Hürriyet gazetesi yazarı Abdülkadir Selvi, Binali Yıldırım’ın AKP Genel Başkanlığı’na getirilmesiyle kurulan 65. Hükümet’in yol haritasına ilişkin ipuçları verdi. Terörle mücadelenin sürdürülmesi nedeniyle yeni bir çözüm sürecinin ağza dahi alınmayacağını değinen Selvi, ekonomide ise yatırımların önünün açılması kararının alındığını belirtti. Selvi, Avrupa Birliği’nin Terörle Mücadele Yasası’nda değişiklik yapılmasını istemesi nedeniyle AB ile ilişkilerin rölantiye alınacağını ifade etti.
Abdülkadir Selvi’nin bugün (26 Mayıs 2016) yayımlanan “Yeni dönemin yol haritası” başlıklı yazısı şöyle:
Başbakan Binali Yıldırım, kongreden sonraki ilk MKYK toplantısını şu sözlerle açıyor:
“Cumhurbaşkanımız bizim liderimiz. Biz Recep Tayyip Erdoğan’ın partisiyiz. Bu hareketin bir lideri var ve bu lider başımızda. Liderimizle yürümek lazım. Fiili durum bu.”
Binali Bey, sözünü burada bitirmiyor. “Bizim misyonumuz bu fiili durumu yasal hale getirmektir” diyor.
Başbakan grup toplantısında, “Sayın Cumhurbaşkanım. Yolun yolumuz, davan davamız, sevdan sevdamız olacaktır” diye seslenmişti.
Yeni hükümetin programında başkanlık sistemi önemli bir yer tutuyor:
“Yeni Anayasa, Başkanlık sistemi de dahil olmak üzere yeni yönetim sistemini de belirleyecek değişiklik, AK Parti hükümeti olarak bizim en öncelikli konularımız arasında yer alacaktır.”
MKYK’nın tam ittifakıyla
Yeni dönemde AK Parti’nin yol haritasını iki nokta halinde özetlemek mümkün. MKYK toplantısında söz alan MKYK üyelerinin tamamı bu iki madde üzerinde ittifak ediyor.
1- Başkanlık sistemi
2- Terörle mücadele
Yeni dönemde AK Parti Genel Başkan Yardımcılığı görevini üstlenen Mehmet Müezzinoğlu ile konuştuk. “Bu ülkenin temel bir sorunu var, o da sistem sorunu” dedi. Ardından ekledi: “Bu sistem milletin ümüğünü sıkıyor. Bu sistem artık AK Parti’nin ümüğünü sıkıyor. Onu çözmeden Türkiye, 2023 hedeflerine yürüyemez. Onu çözmeden yeni Anayasa yapamazsınız.”
Binali Yıldırım hükümetinin programında da, “Cumhurbaşkanının halk tarafından seçilmesiyle birlikte ortaya çıkan fiili duruma Anayasa’yla resmi ve hukuki bir statü kazandırılması zaruret haline gelmiştir” deniliyor.
Dağdaki son teröriste kadar
MKYK’da başkanlık sistemini AK Parti’nin birinci önceliği olarak belirleyen üyeler, ikinci sıraya ise terörle mücadeleyi yerleştiriyorlar. Terörle mücadelenin çerçevesi çiziliyor: “Türkiye’nin birlik ve bütünlüğü korunmalı. Ancak dağda son terörist kalana kadar bu mücadele sürdürülmeli. Ama terörle mücadele ederken halkın rahatsız edilmemesi gerekiyor. Bu mücadeleyi halkı kazanarak yapmalıyız.”
Terörle mücadele söz konusu olunca hemen onun alt başlığı olarak çözüm süreci gündeme geliyor. Kabinedeki değişikliğe etkisi ne kadar olmuştur, tartışma konusu ama MKYK üyeleri, “Terörle mücadele edilirken çözüm süreci gündeme getirilmemeli” diyorlar. Çözüm sürecini Türkiye’ye kazandıran AK Parti’de önemli bir kırılma. Ancak şehit cenazelerinin geldiği, şehir savaşlarının yaşandığı bir dönemde zamanın ruhunu yansıtan bir değerlendirme.
Bu durumda terörle mücadele ön plana çıkarılacak, çözüm süreci uzun bir süre gündeme getirilmeyecek. Hatta ağızlara bile alınmayacak.
AB’yle ilişkilerde rölanti
Bu bağlamda şehit cenazelerinin geldiği bir sırada Türkiye’ye Terörle Mücadele Yasası’nı değiştirmesini dayatan AB ile ilişkiler de bir süre rölantiye alınacak gibi gözüküyor.
Bu arada ulaştığım bilgiler ışığında Binali Yıldırım hükümetinin yol haritasını paylaşmaya çalışıyorum.
Başbakan grup toplantısında önceliklerini, “Terörle mücadele, yeni anayasa, ekonomi ve paralelle mücadele” olarak sıralamıştı.
Burada ekonomi önemli bir yer tutuyor. Ekonominin kaptanlığını yine Mehmet Şimşek üstlendi. Kabine açıklandığında Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın arayıp ilk tebrik ettiği isimlerden biriydi Mehmet Şimşek. Güçlü bir isim. Ayrıca, ekonomi ekibi Lütfü Elvan, Nurettin Canikli, Nihat Zeybekci gibi isimlerle güçlendirildi. Mehmet Şimşek, uzun bir süredir yapısal reformların yapılması konusunda ısrarlı. Yeni dönemde Mehmet Şimşek’e daha çok kulak verilmesi gerekiyor.
Ekonomi politikalarındaki işaret
Başbakan, yeni dönemde ekonomi politikalarında değişiklik işaretleri verdi. “Ekonomi demek banka demek değil, ekonomi demek para demek değil, ekonomi demek üretim demek, alın terini akıl terine karıştırmak demek, iş demek. Yeni dönemde mali disiplinden taviz verilmeden, yatırımların arttırılması için yatırımcının önünde turkuaz halı sereceğiz.”
Yeni hükümetin yol haritası belli oldu. Yeni dönemin adı ise, “Tam uyum” dönemi olarak konuldu. Şimdi sıra, tam uyumun ülke yönetimine getireceği sinerjiyi yansıtmaya geldi.