Sızan bilgilere göre, AKP'nin Anayasa Mahkemesi’ne vereceği ön savunma hazırmış. Peki bu herkesin merakla beklediği demokrasi manifestosu gibi savunmada neler var?
Başbakan'ın da okuduğu metinde iddianame için, "Kasıtlı yazılardan cımbızlanmış, çarpıtılmış haberlerden özensizce yapılmış" deniliyor

 YARGITAY Başsavcısı'nın açtığı kapatma davası için AKP'de, dönüm haftası başlıyor. Artık söz savunmada. Bakan, yönetici 6 önemli hukukçu ismin hazırladığı savunma metninin ana stratejisi ise delilleri çürütmek.

Metinde yer alan ifadeler

"TEKZİP, dava, mahkeme kararları dikkate alınmadan, tartışma CD'lerine bakmadan, günlük bir gazetenin çarpıtılmış haberleri delil hanesine konup klasör doldurulmuş."

Kritik davada söz savunmada

YARGITAY Cumhuriyet Başsavcısı Abdurrahman Yalçınkaya’nın 14 Mart’ta Anayasa Mahkemesi’ne sunduğu AKP’nin temelli kapatılması ve Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ile Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın da aralarında bulunduğu 71 kişiye siyasi yasak getirilmesi istemlerinin yer aldığı iddianamenin savunması için son hafta başladı. Gözler hem AKP’ye hem Anayasa Mahkemesi’ne hem de Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’na odaklandı.

Anayasa Mahkemesi de, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın iddianamesini 31 Mart’ta kabul etmişti. Kabul kararıyla birlikte iddianame hiç bekletilmeden AKP’ye gönderildi. Bu çerçevede AKP’nin savunmasını önümüzdeki bir hafta içinde Anayasa Mahkemesi’ne sunması gerekiyor. Başbakan Erdoğan, Anayasa Mahkemesi’ne verilecek savunma için ek süre talebinde bulunulmayacağını açıklamıştı.

Deliller çürütülecek

AKP’nin savunma metnini, partinin önemli isimleri olan ve hukukçu kimlikleriyle öne çıkan Cemil Çiçek, Bülent Arınç, Burhan Kuzu, Ahmet İyimaya, Dengir Mir Mehmet Fırat ve Sadullah Ergin hazırladı. Bir taraftan milletvekillerinin nabzını yoklayan Erdoğan’ın diğer taraftan da bu hafta sonu ve önümüzdeki hafta başında savunmada son rötuşları yapacağı belirtiliyor. Ayrıntılı bir metin hazırlayan AKP’nin savunmanın başlığında “Genel olarak iddianamenin yaklaşım yanlışlıkları...” ifadelerine yer veriliyor.

“İddianame baştan sona okunduğunda ilk göze çarpan husus çok özensiz ve düzensiz bir şekilde kaleme alınmış olmasıdır” ifadeleri ile başlayan savunma metninde şu ifadelere yer veriliyor.

“Gerçekten yüzde 70’i Cumhuriyet Gazetesi esas alınarak, kalan bölümleri de yine değişik gazete kupürlerine dayanılarak hazırlanmıştır. Yapılan tekzipler, açılan davalar, mahkeme kararları hiç dikkate alınmadan, televizyon programlarında yapılan tartışmaların CD’lerine doğrudan bakma zahmetine katlanmadan günlük bir gazetede çoğu kez çarpıtılarak verilmiş haberlerin ve köşe yazarlarının kasıtlı yazılarını ‘makaslama’ ve ‘cımbızlama’ yöntemleriyle delil hanesine koyup, ‘klasörleri dolduran deliller’ görüntüsünü vererek iddianame kaleme alınmıştır.”

‘Hukuk ve demokrasi’ vurgusuna yer verilen savunmada, AKP’nin delilleri çürütme yolu izleyeceği belirtiliyor. Başsavcının iddialarını tek tek hukuken çürütmeye yönelik tezlere yer verildiği öğrenilen AKP’nin savunmasında, Başsavcının siyasi yasak istediği 71 kişinin dava açılmadan önceki sicillerinin ön plana çıkacağı belirtiliyor. Savunmada 71 kişinin konuşmaları nedeniyle suçlandıklarına dikkat çekilerek, bu konuşmaların hiçbirisinin suç olmadığı, bundan dolayı cezalandırılmadıkları kanıt olarak sunulacak. Bu çerçevede 71 kişinin sabıka kaydının da parti yönetimi tarafından istendiği bunların da savunma dosyasına delil olarak ekleneceği ifade ediliyor.

“Şiddet içermiyor” kozu

AKP’nin savunması uluslararası anlaşmaların yasaların da üzerinde olduğu belirtilen Anayasa’nın 90’ıncı maddesine dayandırılacağı belirtiliyor. Sadece şiddet ve terör çağrısı yapan partilerin kapatılmasını öngören Avrupa Komisyonu ilkelerinin Türkiye tarafından kabul edildiği de savundama yer alacak. İddianamede delil olarak gösterilen olayların şiddet içermediğinin altını çizecek olan AKP, ayrıca kendi dönemlerinde İmam Hatip Lisesi açılmamasını da deliller arasında sayacak.

AKP’nin savunmasını sunmasının ardından gözler yeniden Başsavcılığa odaklanacak. AKP’nin savunması Başsavcılığa gönderilecek ve Yalçınkaya savunmada yer alan bilgileri inceleyerek mütalaa hazırlıklarını tamamlayacak. Başsavcı mütalaasını, AKP’nin savunmasını aldıktan bir ay sonra Anayasa Mahkemesi’ne sunacak.