Sarkozy'nin, ''çeşitlilikten'' sorumlu danışmanı Dahmane, basına yaptığı açıklamada, işten çıkartılmasıyla, ''tekrar özgürlüğüne kavuştuğunu'' belirterek, ''Müslümanların bu ülkede onurlu bir şekilde yaşaması için yaptığım mücadeleye özgür bir şekilde devam edeceğim'' dedi.
Sarkozy'nin işten kovulan danışmanı, geçen hafta Paris camisinde yaptığı bir konuşmada, ''Laiklik ve İslam'' tartışmasını gündeme getiren iktidar partisi sözcüsü Jean-Francois Cope için ''bu ülkedeki Müslümanların başbelesı'' ifadesini kullanmıştı.
Kovulan danışman, iktidar partisi içinde, aşırı sağcıların giderek arttığını belirterek, ''İslam-laiklik'' tartışmasını savunanları ''Neo Nazi'' olarak nitelemişti.
Dahmane, iktidar partisinin 2005 yılında göçten sorumlu ulusal sekreteri olarak görev yapmış ve 2007 seçimleri öncesinde Sarkozy'nin politikalarını sorunlu banliyölerde tanıtma görevini üstlenmişti.
İktidardaki Halk Hareketi Birliği (UMP), geçen ay yaptığı açıklamada, gelecek yıl düzenlenecek cumhurbaşkanlığı seçimleri öncesinde, ülkedeki Müslümanlar arasında İslamın rolü ve Fransız laikliğine saygı konusunu tartışmaya açmak istediğini bildirmişti.
UMP Genel Sekreteri Jean-Francois Cope, ''camilerin inşası ve finansmanı, sokaklarda cuma namazının kılınması, imamların eğitimi gibi konuların, bu tartışmanın içinde yer alacağını'' söylemişti.
Ülke genelinde bu tartışmayı nisan ayı başında başlatmak istediklerini ifade eden Cope, ''Bu tartışma, dini ibadetleri yerine getirirken, laik cumhuriyetimizin ilkelerine nasıl uyum gösterileceği sorununa da açıklık getirmeye çalışacak'' diye konuşmuştu.
Fransa'da aşırı sağın bu konuyu istismar etmesinden endişe eden UMP milletvekilleri, Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkzoy'ye, bu tartışmayı daha önce kendilerinin başlatmasının daha yararlı olacağı konusunda tavsiyelerde bulunmuştu.
Fransa, 2004 yılında orta dereceli okullarda dini simge ve objelerle girilmesini kanun çıkartarak yasaklamıştı. Son olarak 2010 yılı sonunda, kamuya açık ve kapalı yerlerde yüzü tamamen örten giysilerle dolaşılmasına yasak getirilmişti.
Fransa'da 1905 yılında kabul edilen yasa, din ve devlet işlerinin birbirinden tamamen ayrılmasını öngörüyor.
Okullardaki kantinlerde helal et dağıtımı, yüzme ve beden derslerine katılım, cuma günleri sokaklarda namaz kılınması, yüksek minareli camilerin inşaatı ve minarelerden ezan okunması gibi konular, Fransa'da tartışılan konular arasında yer alıyor.
Fransa'da sivil toplum örgütleri, Müslüman dernekleri, bu tartışmaların siyaset malzemesi haline getirilmesinin, ülkedeki Müslümanlara yönelik ayrımcılığı ve düşmanlığı körükleyeceği düşüncesinde.
Siyasi gözlemciler, aşırı sağın yeni lideri Marine Le Pen'in, bu konuyu gelecek seçim kampanyasında kullanmasından endişe duyan iktidar partisinin, daha önce hareket geçip inisiyatifi elinde tutmayı planladığı görüşünde.
Fransa'da çoğu Kuzey Afrikalı 6 milyon civarında Müslüman yaşıyor.12 mart 2011/zaman