TBMM’de önceki gün kabul edilen yasayla "Sigara içen hastalara doktorun yazdığı sayıda sigara verilebileceğine" ilişkin uygulamayı içeren 1934 tarihli, "Askeri Hastaneler ile Hastane Gibi Kullanılacak Revirlerde Hastaların Beslenme ve Bakımları Hakkında Kanun" yürürlükten kaldırıldı. Yasanın önceki gün Genel Kurul’da yapılan görüşmelerinde söz alan TBMM Sağlık Komisyonu Başkanı Cevdet Erdöl, askerin sigara karşıtı tutumunu övdü. Sigaranın uyuşturucu kullanımının da tetikleyicisi olduğuna dikkat çeken Erdöl, "Kapalı ortamlarda, Silahlı Kuvvetlerimizde şu anda sigara içilmemektedir. Darısı, Orman Kanunu’nun başına diyorum" dedi. 1954’de kabul edilen ve yürürlükte bulunan Orman Kanunu orman yangınını söndürmeye giden görevlilere ücretsiz sigara da verilmesini öngörüyor.
“Asker”Sigarası marka olamadı
“Asker” ve “Silahlı Kuvvetler” bir marka olarak kabul edilebilir mi? Asker ocağında tüketilen bu iki sigaranın ismi, Türk Patent Enstitüsü’ne göre bir marka olarak kabul edilemez.
‘Sıcak baba ocağından kışlaya adımınızı atar atmaz derin bir hüzün kaplar içinizi. Aylarca süren askerlik hizmeti sırasında gurbetten, özlemden veya kahırdan sigaraya başlarsınız. Memleketinizden para gelmediği için önce ‘asker’ sigarasıyla başlar tiryakiliğiniz. Belinizi doğrulttukça ‘Silahlı Kuvvetler’ sigarasına terfi edersiniz.’ İstanbul Sultanhamam’da tekstil işiyle uğraşan Niyazi Mert gibi binlerce insanın o hiç bitmeyen askerlik hatıralarında küçük bir anı olarak yer bulan bu iki sigara markasının ismi artık hatıralarda kaldı. Piyasaya 1928 yılında sürülen “Asker” ile 1974 yılında sürülen “Silahlı Kuvvetler” sigaralarının üretimi iki sene önce durduruldu. Bu durdurma kararının hikâyesi ise son derece ilginç.
Öykümüz ülkemizde faaliyet gösteren çokuluslu sigara şirketlerinden birinin Tütün, tütün mamulleri ve Alkollü İçkiler Piyasası Düzenleme Kurumu’na (TAPDK) bir şikâyet yazısı yazmasıyla başlar. Söz konusu şirket Tekel tarafından üretilen iki markanın rekabeti olumsuz etkilediğini savunarak bu iki markanın piyasadan toplatılmasını talep eder. Tekel’in toplam satışları içinde sadece yüzde 1’lik paya sahip bu iki markanın toplatılmak istenmesinin temelinde başka sebepler yatıyor. Tekel’in TSK için ürettiği ve sadece askerî kantinlerde satılan bu iki marka, iki kamu kurumu arasında duygusal bir bağ oluşturuyor. Atatürk döneminde üretimine başlanan “Asker” markası bir kamu iktisadi kuruluşu olan Tekel’in piyasaya sürdüğü ilk ürünlerden biri. Yine Kıbrıs Barış Harekâtı münasebetiyle üretilen filtreli “Silahlı Kuvvetler” sigarası da özel bir anlam taşımakta.
Bu özel bağ Milli Savunma Bakanlığı tarafından hazırlanan “Askerî Kantin Yönetmeliği” ile daha da anlam kazanıyor. Yönetmelikle “Silahlı Kuvvetler” markalı sigaranın satışından elde edilen kâr Mehmetçik Vakfı hesabına yatırılıyor. Görevi sırasında hayatını kaybeden veya sakat kalan erbaş ve erlerin eş, çocuk ve bakmakla yükümlü oldukları kimselere ekonomik destek sağlamak amacıyla kurulan Mehmetçik Vakfı’na direkt kaynak sağlayan Tekel bu yönüyle rakiplerine karşı askerî kantinlerde ciddi üstünlük sağlıyor.
Gelen şikâyeti değerlendiren TAPDK bu iki markanın marka tescilinin yapılmadığını belirterek, Türk Patent Enstitüsüne marka tescili için başvuru yapılmasını ister. Kendinden son derece emin bir şekilde patent başvurusu yapan Tekel yetkilileri, 2003 sonunda Patent Enstitüsü Markalar Dairesi’nden gelen cevapla şoke olur. “Marka tescil başvurunuz kamuyu ilgilendiren tarih, kültürel değerler bakımından halka mal olmuş ve yetkili mercilerin tescil izni vermediği diğer armalar, amblemler veya nişanları içren markaların tescil edilemeyeceği ve kamu düzenine ve genel ahlaka aykırı markaların tescil edilemeyeceği hükümlerini içeren 7/1 (h) ve 7/1 (k) bentleri gereğince reddedilmiştir.”
Bundan kısa bir süre sonra benzer bir cevap “Asker” markası için de gelince TAPDK kurumdan bu iki markanın üretimine son vermesini ve stoklarını iki sene içinde tüketmesini ister. Marka tescili alınamadığı için üretimine son verilen markalar, Tekel’in askerî kantinlerdeki payını kaybetmesine sebep olur. Boşalan bu alan kısa zamanda yabancı sigara şirketleri tarafından doldurulur. Yılda 350 milyon dolarlık sigara satışının gerçekleştiği askerî kantinlerdeki etkinliğini kaybeden Tekel, şimdilerde bu pazarı yeniden ele geçirme savaşı veriyor. Bu savaşta ne ölçüde başarı sağlayacakları zaman içinde görülecek.