Erciyes Üniversitesi ile Kayseri Gazeteciler Cemiyeti'nin işbirliği ile "Yerel Medyanın Sorunları ve Çözüm Önerileri" konulu panelde konuşan RTÜK Başkanı Akman, burada yaptığı konuşmada, kurumun işleyişi ve projeleri hakkında bilgiler verdi. Konuşmasında yerel ve yaygın medyanın günümüzde birçok problemle boğuştuğunu belirten Akman, yerel yayıncılığı geliştirmek amacıyla projeler ürettiklerini söyledi.
Öncelikle şehirdeki radyo televizyon yayıncılığını sağlıklı bir zemine oturtmayı planladıklarını ifade eden Akman, günümüzde Türkiye'nin birçok şehrinde gereğinden fazla radyo ve televizyon kanalı varken, 19 şehirde hiçbir yerel televizyon kanalının bulunmadığını dile getirdi. Söz konusu şehirlerde mahalli yayın yapacak televizyon kanalı oluşturma girişimlerine başladıklarını anlatan Akman, böylece yerel televizyonu olmayan il kalmayacağını kaydetti.
Mecliste görüşmeleri başlayan RTÜK yasasına da değinen Zahid Akman, bugüne kadar yasaklayıcı değil, düzenleyici bir yaklaşımı prensip edindiklerini belirterek, "Etkin ve adil bir çalışma için şu anda yasamızda oluşan boşluk ve aksaklıkların giderilmesi noktasında yeni bir yasal düzenleme talep ediyoruz" dedi.
Akman şunları söyledi: "Sektörümüzün bugünkü en önemli problemi hukuki altyapın yetersizliğidir. Mevcut yasalarımız bugünkü yapılaşmayı karşılayacak düzeyde değildir. İçinde bulunduğumuz bugünlerde kanunu revize ederek hükümete arz edeceğiz. Özellikli bu yasada frekansların yayın kuruluşlarına tahsis edilmesi sorunu başta olmak üzere, yayın izlenme oranları, dijital karasal yayına geçiş, ceza ve müeyyidelerin etkinliğinin artırılması gibi problemlerin çözüleceğine inanıyoruz. Siyasilerden bize destek vermeleri bekliyoruz. Bu hazırlandıktan sonra strajejik plan hazırlanarak Türkiye'deki basın kuruluşlarının bir profilini çizeceğiz. Bugün bir televizyonu reklamla finanse edebilecek bir şehirde 5 tane yerel televizyon kanalı bulunduğunu görmekteyiz. Ardından o insanlardan hukuk çerçevesinde kalma zorunluluğu getirmesini istemek çelişkidir. O insanların içinde bulunduğu sorunları görmeyerek adeta kanunun verdiği gücü kullanarak düzen istemektir. Televizyonların tek gelir kaynağı reklam gelirleri ise, o gelirin paylaşımında da adaleti sağlayacak şekilde bir bölgede gayri safi milli hasıla dağılımı göz önüne alınarak yayın kuruluş sayısı belirlenmelidir. Stratejik medya planı burada çok önem kazanmaktadır. Bu plan sonrasında gerekli düzenlemeler yapılacak. Yayıncıların hukuksal ve yerel bazda sağlıklı ekonomik imkanlara kavuşabileceği altyapının oluşturulması zorunluluğu vardır. Hukuki altyapı için yasanın çıkması, finans sorunu içinde yayın sayısının belirlenmesi çalışması yapılması zorunluluk haline gelmiştir