAZARLAR

 
EMİN VAROL
 
GAZETEC? ACI S?YLER !

 
Ercan Deva
 
Hatalar Zinciri ve Ortak Akıl

 
MURAT ŞAHİN
 
Matematik Ucuzlugu

 
Cahit Saraçoğlu
 
100 Milyar Liralık Destek Alacaklar
  ÇOK YORUMLANANLAR
  ANKET
Ekrem İmamoğlu CHP Genel Başkanı Olmalı mı?
Evet
Hayır
İlgilenmiyorum
 Sonuçları göster   
 
 
RSS

Add to Google
Medya Spot'ta yayınlanan her türlü yazı ve haber kaynak belirtilmeden kullanılamaz.  Sayfalarımızda kaynak belirtilerek yayınlanan haberler ilgili kaynağa aittir ve bu haberlerin kopyalanması durumunda, tüm sorumluluk kopyalayan kişi / kuruma ait olacaktır. Başka kaynak veya gazeteden alıntı yazarlar ve site yazarlarına ait yazılardan dolayı Medya Spot sorumlu tutulamaz.